Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Temmuz '13

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Belediyecilik anlayışı, beklentiler, ümitler, öneriler

Belediyecilik anlayışı, beklentiler, ümitler, öneriler
 

Yerel seçimlere doğru hızla ilerlediğimiz şu günlerde en önemli yerel yönetim birimlerinden birisi olan belediyelerle halk arasında iletişimin önemi çok daha fazla artmış durumdadır. Yanlış da olsa ülkemizde genelde yönetim birimleri halka ancak seçim zamanları diğer zamanlara göre daha fazla yaklaşmaya, ulaşmaya çalışır. Olması gereken her tür hizmet üretim faaliyetinin planlanması, uygulanması, değerlendirilmesi sürecinde şehirde yaşayan insanlara danışmak, görüş ve önerilerini almaktır.

Ülkemizde hangi partiye ait olursa olsun başarılı olmuş, adını duyurmuş belediyelere baktığınızda vatandaşla iletişim kanallarını çok iyi kullandığını görürsünüz. Özellikle ülke gündemini yoğun bir şekilde işgal etmiş olan gezi parkı olayları aslında bu konuyu bir kez daha göz önüne getirmiştir. Gezi parkı olayları ülkedeki her düzeyde yönetim elemanına katılmalı yönetimi yani yönetişimi, iletişim ve etkileşim kanallarını etkin kullanmanın gereğini bir kez daha göstermiştir.

Belediyecilik yapılması düşünülen bir hizmetin nasıl algılanacağını önceden görmek için vatandaşa danışmayı gerektirir. Yapılan planların, hazırlanan projelerin uygulamaya geçmeden önce bundan doğrudan etkilenecek kişilerden görüş almayı gerektirir. Yapılan bir çalışma sonrası, ortaya konulduğu düşünülen bir hizmet sonrası vatandaşın algılarının nasıl olduğunu, ortaya konulan üründen memnuniyet durumunun görülmesini, takip edilmesini, sorgulanmasını gerektirir. Başlanan işlerin ne aşamada olduğunu, proje veya planın gerçekleşme düzeyini takip etmeyi gerektirir.

Bu gereklilikler yerine getirilmediği takdirde plan ve projeler hayata geçse bile vatandaşın tepkisini çeker. Kaş yapayım derken göz çıkarma durumuna düşülür. İnsanların hayatlarını kolaylaştıracağım derken zorlaştırmış olunur. İnsanların gerçek anlamda ihtiyaçlarının ne olduğu bilinmez. Adeta ata et, (sözümüz meclisten dışarı)ite ot vermiş olursunuz. Yapılan yatırım, çalışma insanlara hizmetten çok zulme, eziyete dönüşür. Yönettiğinizi zannettiğiniz insanlardan düşmanlar kazanırsınız. Başlanan işler bir dönem ülkemizde vakayi adiyeden olan inşaat çöplüğüne, yarım yamalak kalmış projeler mezarlığına dönüşür. Yapıldı zannedilen işler şikayet konusu olmaya devam eder. Şehri güzelleştirme düşüncesi ile attığınız adımlar çevre kirliliğine neden olur.

Bu yönüyle belediye hizmetleri insanın, bireyin, toplumun ve doğal çevrenin hayatına etki eden en önemli unsurlardan birisidir.

Bu genel girişlerden sonra Kütahya ilindeki belediyecilik faaliyetlerine özgü uygulamalarla ilgili değerlendirmeler yapılabilir diye düşünüyorum.

