Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '19

 
Kategori
Edebiyat
 

Benliğin Savunması

“İzin verdikleri kadar içerisindesin,yasak bölgeye adım atar atmaz uçurumun dibindesin.Yaptıkları bu,mabetlerini korumak.Kendilerine tapan bir ilahlar sanki.Kendi danslarında vücut bulmuşlar.Yasak olan neşe,sevinç,hüzün;ibadetlerinin karşılığında ödül olan: Elma. Ağacı kesen tahta saplı balta, gövdesini kurda sunan ihtiyar ağaç. Kazandıkça kaybetmeye yaklaşan bir son. Yendikçe yenilen, küllerinden doğan Zümrüd-ü Anka gibi”.

BENLİĞİN  SAVUNMASI

Benliğin savunması.Her bir varlığa,her bir olguya,zaman ve mekan fark etmeksizin savaş açması.Yılların yıkamadığı bir put.Taşlaşmış bir kalpte vücut bulan,zamanla kalıplaşan o asil gövdesinin bedeli,askerlerinin tek bir nefesinde son bulur.Taarruzun gölgesi ölümün üstüne düştüğünde,varlığı tehlikeye girdiğinde geriye kalan yegane şeydir,benliğin savunması.

Ya kişiliklerimiz,hepimiz ve en çok da teker teker biz,hiç düştü mü fikrimize,yaklaştığında ve  o yasaklı odaya girmeye kalkıştığında ne yapardım?Düşündürdü mü hiç aklın sınırlarını aşmadan ve en ilkel yanımızı vurmadan?Bir an,tek bir an hatırla ne yaptığını,canın yandığında ve tehlike olduğunda.Hissettiklerini duyumsa yeniden,içindeki o kızgın küçük insanı.Nasıl olduğunu anımsa,duvarlarını özenle onardığını,yeni ve daha sağlam surlar inşa ettiğini.O küçük kaleni nasıl hırsla koruduğunu,en az o duvarlar kadar sen de biliyorsun.

Üzerine geleceklerini taa en baştan,adın gibi biliyordun.O kadar çok plan yaptın,o kadar çok taktik geliştirdin ki,hata ihtimal dahilinde bile değildi.Mükemmeldin.Bunu açıkça itiraf etmesen de özünde bunun bilincindeydin.O kadar saygı duydun ki kendine,fark edemedin.En derin buradan yara alacağını,duygularını on ikiden vuracaklarını hesaba katamadın.

Tapınak yaptın kendine,en çok da kendine taptın.Yasakladın duyguları,ibadetinin karşılığında ödül olanı bulamadın.Çünkü sen duyguydun,tek tek hepsinin temsilcisiydin.Yok ediyordun gün geçtikçe,bitip tükeniyordun.Yokluğa yelken açtın,sonsuzluğun sınırlarını kırmızı boya fırçanla çizdin.Yendikçe yeniliyordun,gün olup tekrar doğuyordun.

Yoruldun,eridi buzdan duvarların.Umurunda da değildi artık.Karar verdin,kapıyı kırmaya çalışanlara değil,hafifçe tıklatanlara açacaktın.Çünkü herkesin bir sınırı,bir “kırmızı” çizgisi vardı.

Benliğin savunması mı?Palavra.

Düpedüz “ego” bu.

 
Toplam blog
: 3
: 66
Kayıt tarihi
: 04.08.19
 
 

Yazmaya başlayalı çok uzun zaman olmadı, ama cümlelerle ifade etme biçimimi seviyorum. Bir de, gü..