Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Mart '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Basitliğin galibiyeti kalıplaşmanın zihinleri körleştirmesi

Basitliğin galibiyeti kalıplaşmanın zihinleri körleştirmesi
 

Basitliğin galibiyeti kalıplaşmanın zihinleri körleştirmesi

Newton’a atfedilen bir anlatı vardır. Şöyle ki; Newton'un ziyaretine gelen misafir, çalışma odasının kapısının alt kısmında biri büyük, diğeri küçük iki delik olduğunu fark edince, "Bu da neyin nesi?" diye sormuş. Belli olmuş ki, Newton'un biri büyük, diğeri küçük iki kedisi varmış ve bunlar dışarı çıkmak isterken kapıyı tırmalayıp, miyavlayarak onu rahatsız ediyor, çalışmasını engelliyorlarmış. Ziyaretçinin, "Ama bir büyük delikten her iki kedi de geçebilirdi" lafına, Newton "Doğrusu ben bunu düşünememiştim" diye karşılık vermiş.

Bir bilim adamının düştüğü kalıplaşmış körlüğü görebiliyorsunuz değil mi? Buna benzer iki durumda kendi yaşadıklarımdan aktarayım. Eşimin bana göre teknoloji cahilliği kendisinin de kabul ettiği bir özelliktir. Bilgisayar kullanmayı sevmez, MSN yetiyor ona, hotmail’in e-postasını bile kullanmıyor, DVD oynatıcıda film seyrederken seçeneklerden dil ve ses seçeneklerini dahi seçmesini beceremez, uğraşmaz bile. Gel gör ki zaman zaman yaşattığı örnekler gözlerimi faltaşı açtırmış ve derin derin düşündürtmüş ve her zaman Newton’un kedi kapısı hikayesini anımsatarak kendimi, kendime güldürtmüştür.

Örnek 1; Aile dostlarımızla beraberiz. Harddiske kayıt yapan bir kameradan kaydedilmiş üç dört ayrı video dosyasını arkadaşımızın dizüstü bilgisayarından bana bir şekilde aktarmaya çalışıyoruz. Evde boş Cd ve Dvd var ancak dizüstü bilgisayarda, yeni format atıldığı için yazma programı yok. İnternetten dosya indirelim diyoruz, bağlantı kopuk kopuk geliyor. Program dosyası da büyük ve o kadar zaman yok. Olsa da video dosyasının yazılması yeterince zaman alacak. Öfleyip püfleyip iki teknoloji ustası (!) çözüm ararken hanım soruyor durumu sen anlamazsın dercesine yarım ağızla anlatıp geçiştirmeye çalışıyorum, çünkü aklım kısa sürede nasıl kaydederiz düşüncesinde!!! Ya ne o diyorsunuz bi bellek var ya anahtarlıkta ( Flash bellek ) o yanında değil mi diye soruyor, aktarsanıza canım ona. Ahaha haa.. Arkadaşla birbirimize bakıp kahkayı patlıyoruz, niye bu daha önce aklımıza gelmedi diye….

Bilgi ile edinilmiş kalıp, video görüntüsü olduğu için DVD veya CD ortamına yazmaya odaklandığından, akıl yürütme ve sonuca ulaşırken izlenecek yol hep o tarafı düşünüyor ve kalıplarımızı teknoloji bilgilerimize rağmen kıramıyoruz.

Örnek 2; Bir adet uydu alıcımız ve iki adet televizyonumuz var. Fakat ikinci televizyon atıl durumda. Ne yapacağımıza karar veremiyoruz. En sonunda konuşa dururken mutfağa kuralım diyoruz arada ama nasıl olacak ta oraya yayın çekeceğiz. Düşün taşın pahalı olmayan bir çözüm bulamıyoruz. Alternatifler şöyle; birinci alternatif; ikinci bir anten-lnb-uydu alıcı-kablo seti kurulması ve bağımsız izlenebilir olması… ikinci alternatif ses ve görüntü aktarıcı (AV Sender olarak bilinen ikili bir aparat cihaz) alarak aynı yayınla da olsa içerideki uydu görüntüsünü mutfağa kuracağımız televizyona aktarmak. Birinci alternatifin en uygun maliyeti 120-180 TL arası değişirken ikinci alternatifin maliyeti de kablosuz bir çözüm ama bağımlı çözüm olarak 80-130 TL arasında basit bir kurulum ile halledebiliyor. Eşim mutfaktaki televizyonun oturma odasındaki televizyon ile aynı kanalı göstermesine razı. Kablosuz çözüm olması, montajının basit olması benim de aklıma yatıyor ve ikinci alternatif üzerinde satınalma girişimlerinde bulunuyorum. O da televizyonu yerleştirmekle meşgul. Bu arada da, bunun anten kablosu ile çözülebileceğini iddia ediyor. Ben diyorum olmaz, ara aparat olmadan mümkün değil. O ısrarcı ve gidiyor anten ara kablosu yaptırıyor 12 metre 7, 5 TL ye… Takıyor.. Eve geldiğimde bak şu televizyona diyor çalışmıyor. Ya diyorum çalışır mı, receiver’a bakıyorum gülümsüyorum. Olmaz diyorum böyle, boşuna çabalamışsın. Uyducu bir iki tanıdığıma meramımızı anlatıyorum, aparatsız olmaz diyor onlar da, siparişimi veriyorum. Ama jeton düşüyor, anten girişine takıldığı için normal analog kanal arar gibi aramamız lazımdı. Telefon edip tarif ediyoru hanıma, “aha tak!!! Yakaladı!!!”… ve bir daha kahkahayı patlatıyorum kendime… kalıplara mahkum bilgilerden süzülen 130 TL lik aparatlı çözüm bir anda hanımın basit düşüncesi ile aylardır çözemediğim “tek uydu çift televizyon aynı yayın da olsa-ki aparatlı çözümde de aynı sonuç” arayış 7, 5 TL.lik basit bir kablo uzantısı ile çözülüyor. Helal olsun!!!

Bu üç örneğin benzerlerini sizler de kendi hayatınızda sıklıkla yaşıyorsunuz. Çözümden uzaklaştıran bilgi ile edinilmiş kalıplaşmış düşünce! Aman dikkat, kimi zaman ve belki de her zaman önce basit ve kalıpdışı çözümlerle kafa yorup sonrasına bilgi ile edindiğimiz kalıplaşmış düşüncelerimizi zorlayalım… Böylesi hem daha eğlenceli hem daha az stresli hem direkt sonuç alıcı….

Bir başka yazıda devam edeceğim…

Şimdilik edinilmiş bilgilerin zihinlerinizi körleştiren kalıplaşmalarından uzak kalabilmeniz dileği ile hoşçakalın…

 
Toplam blog
: 4
: 416
Kayıt tarihi
: 08.08.07
 
 

1971 doğumluyum...muhasebe ve mali işler üzerine özel sektörde çalışarak hayatımı idame ettiriyoru..