Kütahya belediyesinin vatandaşlarla iletişim kanallarını gerektiği gibi kullanabildiğini, etkin bir şekilde kullanabildiğini söylemek oldukça zor. Web sayfasının veya elektronik ortamların bulunması iletişim kanallarının olduğu anlamına ne yazık ki gelmiyor. Belediyenin web sayfasındaki beyaz masaya ait e posta sisteminin çalışmaması iletişim kanallarının kapatan en önemli engellerden birisi. Beyaz masa yetkilileri sisteme bulaşan bir virüsün soruna yol açtığını soranlara söylüyor. Ancak sadece söylemekle kalıyor. Bir sorunun varlığı bunun çözüm yollarının araştırılmasını gerektirir. Uzun zamandır e posta sisteminin veya elektronik iletişim kanallarının kapalı olması yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde belediye adına hiç de hoş olmayan bir durum. Beyaz masa yetkilileri kendilerine dilekçe yazılabileceğini söylüyor ancak bu çağda hala dilekçelere bağlı bir iletişim sistemine mahkum olmak belediye için önemli bir dezavantaj.

Bu konuda kişisel olarak yaşadığım bir durumu paylaşmadan duramayacağım. Yağan her yağmur sonrası karşılaştığımız soruna ilişkin aşağıdaki e postayı belediyeye bir türlü ulaştıramadım.

 

Mail Delivery Subsystem

 

16 Temmuz (12 gün önce)

 

Kime: bana

İngilizce

Türkçe

İletiyi çevir

İngilizce için kapat

The original message was received at Thu, 11 Jul 2013 19:28:44 +0300
from mail-lb0-f174.google.com[209.85.217.174]

----- The following addresses had permanent fatal errors -----
bilgi
(reason: Deferred)
(expanded from: bmasa@kutahya.bel.tr>)


----- Transcript of session follows -----
procmail: Error while writing to "/var/spool/mail/bilgi"
bilgi... Deferred: local mailer (/usr/bin/procmail) exited with EX_TEMPFAIL

Message could not be delivered for 5 days
Message will be deleted from queue

Final-Recipient: RFC822; bmasa@kutahya.bel.tr
X-Actual-Recipient: RFC822; bilgi@localhost.localdomain
Action: failed
Status: 4.4.7
Diagnostic-Code: X-Unix; 75
Last-Attempt-Date: Tue, 16 Jul 2013 20:28:33 +0300


---------- Yönlendirilmiş ileti ----------
From: Ali Hikmet Demir
To: Belediye
Cc:
Date: Thu, 11 Jul 2013 19:36:21 +0200
Subject: toki, yağmur suları, mağduriyet

3. Etap TOKİ Konutları C1/4. Blok sakini olarak yağan her yağmurdan sonra binadaki bodrum kat ve sığınıkların su basmasından dolayı mağduriyet yaşamaktayız. Çevrede yeterli yağmur suyu kanal alt yapısı olmaması nedeniyle yağan yağmur sularının tümü mevcut otoparka dolmaktadır. Otopark bölgesindeki rögar biriken suyun tahliyesinde yetersiz kalmaktadır. Biriken sular rögardan tahliye olamayınca binanın tahliye sistemini tıkamakta ve binanın bodrum ve sığınağındaki tuvalet ve kanalizasyon sisteminden geri tepmekte ve bina içinin kanalizasyonla ve pis sularla dolmasına neden olmaktadır. Dolan sular bina içinde kokuya, neme, elektrik sisteminin de arızalanmasına neden olmaktadır. Bu nedenle sık sık bina elektrik sigorta sistemi atmaktadır. Sosyal Bilimler lisesi civarındaki hemen tüm sokakların yağmur sularının gidebileceği atık su sistemi bulunmamaktadır. Bina çevresindeki sokak başları başta olmak üzere uygun yerlere mazgal, kanal ve benzeri alt yapı düzenlemesinin yapılması aciliyet göstermektedir. Önlem alınmadığı takdirde her türlü yangın tehlikesi başta olmak üzere(elektrik sistemindeki sorunlardan dolayı) sağlık açısından da önemli sorunlar çıkabilir. Yaşadığımız mağduriyetin giderilmesini bekliyoruz. Belediye olarak yapılacak çalışmalar konusunda gerekli hassasiyetin gösterileceği ümidiyle gereğini arz ederim.

