Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Temmuz '11

 
Kategori
Spor
 

Bir garip kupa iade kararı

Futbolsuz nasıl geçeceği konusunda endişeye kapıldığımız yaz aylarını, alışık olduğumuz şekilde olmasa da, futbolla bütünleştiren şike operasyonu kapsamında çok sayıda göz altı, sayısız sorgu ve birkaç da tutuklu yargılanma kararı alındı. Savcının tutuklu yargılanmalarını istediği isimlerin arasında Beşiktaşlı yönetici Serdar Adalı ve kulübün teknik direktörü Tayfur Havutçu’nun olması üzerine ise bilindiği gibi Beşiktaş yönetimi, gerçekleştirdiği toplantının ardından, geçtiğimiz sene kazanılan Türkiye Kupası’nı TFF’ye geri vermeyi uygun gördü.

Dava kapsamında sorgulanan veya tutuklu yargılanan kişiler ile ilgili yorum yapmak için tıpkı TFF’nin yaptığı gibi mahkemeden gelen belgeleri incelemek gerekiyor ama teknik direktörü ve bir yöneticisi şu an ceza evinde olan Beşiktaş’ın kupasını (belki de bir süreliğine) iade etme kararı hakkında yorum yapmak pekâlâ mümkün.

Son söyleyeceğimi ilk söyleyeyim; bu kararın doğru olduğu kanaatinde değilim çünkü Beşiktaş yönetimi için bu şekilde bir seçeneğin söz konusu olduğunu düşünmüyorum. Bu fırtınalı dönemde siyah beyazlı ekip eğer suçlamaları kabul ediyorsa sadece Türkiye Kupası başarısını sembolize eden kupayı değil bu başarının UEFA Avrupa Ligi’ne katılma hakkı, bu başarı için TFF’den alınan para ve diğer getirilerini de iade etmeli; yok eğer suçlamalar kabul edilmiyorsa siyah beyazlılar herhangi bir icraata gerek duymadan TFF tarafından adaletle bir karar verilmesini beklemelidir ki bu açıdan olay Nasrettin Hoca’nın kedi ve ciğer meselesine benziyor.

Bu noktada aklıllara “zaten kupa, kulüp aklanıncaya kadar iade edildi” gibi bir cümle gelebilir ama Beşiktaş yönetiminin bu konuda sokaktan geçen birinden farksız olduğunu düşünmek oldukça zor. Yanlış anlaşılmasın, ortada bir hata varsa kulüp yönetimi mutlaka bundan haberdardır demek istemiyorum, söylemeye çalıştığım bu aşamada Beşiktaş kulübü ne olup bittiğini kendi teknik direktörü ve yöneticisinden pekâlâ öğrenip buna göre hareket edebilirken bunun yapmayıp bir garip kupa iade kararına imza atılması oldukça yüzeysel bir hamle oldu.

Neticede Beşiktaş’ın “aklanıncaya kadar” kupayı iade kararı, sonucu bilinen veya daha yumuşak bir ifadeyle bilinebilen bir davada kararın bir başkası tarafından verilmesini beklemek anlamına geliyor ve bu karar her ne kadar ilk bakışta doğru gibi görünse de aslına bakılırsa herhangi bir anlam taşımıyor.

Son olarak, bu kararın, Beşiktaş Kulübü'nün "gerekirse kazandığımız kupaları geri vermeye hazırız" şeklindeki etik yaklaşımının somut bir örneği olduğunun farkındayım ancak bunu dile getirmek zaten yeterliyken kupanın kendisini, karşı tarafın herhangi bir talebi olmadan TFF’ye vermenin bu kurumu da zor durumda bıraktığını unutmamak gerekir.

Umarım TFF, kısa zamanda konuyu en doğru şekilde neticelendirerek kupaların sahiplerine ve verilecek cezalara kendisi karar verir.

http://twitter.com/cannizamoglu

can.nizamoglu@gmail.com

 
Toplam blog
: 788
: 1417
Kayıt tarihi
: 11.11.07
 
 

Çoğu çocuk gibi ben de futbolcu olmak istedim, olmadı. Bu oyundan kopmamak adına üniversite yılla..