Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '11

 
Kategori
Şiir
 

Bilinmeze!

Bilinmeze!
 

Aldım yalnızlığımı yanıma,  

Özgür ve çılgın ruhumla uçarcasına,  

Tutuşup el ele, vurduk kendimizi sahile,  

Bakındık, bizden başka kimseler yok ortalıkta,  

Sahil ıssız, gönüller yalnız,  

Bir beyaz kelebek uçuverdi apansız,  

Saçlarımın üzerine konarken ürkekti,  

Sanki! Bir şeyler söyleyecekti de! Söyleyemedi! 

Geldiği gibi aniden gidiverdi. 

Martıların da sesi çıkmıyordu bu gece,  

Çığlık çığlığa bağırmıyorlardı nedense? 

Üzgün olduğumu mu hissetmişlerdi ne? 

Oturduk, usulca salaş bir meyhaneye,  

Kırık dökük sandalyelerin üzerine,  

Kalbim misali! 

Kafa kafaya verdik önce,  

Hüzün çökmüştü omuzlarımızın üstüne,  

Yalnızlığım söyledi, ben dinledim,  

Ben ağladım, o teselli etti. 

Mehtap! Vurmuştu denizin içine,  

Gecenin siyah perdesini yırtmış çılgın gibiydi,  

Işıl ışıl yanıyordu denizin derinliğine,  

Sevişiyorlardı, yakamozların eşliğinde. 

Dertlendik, dertleştik saatlerce,  

Kadehler doldu doldu, boşaldı bütün gece,  

Şimdi! Gelse dedim. Ah! Gelse,  

‘’Hiç heveslenme! Suçu kendinde ara ‘’ dedi bence,  

Ne zamandır, küsmüşsün aynalara da,  

Hesaplaş kendinle! 

Ruhum karşı çıktı söylediklerine,  

‘’Sevda’’ dedi çekilmez çile! 

Bilemez, bilemezsin ki konuşursun böyle,  

Ruhumla çatıştılar saatlerce,  

Mavinin tonlarına bürünmeye başlarken gece,  

Sabahın seher yeli esmeye başladı yüzlerimize,  

Ben ve yalnızlığım, yine ele ele yürümeye başladık ümitsizce,  

Doğmakta olan şafağı arkamızda bırakarak,  

Yürüdük, sessiz sessiz bilinmeze,  

Bilinmeze! 

Ayşen Arslangiray Kura 

18.5.2011/Kuşadası 

 
Toplam blog
: 533
: 1375
Kayıt tarihi
: 14.11.10
 
 

Aydoğdu; kızgın güneşinde Ağustos'un, sararmıştı altın sarısı başaklar. Kırlangıçların göç dansın..