Ali Hikmet DEMİR

Bu kadar basit bir talebi bile iletemediğiniz belediyenin iletişim kanallarının açıklığından her halde söz edemezsiniz. Bu durum sadece elektronik ortam aracılığıyla –ki günümüzde en yaygın iletişim şekli- dahi belediyeye ulaşmanın güçlüğünün küçük bir göstergesi. Bunun dışında yapılan veya planlanan hizmetler konusunda şehirde yaşayan insanların görüşlerinin alındığı, değerlendirmeler yapıldığı bir başka deyişle katılmalı yönetim anlayışının yani yönetişimin varlığından söz etmemizi sağlayacak bir uygulamayı hatırlayan varsa lütfen hatırlatsın. Belediye kendince projelerini, planlarını, çalışmalarını oturup hazırlıyor, uyguluyor ve vatandaşın hizmetine sunuyor. Peki vatandaş ne düşünüyor? Vatandaş ne istiyor? Vatandaş nasıl algılıyor sorusu soruluyor mu? Ne yazık ki yeterince sorulmuyor hatta hiç sorulmuyor dersek yanlış olmaz. Duymuşsunuzdur bir dönem Ankara Valiliği yapan bir yöneticimizin “Bu memlekete komünizm gelecekse biz getiririz”dediğini. Bu sözle günümüzde şehre bir şeyler yapılacaksa biz, gerekeni görür, düşünür ve yaparız anlayışını yansıtan uygulamalardan fazla bir farkın olmadığını düşündürtüyor insana.

Başlanan işlerin devam edip etmediğinin takibinin önemine dair bir örnek daha vermek istiyorum. Turgutlar yolunun uzun süre köy yolu şeklinde kullanıldığı dönemlerde tarla sahipleri ile sorunlar var, kamulaştırma var, ağaçların kaldırılması sorunu var derken bir şekilde yaklaşık iki yıl önce başladı. Geliş gidiş iki yönlü güzel de bir cadde yapılmasına başlandı. Halen de önemli bir kısmını vatandaşlar olarak memnuniyetle kullanmaya devam ediyoruz. Ancak ne yazık ki başlanan bu yol çalışması belli bir yere kadar gelip orada durdu. Şu an bu yol tamamen unutulmuş durumda. Yaklaşık iki yıldır bu yol olduğu gibi kalmış durumda. Yeni üçüncü etap TOKİ konutları açıldı. Geliş gidiş yapan vatandaş sayısı çok daha arttı ama yol yine olduğu gibi duruyor. Bu uygulama başlanan işlerin yarıda kaldığının önemli bir göstergesi. Bakalım bu yolu tamamlamak kime nasip olacak. Bu yolu görünce insanın aklına ülkenin geçmişteki heyecanla, alây-ı valâ; ile başlanan ama bitirilemeyen işlerin olduğu dönemler geliyor.

TOKİ konutları içinde yapılan yol çalışmaları yapılan işlerin nasıl yapıldığının kontrol edilmemesinin sonuçlarına ilişkin güzel bir örnek. Turgutlar yolundan Sosyal Bilimler Lisesine dönüş yolundan itibaren girilen yolun durumu içler acısı. 8 Numaralı otobüs yolu üzerindeki bu cadde adeta çukur tarlası. Oysa bu yolu güya belediyenin ilgili yetkilileri geçtiğimiz bir yıl içinde yapmıştı. Yapılan bu yolu gelip kontrol eden birileri olmuş olsaydı veya vatandaşa bu hizmetten memnun musunuz diye sorulsaydı herhalde belediye önemli bir belediyecilik örneği sergilerdi. Pazartesi pazarının hemen yakınındaki sanayi bağlantısı yolu da bitmeyen adeta yılan hikayesine dönen yerlerden bir diğeri.

