Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Temmuz '12

 
Kategori
Eğitim
 

Bir çift sözüm var

Şimdiye kadar ne kazandığınızı, ne kaybettiğinizi bilmek için ve gelecekte de maddi-manevi

kaybınız olmasın diye;

Doğru bildiğiniz yanlışları düzeltiniz,

Bilgi kirliliğini gideriniz,

Gerekli, yararlı, doğru bilgileri, isimleri, örnekleri, tanımları, soruları, şıkları, cevapları, açıklamacaları, terimleri (Fatih Terim'i değil!), simgeleri veriniz,

Millî, dinî, insanî, evrensel konularda şuursuz, duyarsız, ilgisiz, bilgisiz kalmayınız.

"Herkese bir çift sözüm var.

Herşeye bir çift çözüm var."

Bunun için önerilerime ilgisiz, duyarsız kalmayınız.

Değerli öğrenciler,

Ne öğrendiğimizi;

Değerli veliler, öğretmenler,

Ne öğretildiğini;

Değerli eğitimciler, öğretimciler, öğretmenler,

Ne öğrettiğimizi bilmeliyiz.

Doğruları bulmak açısından yargılamalıyız, sorgulamalıyız.

Mesajımızı doğru anlamak için görüşlerinize açığız, "Bir Güneş Doğuyor" adlı şiir kitabını ve

"Türk'ün Türkçe İle İmtihanı" adlı ödüllü test kitabını okuyup kendinize ve bize yardımcı olabilirsiniz.

Ayrıca şiir, öykü, kompozisyon vb. yarışmacalarımıza da katılıp Türkçe'ye bir katkı sağlayabilirsiniz.

Yoksa doğruları fark edemeyeceğiz. Üstelik mahcup olabiliriz, birilerini de mahcup duruma düşürebiliriz.

Böyle bir şey hoşunuza gitmez değil mi?

Kime, niçin, nasıl hizmet ettiğimizi hakikatten bilmeliyiz. Henüz geç kalmadınız!

Sizin için iyiyi, daha iyiyi, en iyiyi; doğruyu, daha doğruyu, en doğruyu lâyık görüyoruz. Ya siz?

Gereksiz ve yararsız bahanelerin ardına sığınmayınız. İlgisiz, duyarsız kalmayınız.

Değerli şairler, yazarlar, aydınlar,

Ne yazdığımızı, yazacağımızı;

Ne okuduğumuzu, okuyacağımızı bilmeliyiz.

Değerli editörler,

Ne yaptığımızı, ne yapacağımızı hakikatten bilmeliyiz.

Salt ideolojileri, salt çıkarları bir tarafa bırakıp yapacağımız tüm işçelerde millî, insanî, dinî, evrensel

değerleri göz önünde bulunduralım.

İnsanların sağlığını, huzurunu, mutluluğunu, rahatını, geleceğini, başarısını kulak ardı etmeyelim.

Bir bina için zemin, temel ne kadar değerliyse; bir insan için de zihniyet, karakter, kişilik o kadar değerlidir. Bunların güçlü olmacası için kaynak; yani bilgi, sözce, isim, örnek, soru, şık, cevap, tanım, açıklamaca, kural, kuraç, sıfat, simge vb. doğru, güzel, iyi, olumlu, uyumlu, uygun olmalıdır.

Bunları göz önünde bulunduracak kişinin de; hakikatten bilgili, şuurlu, imanlı, ahlâklı, samimi, tedbirli, dikkatli, çalışkan, iyi niyetli, ihlâslı, adaletli, haklı, akıllı, mantıklı, duyarlı, saygılı, anlayışlı, algılayışlı vb. özellikleri taşımacası gerekiyor.

Yoksa cahil, okumuş cahil, salt çıkarcı, bencil, cimri, inatçı, iftiracı, iradesiz, kararsız, anlayışsız, algılayışsız, saygısız, ikiyüzlü, kıskanç, umutsuz, sinsi düşman, kötü niyetli, zancı, önyargılı, yalancı, ahmak vb. özellikteki kişilerin hiçbir şey umurunda olmaz. Çünkü bunlar hazıra konup her türlü nimetten yarar beklerler, fakat en ufak bir yarara bile katkıları olmaz. Üstelik nankörlük, hainlik bile ediverirler.

Beylik sözlerden kaçınmalıyız!

Değerli kurum, kuruluş başındaki sahipler, yetkililer;

Siz hakikatten gerekli, yararlı hizmet yaptığınızı mı sanıyorsunuz, yoksa kendi yalanlarınıza, yanlışlarınıza kendiniz de mi aldanıyorsunuz?

Veya salt ideolojiniz, salt çıkarınız için helâl-haram, günah-sevap vb. gözetmeden "Gelirse gelsin de, nereden gelirse gelsin!" mantığı ile mi hareket ediyorsunuz?

Yaptıklarımızdan hiç bir zaman dün, bugün, yarın hesap vermeyecek miyiz?

Göstermelik hizmetler gelip geçicidir. Bir an için insanların gözünü kör edebilir.

Bir çift sözüm var: "Bir an önce gafletten, dalâletten kurtulmalıyız!"

Övüne övüne dershanelerinizin, okullarınızın birincileri, takdir ve teşekkür veya ödül vericileri, alıcıları nerede? Yarışmacalarımıza bir katılsınlar da; ne öğrendiklerini, ne öğretildiklerini, ne öğrettiklerini hep birlikte fark edelim.

Bu güzel gençliği robot gibi olmaktan, uyuşturmaktan, uyutmaktan vazgeçmeliyiz!

Yarım hoca imandan, yarım doktor candan, yarım öğretimci-eğitimci-âlim-öğretmen bilgiden, sağlıktan, huzurdan, mutluluktan, rahatlıktan, başarıdan, gelecekten, güvenlikten mahrum edebilir!

Bu bir çift söz; anlamacaya, sormacaya, yorumlamacaya, uyarmacaya gerekli ve yararlı bir biçimde yetti mi?

 

 
Toplam blog
: 205
: 266
Kayıt tarihi
: 10.06.12
 
 

Tekirdağ, 02.01.1961 doğumluyum. İstanbul'da yaşıyorum. Evli, 3 çocuk bâbâcânıyım. Türkçeci, muha..