Ben de kartal olmak istiyorum..

Özgüven dünyadaki ortak sorunlarımızdan bir tanesi. Kim oldugumuz neyi amacladıgımız ne olabilecegimiz. Peki nedir? bu özgüven Özgüven doğuştan sahip olduğumuz bir duygu değildir. Sonradan edinilen bir kavramdır. Bireyin kendisinden memnun olması, kendi çevresiyle barışık yaşaması demektir.

Büyüklerimizden gördüğ aümüz sevgi yakınlık ve ilgi cok önemlidir. Fikirlerime ne kadar deger veriliyor. onların gözünde nerdeyim. Hangi konularda sorumluluk alabilirim. Hangi konularda bana güvenebilirler. Acaba farkıma warmışlar mıdır? Ülkemiz de kafasında bu düşünceler olan milyonlarca genc var. Sorumluluklmaya alışmamış veya sorumluluk belli bir sekilde kendisine verilmemiş; kendisine güveni kalmayan ne yapacagını bilmeyen hayatta artı yonleri neler eksi yonleri neler bunları bile daha bilmeyen hayatın akışına kendini kaptırmış, milyonlarca gencten bahsediyorum..

Sorumluluk vermeyerek, cocuguna güvenmeyerek aileler hata yapıyor.Mesela marketi olan bi baba cocuguna güvenmeyip markette bırakmıyor veya o ve ya bu sekilde işlerine yardımcı olmasını istemiyor.işlerin nasıl yürüdüğünü ögretmesi yerine onunla ilgilenmiyor. Cocukta cok buyuk bir sekilde güven kaybı olusur.Aklı hep acabalardıdır.İleri de babasının yerine işi devr aldıgı zaman ne yapacagını sasırır.Kendi fikirleriyle değil başkalarının fikirleriyle işi yonetmeye calısır.Artık ne kadar saglıklı olursa o iş.

Sorumluluk vermekte güzel bir seydir ama herseyin fazlasının zarar olduğu gibi fazla güvenmekte zararlıdır.

Benim çocukluğum ve gençliğim farklı geçti. Çok fazla sorumluluk verildi. Fatih her şeyin en iyisini yapar diye büyütüldüm. O yıllarda bu harika bir duyguydu. Onlara göre hayatım cok güzel olacaktı.Cok zekiydim.Sözel dersler konusun da cevremde üstüme yoktu.Herkes dedi sen en iyisin en iisini yaparsın.Başaracaksın! Ben artık sahip olacaklarımı bırakıp sahip olanlarla yetinmeye başladım.Bananeydi ki ders calısmak nasılsa en iyi bendim kimse beni gecemezdi yanıldıgımı bir haziran günü ÖSS sınavından cıkınca anladım.

Özgüveni olmayan kişi kendinden şüphe duyar. Kendine güveni yetersizdir. Sevilmediğini düşünür, yalnızlık hisseder, eleştirilere karşı alıngandır Başarısızlıktan çok korkar ve çok sık hayal kırıklığı yaşar.

Özgüvene sahip olmak icin yapılması gerekenler:

Risk almak ve cesur olmak gerekli

Kendini sevmek

Kendini tanımak

Hedef koymak

Pozitif düşünmek

İyi bir iletişim

Duyguları kontrol etmek

Fikirlerinizi savunun

Kendini iyi ifade edebilmek

Kendinizi ödüllendirebilmek

Güçlü tarafları ön plana çıkarmak

Çevresine hayır demeyi bilmek

Her an öğrenerek

Hobiler geliştirerek

Değişimi kabullenmek

Şimdi düşüneceksiniz ki bunların hepsi yuvarlak laflar ben bunları nasıl başaracağım.Çok haklısınız.

En önemlisi kendimize güven, yapabileceklerimizin farkında olmak ve üzerine gitmek..

Ben de kartal olak istiyorum hikayesini hepimiz duymuşuzdur veya okumuşuzdur.

'BEN DE KARTAL OLMAK İSTİYORUM.

Bir çiftçi, yerde bulduğu bir kartal yumurtasını, tavuk yumurtası sanarak çiftliğine götürmüş. Kuluçkaya yatan tavuğun altına koymuş. Tavuk, kartal yumurtasını da kendi yumurtası sanarak kuluçka döneminde koruyucu kanatları altında tutmuş. Civcivler ve kartal yavrusu yumurtadan çıkmış. Kartal yavrusu, tavukların ve civcivlerin davranışlarını taklit ederek kanat çırpmış, eşinmiş, darı tanelerini ve solucanları yemiş. Kendisinin bir tavuk olmadığını düşünmek aklına bile gelmemiş. Bir gün küçük kartal gökyüzünde uçan kocaman bir kuş görmüş. Bu olağanüstü yaratığa hayranlıkla bakmış. En yakınındaki tavuğa bu kuşun ne olduğunu sormuş. Ona “kartal” derler yanıtını almış. “Ben de kartal olmak istiyorum” demiş küçük kartal. “Saçmalama” demiş tavuk ve devam etmiş:

“Haddini bil. Sen asla kartal olamazsın. Sen bir tavuksun. Bunu kabul et.” Küçük kartal boynunu eğerek, toprağı eşelemiş. “Galiba haklısın.” demiş. Küçük kartal yaşamı boyunca tavukların arasında yaşamış, gökyüzünde özgürce dolaşabileceğini bilmeden. Kendi gücünü görmeden, beş on santimetre yükseğe kadar kanat çırpıp daha fazlasını yapabileceğini, gökyüzüne ulaşabileceğini hiç düşünmemiş.

Saygılarımla

FATİH ATABEY

16 EYLÜL 2010 PERSEMBE