Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '11

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Bir Baba arıyorum!

Bir Baba arıyorum!
 

BİR BABA ARIYORUM!...

Bir baba arıyorum ama mafya babası değil

İskele babası ise hiç değil!

Dert babası da aramıyorum.

Bu devirde herkes o kadar dertli ki, başkasının dertleriyle uğraşacak zamanı yok.

“Dertleri zevk edindim, bende neşe ne arar?” şarkısını söylüyor, “Ne haber?” diye sorunca...

“Şam Babası” da aramıyorum ha! Arabam yok ki, petrole ve bu tür bir babaya gerek duyayım.

Sizi daha fazla merakta bırakmamak için işte açıklıyorum:

“Yeşilçam Babası” arıyorum ben.

Bu baba da nereden çıktı demeyin, pasta börek varken aklınızı peynir ekmekle yemeyin.

Türk filmlerine düşkünseniz böyle bir babaya rastlayabilirsiniz muhakkak...

Genellikle Hulusi Kentmen oynardı bu tür baba rollerini. Serttir ama babacandır. Eser, kükrer ama sonunda yumuşar, ne kadar kızarsa kızsın çocuklarının yaramazlıklarını affeder.

Geçenlerde bir Türk filmine gittim. “Baba Beni Eversene” adını taşıyordu film. Orada da babaydı Hulusi bey. Zengin ve fabrikatör bir baba hem de. Yoksul bir gençle sevişiyor diye kızına kızdı, ceza olarak onu uçakla Avrupa’ya gönderdi. Dikkat edin; ceza olarak...

Bu film beni çok etkiledi. Keşke benim de böyle bir babam olsaydı, dedim. Olsaydı da cezalandırmak için Avrupa’ya gönderseydi...

Yanlış duymadınız, baba arıyorum baba! Sakın babamdan memnun değilim ya da iki babalı olmak istiyorum sanmayın. Varsa böyle bir baba, bana babalık etsin. Ödül, armağan istemiyorum kendisinden. Kızsın bana, cezalandırsın beni...

Çünkü yaşım yarım asır oldu, hâlâ ne uçağa binebildim ne Avrupa’ya gidebildim. Fakülte mezunuyum ama ilkokuldan sonra okumamış, Almanyalı bir işçinin evinde kiracıyım. Atım, arabam, hatta bisikletim bile yok. Bunları namusumla övünmek, beceriksizliğimle dövünmek için söylemiyorum. Babaya kolaylık olsun diye belirtiyorum.

Bana o kadar kızar ki, belki köşklerinden birine sürgün eder, yabancı arabayı altımdan çekip alır, beni yerli arabaya binmeye mahkûm eder. Artık orası babalığına kalmış!

Ah baba, vah baba, ne olur bir babalık et bana, yoksa oturacağım şapa!

Erhan Tığlı

%%%%%%

 
Toplam blog
: 776
: 600
Kayıt tarihi
: 13.10.06
 
 

Emekli edebiyat öğretmeniyim. Yazı ve şiirlerim çeşitli gazete ve dergilerde çıkmaktadır. 20 kita..