Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '10

 
Kategori
Ankara
 

Bayındırlık ve İskan Bakanına açık mektup

Ankara’da olmak bir ayrıcalıktır.

Ankara Türkiye’nin başkent’idir. Yasama, Yürütme, Yargı’nın merkezi burasıdır.

İnsanlar Anadolu’nun en ücra yerlerinden dertlerine çare bulabilmek için Ankara’ya gelirler.

TBMM. Ne gider, yargı yolu aranır, bakanlıklardan hizmet talebinde bulunulur.

Sonrada Ankara’dan değişik intibalar la memleketine dönerler.

Ankara’dan diğer illere gidildiğinde – Ankara da ne var, ne yok. Diye sorarlar.

Cevap verilir.- “Sizin burada ne var, ne yoksa Ankara’da da o var, o yok.”

— “ Hayır, orası suyun başıdır. Orada iyi şeyler olursa burada da iyi şeyler oluyor.

Aksi olursa burada da iyi şeyler olmuyor” derler.

Memurken dairenin rutin işlerini yapar, onaylanan yazıları uygulanmak üzere Valiliğine gönderirdik.

Bize yeni bir daire başkanı gelmişti. Taşraya gönderdiğimiz yazıların sonuçlarını bize sormaya başladı.

Bizde- “Efendim yazıyı gönderdik daha cevap gelmedi.” dediğimizde;

— “Hayır, siz taşraya telefon edip sonucunu soracaksınız.” derdi.

Bu işleyiş yeni bir tarz getirmişti. Taşrayı telefon ile her arayışımızda taşra daha çok hareketleniyor, işler hızlanıyordu.

Bir ilin İlçe Belediyesi sorumluluk alanında bulunan binalarda ve inşaatlardaki İmar kanunu ve yönetmeliğine göre belirlediğim aykırılıkları Bayındırlık Ve İskân Bakanlığı’na dilekçe ile bildirmiştim.

Bakanlık dilekçemi ilgili Valiliğe gönderdi. Valilikte dilekçemi ilgili Belediyesine gönderdi.

Valilik ten bana gelen cevapta.- “Mahalle, Ada, Parsel olarak imarda gördüğünüz aykırılıkları bildirmeniz halinde gerekli inceleme yapılacaktır.” deniliyordu.

Ben ise dilekçemde aykırılıkların bir binada değil, dilekçe veriş tarihimden 3- 4 yıl öncesinden itibaren tamamlanmış tüm inşaatlar ile halen devam eden inşaatlarda bulunduğunu belirtmiştim.

Yapılması gereken bahsedilen belediye hizmet alanında bulunan birkaç binanın önce projelerini kontrol etmek, sonrada inşaatları denetlemekti.

Bu yapıldığında dilekçemde bahsettiğim aykırılıklar ortaya çıkacaktı.

Ben bunu gerçekleştiremedim.

Yanlışı, eksikliği tespit ediyorum, bunu en tepede Bakanlığa bildiriyorum, konuyu halledici manada bir sonuç alamıyorum.

18.04.2010 tarihinde Bayındırlık ve İskân Bakanlığının Bilgi Edinme kısmına iki aydır cevabını alamadığım bir dilekçemin akıbeti konusunda elektronik olarak başvuru yaptım.

Oradan gelen cevap- Teknik Araştırma ve Uygulama Genel Müdürlüğüne vermiş olduğunuz dilekçenizin takibini de aynı yerden yapmanız gerekmektedir.

Ayrıca dilekçenize yapılan işlemler hakkındaki fikir sahibi olduğunuz anlaşılmaktadır. Bu aşamada yapılabilecek bir işlem bulunmamaktadır. Bilgilerinize

Sayın Bakanım

Ben suyun başında sizin bilgi merkezinize dilekçem hakkında başvuru yapıyorum, yukarda belirtilen cevabı alıyorum!

Ülkemizde İmar Kanunu, Yapı Denetimi kanunu, otopark yönetmeliği konusunda çözülmesi gereken o kadar çok konu var ki.

Önemli olan bunların çözümüne bir yerden başlamaktır. Sorunlar çözüldükçe diğerine de sıra gelecektir.

Aksi takdirde Ankara’dan kanun çıkararak, taşraya genelge göndererek sonuç almak mümkün değil.

Çıkarılan kanunun, gönderilen genelgenin arkasından bunların uygulamasının kontrolü, takibi de yapılmalıdır.

1984 yılında rahmetlik Özal’ın 6 ayda kanunlaştırdığı 3194 sayılı İmar Kanunu’nun yerine yeni kanun bir türlü çıkarılamadı. Bu kanuna ek olarak çıkan Yapı Denetim Kanunu, 5490 sayılı İmar Kanunu’nun bazı maddelerini değiştiren Kanun ile 3194 sayılı İmar Kanun’u yamalı bohçaya döndürüldü.

Yasama, Yürütme, Yargı. Bu üç erk yan yana birlikte yürümeli. Üçü birbirini tamamlayıcı olmalı. Sorunlarımız o zaman sona erecektir.

Mustafa Yolcu

 
Toplam blog
: 172
: 1405
Kayıt tarihi
: 26.06.09
 
 

1953 Yılı Çorum iskilip doğumluyum.  inşaat mühendisiyim. Ankara'da ikamet ediyorum Yazılarım baz..