Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Bir dentafobistin güncesinden...

Bir dentafobistin güncesinden...
 

İnsanın dişi ağrırken ve de ölesiye korkarken dişçiden ve dişçi koltuğundan, aşk meşk üzerine yazabilir mi ? Ya da sinema, gündelik yaşam ? Hatta memleket meseleleri üzerine ?

Tüm dikkatim sol üst çenemin arka tarafındaki azı dişimde. Şu anda bütün dünyam onun üzerine örülü. Ahh.. benim sol üst arka çenemdeki sevgili arsız azı dişim…Her şey ne kadar hoşmuş , etraf nasıl da tozpembeymiş sen varlığını göstermeden önce !

Şimdi ben dişçiye gitsem, o şahane ortopedik ve de ergonomik açık nil yeşili (son zamanlarda genelde bu renk oluyor nedense) koltuğa uzansam….Hatta dişçi de müthiş yakışıklı olsa…Ve elindeki aletle…Zzzzzz...Aman allahım …

Sanki yazmaya başlayınca , benden korktu ve de geçti gibi o korkunç sızı.

Ortaokul yıllarıydı. Dayımın gıpsgıcır kağıt 5 lira karşılığında beni kandırmasını hatırlıyorum. Ama yine de dişçinin koltuğunda bayılışımı…Ayıldığımda herkesin başıma üşüşmesini. Tam kafamın üstünde merakla beni izleyen bir sürü kafayı. Ve de dayımın rüşveti anında 10 liraya çıkarışını ! O da benim halimden korkmuş olmalı zahir.

Tamam da bana şimdi 100 lira (enflasyonu hesaplarsak) verecek dayım da yok !

Hem ben 100 liraya kanmam ki artık.

Annem olsa mesela yanımda. Ellerimden tutsa sıkı sıkı... Saçlarımı okşasa bi yandan…

Ya da ilk sevgilim çıkıp gelse bilmediğim bir yerlerden ve zamanın tozlu raflarından, ben dişçi koltuğunda iken ellerimi tutmak için…

Kanar mıydım acaba?

Her iki ihtimal de imkansız görünüyor şimdilik.

Korkudan kurtulmak için, korkunun üzerine gitmek gerekir(miş) !

Tamam da, ben her seferinde dişçi koltuğunda baygınlık geçiriyorum.

Uçağa bindiğimde de…

Haa...sahi İnönü’de planörün üstünde iken korkmadım. Çünkü öyle güzel açıkladılar ki, teknik meseleleri. Anladım, inandım ve güvendim.

Hem planörün motoru yok. Motorun olmaması bana güven veriyor işte. Dişçinin o iğrenç aletinin de motoru olmasa keşke. Olmasa da o korkunç sesi çıkarmasa.

Eski insanlar, üstelik teknoloji bu kadar gelişmemişken dişlerini nasıl çektiriyorlardı acaba?

Kafalarına bi sopa ! Gerisini hatırlamıyorlar mıydı acaba ? Hımm...hiç fena fikir değil…Sopayı usturuplu vururlarsa olabilir pekala. Sonrasında aklımızdan olmayalım da…

Dişimi uçakta mı çektirsem acaba ? Bir taşla iki kuş ! Hem uçuş fobimi hem de dişçi fobimi yenerim böylece.

Antibiyotikler, etol fortlar, rakılar, tuzlar vız gelip tırıs gidiyor, sol üst çenemin arka tarafında bir yerlerdeki sevgili arsız azı dişime. Karanfili keşfettim bu arada. hepsinden iyisi o gibi sanki...Hem de misler gibi.

Tamam da antibiyotikler , karanfiller filan bitince !

Bu dişçilerin cesaret iğnesi yok mu acaba ?

Yoksa , sol üst çenemin arka taraflarında bir yerlerdeki sevgili arsız azı dişim beni yenecek gibi...




*dentafobi :Tabii ki dişçi korkusu.
resim : Bu yazıya DALİ'den başka kimin resmi olabilir ki...

 
Toplam blog
: 171
: 2319
Kayıt tarihi
: 15.02.07
 
 

Düşünen, üreten, kendine, insana, çağına sorumlu, tavırlı, taraflı , çağdaş ve yüzü aydınlığa dön..