Yine TOKİ yolu üzerinde devam eden üst geçit, köprülü kavşak uygulaması konusunda da değerlendirme yapılması gerekiyor. Bu çalışma çevre kirliliği adına, görüntü kirliliği adına güzel bir örnek. Bu uygulamalar topluma hizmet amacıyla yapıldığı kesin. Yapanlardan Allah razı olsun ancak bu hizmetler daha pratik, daha görsel, daha ergonomik, daha kullanışlı bir şekilde yerine getirilemez mi? Şehirler arası yolculuk yapan hemen herkes şehir içlerinde bu tür uygulamaların nasıl yapıldığının örneklerini görmüştür. Battı-çıktı türü uygulamalar çok mu zor. Eğer böyle bir değerlendirme yapıldıysa bunu vatandaşla paylaşmak çok mu zor? Bilgilendirme yapılmış olsa bizim gibi işgüzarlar başta olmak üzere toplum daha rahat etmez mi?

Yol çalışmaları uygulamasına bakınca bir başka sorunlu alana giriyoruz. Bir güzergahta zemini düzeltip üstüne asfalt dökmek yol yapmak anlamına mı geliyor bilemiyorum. Ama Kütahya’daki yol uygulaması genelde bu şekilde gerçekleşiyor. Böylesi güzergahlarda yayalar kadar hemen tüm gelip gidenler önemli sorunlarla karşılaşmaktadır. Yol kenarlarında kaldırım yapma, yol kenarlarında yağmur sularının gideceği uygun yerler, yeşil alanlar, ağaçlandırma çalışmaları, araç park yerleri, güvenlik şeridi gibi uygulamalar yol yapmanın olmazsa olmazları ama ne yazık ki bu tür yol güzergahlarının olduğu yerler çok çok az. Belirli ana güzergahlar dışında diğer yerlerdeki yollar ve bu yolları kullananlar adeta üvey evlat. Şehir içinde hizmetlerin standart hale getirilmesi çok mu zor bilemiyorum.

Park alanlarının düzeni de yollarla aynı kaderi paylaşıyor. Yoldan yalıtılmış ve ağaç dikilmiş alanlar park olarak görülüyor. Oysa uygun yürüyüş alanlarının yapılması, oturma yerlerinin düzenlenmesi, aydınlatma gibi uygulamalar park alanları için olmazsa olmaz. İnsanların ailece gidip oturabilecekleri yerler haline gelmiş park alanları Kütahya’da yine adeta ayrıcalıklı bir azınlığın hakkı gibi görünüyor. Çoğu park görünümlü yerler yabani ot ve dikenle dolmuş durumda ve insanlardan çok kedi, köpek gibi hayvanlara hizmet eder durumda. Bunun dışında da küçük bir düzenleme ile park alanına dönüştürülebilecek o kadar çok alan var ki insan bunları görüp düşünecek bir belediyecilik anlayışını adeta hasretle bekliyor.

Sanayi Girişi-Tavşanlı yolu girişinin olduğu meydanda MOBESE kameraları da var ama buna rağmen bu civar yağan her yağmurda göle döner ve araçlar adeta suyun içinde yüzerek geçerler. Acaba belediye buraya ne zaman bir çare bulacak veya hangi belediye başkanımıza nasip olacak bakalım bekleyip göreceğiz.  

Yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde bu yazılanlara eklenecek pek çok konu var ancak yazının hacmi de gittikçe büyüyor. Bu ise okuyucunun sabrını zorladığı kadar yazanın sabrını da tüketmeye başladı. Bütün bunlara rağmen Şehzadeler Parkı uygulaması umalım ki Kütahya Şehri için önemli bir hizmet olarak ortaya çıkar. Eğer bitirilebilirse….

 

Ali Hikmet DEMİR

Görüş ve Değerlendirmeleriniz için……

ahdemir35@gmail.com

  

 
Toplam blog
: 17
: 937
Kayıt tarihi
: 05.01.11
 
 

İnsanlar toplu halde yaşamak zorunda olan varlıklardır. Toplu halde yaşamak insana kolaylıklar, i..