Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Temmuz '11

 
Kategori
Spor
 

Fenerbahçe dağılıyor ve dağıtıyor

Fenerbahçe dağılıyor ve dağıtıyor
 

Çok meşhur bir benzetme vardır; fil zücaciye dükkânına girerse diye…

Öyle anlaşılması zor süreçlerden geçiyoruz ki artık kim fil, zücaciye dükkânı neresidir, oraya nasıl girilmiştir, bu her anlamda karışmıştır.

Fenerbahçe bir bütün halinde çok zor bir süreçten geçiyor. 3 Temmuz’dan bu yana katastrofik bir şeye dönüştü; net bir şekilde ifade edebilirim, dağılıyorlar.

Bir litre su alın ve tencereye koyup, harlı ateşte bekleyin. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki 100 dereceye ulaştığında kaynamaya başlayacaktır. Toplumsal olaylar da artık suyun 100 derecede kaynamasına benzer şekilde yönlendirilebilir. Zaten toplum mühendisliği denilen sosyolojinin de ana konularından bir tanesi budur.

Fenerbahçe taraftarının dün Şükrü Saraçoğlu’ndaki hali tenceredeki su gibiydi.

Önce basına saldırdı. Dışarı çıkardı, sonra kendi futbolcunun mücadele ettiği çimleri işgal etti. Sonuçları her bakımdan ağır olacaktır.

Bu durumu haklı çıkaracak bir sürü sebep sayabilirsiniz. Ancak tencere içindeki suya dönüşmüşseniz artık yetki ve kontrol sizin elinizde değildir. Ateş sahibi suya verdiği enerjiyi değiştirerek sizin bütün hareketlerinizi yönlendirebilir bir gücü elinde bulundurmaktadır.

Fenerbahçe ile kimsenin başa çıkamayacağını haykırsanız dahi atı alan çoktan Üsküdar’ı geçip, Beşiktaş yoluyla Metris’te işini bitirmiştir.

Maalesef Fenerbahçe’nin Aziz Yıldırım sonrası görüntüsü kelimenin tam anlamıyla bir yıkım ve dağılmadır. Bu süreci yönetecek tek bir kişi ortaya çıkamamıştır. İsim olarak sivrilmek yerine Aziz Yıldırım efsanesi yalnızlaştırılmış, bir tabu şekline sokularak, bununla da taraftarın duyguları alt üst edilmiştir.

Fenerbahçe’nin büyüklüğü hakkında beylik laflarla bu koca transatlantiği okyanusta götüremezsiniz.

Son on yıldaki bütün kazanımlar teker teker ve çok süratli bir şekilde yerini eskiye bırakmaktadır.

Fenerbahçe tarihinde hiç bu kadar sahipsiz, başsız ve güçsüz olmamıştı. Bu konuyla ilgili yarın çok önemli bir yazıyı sizlerin görüşlerinize sunacağım.

Açıkçası dün stadyumda zincirlerinden boşalırcasına çimlere yayılan insanları izlerken tek düşünebildiğim şey Fenerbahçe’nin lidersizliği ve düşünme melekelerini yitirmiş olmasıydı. Oysa büyük bir gövde gösterisi yapabilecek kadar geniş bir taraftar kitlesi toplanmıştı. Bu kitlenin Fenerbahçe’nin menfaatleri adına yönlendirilemeyip, tamamen ona zarar veren şeye dönüştürülmesi bir yönetim zafiyeti ve beceriksizliğidir.

Bütün bu olumsuzluklar içinde Fenerbahçe taraftarının Aziz Yıldırım sevgisinin ne büyük bir enerji taşıdığını gördük. Türkiye’de bunun bir benzeri var mıdır, merak konusudur. Aziz Yıldırım ve Fenerbahçe üzerine soruşturma açanların değiştiremeyecekleri tek gerçeklik bu olsa gerek.

Üniversitelere yeni araştırma konusu çıkmıştır.

Toplum ve insan mühendisliğinden hiçbir bilgisi ve haberi olmayan kişilerin elinde yürütülen şike sürecinin yarattığı sonuçlardan biridir Fenerbahçe taraftarının geldiği nokta.

Bugün basından birçok kalem Fenerbahçe taraftarının kendilerine yönelmiş tepkisini en ağır şekilde eleştirecektir. Aynı kalem sahipleri bu sorgulama ve yargılamayı yaparken bu süre boyunca hiç kendilerini onların yerine koymuş mudur çok iyi düşünmelidir.

Tepki neden bu kadar net ve şiddetli bir şekilde basına yönelmiştir? Empati duygusunu yaşamın hiçbir alanında kaybetmemek gerekiyor.

Fenerbahçe taraftarının yıkıcı tepkisi maalesef bu yapılacak eleştirileri haklı çıkarmıyor.

Temizlik yapacağım derken insanların sahip olduğu biricik varlığı, sevgiyi ortadan kaldırınca elbette şiddet çıkıyor. Önümüzdeki dönemin çok daha zor geçeceğini izledik gördük.

15 Ocak günü Galatasaray taraftarının Arena’da verdiği tepkinin ardından altı ay geçmesinden sonra aynı şeye Fenerbahçe taraftarının dönüşmesi bir sosyal olgudur.

Dün futbol adına çok kötü bir tarihti. Önümüzdeki dönem hakkında çok önemli ipuçları verdi. Hiç de güzel şeyler söyleyemiyoruz.

Lucescu yıllar önce Şükrü Saraçoğlu için bir nitelemede bulunmuştu. Fenerbahçe taraftarının onu haklı çıkaran davranışlarının bir Shakhtar Donetsk maçıyla çakışması kaderin bir cilvesi olsa gerek.

http://twitter.com/uzaygokerman

uzaygokerman@gmail.com

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..