Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Kasım '13

 
Kategori
Siyaset
 

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın isyanı...

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın isyanı...
 

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TRT'de katıldığı programda kadın ve erkek öğrencilerin bir arada kalmasına ilişkin tartışmada kendi açıklamaları ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın grup konuşması arasında ortaya çıkan çelişkiyi açıkladı.

Başbakan Erdoğan'a sitemde bulunan Arınç şunları söyledi:

"Ne duymuşsam onu dışarıda söyledim. Ne duyduysam onu söyledim. Duymadıklarımdan sorumlu değilim. Çünkü Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında "Böyle bir olay varmış, bunu böyle söylesek daha iyi olur' diye bir tartışma bile olmadı. Bunu ambalaj ve faydalı bir unsur haline getirmek benim görevimdir. Duyduklarımı ve bildiklerimi dışarıda söylediğim neyse odur. Bundan dolayı üzülmüyorum, bir eksiklik hissetmiyorum, bir yanlış yaptığımı düşünmüyorum. Grup toplantısında Sayın Başbakan benim söylediklerimi naksetmeden kendi düşüncelerini söyledi." 

"Benim bir gün önce söyledikleriyle Sayın Başbakanın bir gün sonra söyledikleri gerçekten tezat teşkil etti. Bana göre şöyle; ben farklı bir mecrada bildiklerimi söylerken yanlış yapmadım. Sayın Başbakan da 'Sen yanlış yaptın' da demedi. Ama farklı bir şey söyledi: 'Ben böyle bir siyasetçiyim, nerede ne konuştuysam onu aynen tekrarlarım' dedi. Arkasından gelen sözlerle benim açıklamalarımla bir çelişki olduğunu belki farkında olmadan ortaya koydu. Ben bunları tevil edecek değilim. Çünkü öyle şeyler vardır ki tevil götürmez. Meselenin bu boyutuna bakanlar, siyasetçi olsun, gazeteciler olsun veya toplumdaki pek çok kesim, benim sözlerimle başbakanı korumak istediğimi, aslında başbakanı korumak istediğimi, başbakanın da bizi hiçe sayarak kendi düşüncelerini açıkladığını söylediler."

"Başbakanın sözlerinden dolayı ben sorumlu değilim. Bunun getirisini götürüsünü kendi karşılar. Ben onun bunları bilerek söylediğini, bunu nasıl karşılayacağını da düşündüğünü, bu sözlerinin toplumda nasıl bir etki bırakacağını da bildiğini peşinen düşünen bir insanım. O her zaman yaptığı gibi bu sözleriyle de toplumda takdir göreceğini, aslında toplumda bir sosyal yaraya parmak bastığını düşünüyor olabilir. Bunu farklı bir zamanda, farklı bir biçimde dile getirseydi, benim konuşmamla kendi sözleri arasındaki çelişkiye kimse dikkat etmezdi."

"Biz dava arkadaşıyız. Kader birliği yapıyoruz. Hükümetteki sorumluluğum benim sadece bir bakan olarak bulunduğum anlamına gelmez. Güzel bir kitap var: Futbol Sadece Futbol Değildir. Ben de sadece bakan değilim. Benim aynı zamanda bir özgül ağırlığım var. Bu özgül ağırlığım başkalarından farklıdır. Ben bir yerde bulunuyorsam, sadece bir makam işgal eden bir bakan değilim. Ben partinin görüşlerini, düşüncelerini, geçmişini, bugününü ve geleceğini temsil eden bir insanım. Herkes beni böyle değerlendiriyor."

Bu kadar söze, işin içine özgül ağırlık falan katmaya gerek var mı?

İstifa diye bir mekanizma var! O mekanizmayı işletir, kendi köşene çekilirsin. İstifa edince, dediğin gibi bir “Özgül Ağırlığın” varsa, seni sevenler senin peşinden gelir.

Benim şöyle ağırlığım var, böyle kariyerim var diyerek, ülke gündemini meşgul etmenin bir anlamı var mı?

Zaten ülkenin gündemi belden aşağı sürüp gidiyor!..

Sonra bu Sayın Arınç’ın ilk kez ofsayt(!)a düşmesi değil. Bundan önce de iki kez aynı pozisyona düşmüştü.

O pozisyonlara şöyle bir göz atalım:

Birincisi: Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in "Dağda ölen PKK'lıya ağlamayan insan olamaz" sözlerine Bülent Arınç "Şahsi takdirlerimi sunuyorum" diyerek destek çıkmıştı. Erdoğan "Askerlerimizi öldüren teröristlere ağlamayız. Bu böyle" deyince Bülent Arınç ekran önünde ilk ters köşeye düşüşü yaşadı. 

 İkincisi: Bülent Arınç Gezi olayları sırasında da Başbakan Erdoğan tarafından çok kötü açığa düşürülmüştü. Bülent Arınç polis müdahalesini sert bulmuş ve gösteriler için de "mesaj alındı, gereken yapılacak" demiş Başbakan Erdoğan ise ekran önünden tam tersi beyanda bulunmuş ve Başbakan Yardımcısını yine zorda bırakmıştı. 

Üçüncüsü: Kız ve erkek öğrencilerin aynı evi paylaşmasıyla ilgili Sayın Başbakan’ın söylemlerini yalanlayıp, 'tamamen asparagas' dediği günün ertesinde yine şok yaşadı. Başbakan AKP'nin canlı yayınlanan grup toplantısında "Konuştuğumu inkâr etme anlayışına sahip değilim" diyerek “Kız ve erkeklerin yurtlarda birlikte kalmasına müsaade etmeyeceklerini” söyledi.

Yani; Yardımcısı Bülent Arınç’a benim için yalan söyleme dedi.

 

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..