Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Haziran '11

 
Kategori
Blog
 

Ah! Ah! Nereden bilebilirdim ki?

Ah! Ah! Nereden bilebilirdim ki?
 

Bu blog yazısını kaleme almak var ya( gerçi klavye de yazıyorum amma önce müsvedde yaptım valla) İnanız ki arkadaşlar, çok üzgünüm. Üzgün ve de süzgün, yeni bir kalemdaş arkadaşınız olaraktan. 

Neden? Bu kadar uğraştınız, anlamadım ki alt tarafı(üst tarafı da blogdu) masum bir blogdu, sevgi pınarlarımdan çağlayan duygularımın yansımasıydı. 

Şunun şurasında ’’Biz bir aileyiz’’ dedimdi. 

Kızdınız, eleştirdiniz, kınadınız, neler neler yazdınız! 

Ben, aile kavramını ana, baba, çoluk, çocuk, maile, akrabayı taallukat, sülaleyi kastetmedim. 

Kaç günlerdir, ağlamakta zavallı gözlerim. 

Tabii ki bütün bunların suçlusu benim! 

Zira yeniyim MB de yeniyim. 

Hay Allah’ım! Şimdi ne yapayım ha nerelere gideyim? 

Bir de baktım ki, MB dünyasını sarmış telaş kıyamet ve sonu gelmeyen bir kavga! Herkesler, blogculara (pilooogculara), kalemdaşlara bin bir nasihat verme yarışında! 

Kimi yapar taşlama! ( sayın pir sen anladın onu, bu söz sana) 

Kimisi, bloglarında çaktırmadan laf çakmada( bilen bilir) 

Kimisi de yeni blogculara dersler diye dizi hazırlamak da( not aldım hepsini, zihnimin bir köşesinde) 

Bilir misiniz? Sevinirim aslında! Ne mutlu bana! 

Yorumlarda bile benim sözüm en başlarda! Özdeyiş gibi oldu be ya! 

Sözüm söz, dönmem sözümden, dururum ardında. Her ne kadar yapsanız da taşlama ya da haşlama! Vazgeçmem tezimden asla.( Bu tezle ben Prof. olacağım asıl amaç bu) 

Ne var ki şu ölümlü dünyada? Anlatsanıza bana! İncir çekirdeği için birbirimizi kırmaya! 

Yaşa. Mutlu ol, görebilen gözlerle etrafına bak, ne güzellikler var, hissedilebilecek aslında. Tabiatın bize bahşettiği nimetler, rengârenk çiçekler, yeşilin bin bir tonu, mor dağların doruklarında. Sevgi, hoşgörü, dostluk ve arkadaşlık gibi kavramlar en başta. 

Kimseye tavsiye vermek değil maksadım asla! 

Haddimi de bilirim her halükarda. 

Haftada bir blog kategorisinde yazacağım bundan sonra! 

Popüler olabilmem adına! Hani bu kategori Mb’nin arka bahçesi ya!( Tavsiyelerine uyarım Yurdagül ablacığım, hani arkadaşın birine yazmıştın ya yorumda. Hemen üstüme alındım da. Büyüklerin sözlerini atmam yabana.) 

18 Haziran’da gidiyorum Büyükada’daki Sema Şener arkadaşımın özveri ile düzenlediği yeni toplantıya. Leylekten izin aldım valla. Haydi, buluşalım derim Büyükada’da. 

Gözyaşlarımı yükledim, İmbat rüzgârlarına gitsin diye tüm arkadaşlarıma! 

Sakın ola teselli etmeye kalkmayınız, ne fayda! Teselli de olamam asla! 

Köpürseniz de, kızsanız da! Ben seviyorum MB yi de, buradaki güzelliklerini, fikirlerini okuduğum ve sevgi ortamını paylaştığım arkadaşlarımı da! 

Böyle bilinsin bu da! 

Ayşen Arslangiray Kura 

3.6.2011/Kuşadası 

 
Toplam blog
: 533
: 1375
Kayıt tarihi
: 14.11.10
 
 

Aydoğdu; kızgın güneşinde Ağustos'un, sararmıştı altın sarısı başaklar. Kırlangıçların göç dansın..