Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Haziran '15

 
Kategori
Tarih
 

Bir garip mütareke-Mondros (2)

Mondros Mütarekesine nasıl geldiğimizi ve gönderilecek heyetin nasıl seçildiğini incelemiştik.

Mütarekeyi irdelemeyi heyete verilen talimatla sürdürelim.

* Mütareke görüşmelerine giden Osmanlı heyetine verilen talimat.

Referans dokümana göre, Diş İşleri Bakanlığı arşivinde Padişah'ın anılan heyete kendi özel talimatı olarak bildirilmek üzere Sadrazam'a gönderdiği bir emir bulunmaktadır.

"Hilafet, saltanat ve hanedan haklarının korunmasını, bazı eyaletlere verilecek muhtariyetin yalnız idari olup, siyasi olmamasının temin edilmesini ve buna çare bulunmadığı takdirde istiklâliyetin ehven olacağı, eğer siyasi muhtariyeti kabul edecek olursak İslâmiyet alemine ihanet etmiş olacağı fikrinde bulunduğunu...." bildirmişti.

Sadrazam, bu talimatı getiren başkatibe :

"Mütareke müzakerelerinde sulh esaslarına girişilemeyeceğinden, bu konular sulh müzakereleri sırasında dikkate alınacaktır." demiştir.

Gerçekten de Padişah'ın talimatı mütareke görüşmelerinin konusunun ve kapsamının dışında olduğu açıktır. Ayrıca Devletin yerle bir olduğu dönemde, Padişah'ın saltanat ve hanedan haklarını hala kendi öncelikler listesinin başında tutmaya devam ettiği görülmektedir.

* Hükümetin talimatı.

İlgili bakanlıkların hazırladığı talimat, Kabinede görüşülerek kabul edilmiştir.

Ana hatlarıyla:

1. Mütareke süresince, Boğazların (Yunan gemileri dışında) askeri ve ticari gemilere açılması kabul edilebilir. Boğazların istihkamları Osmanlı Devleti tarafından muhafaza edilecektir.

2. Asayişi korumak için gerekli olanlar dışında ordu terhis edilecektir.

3. Mütarekenin imzalandığı günkü sınırlara tecavüz edilmeyecektir.

4. Hükümet idaresinde hiç bir surette müdahale kabul edilmeyecektir. Memleketin hiç bir noktasına askeri kuvvet çıkarılmayacaktır.

5. Karadeniz Havzasında olası Alman taarruzlarına ve deniz yollarını tehlikeye sokmaları olasılığına karşılık gerekli önlemler Osmanlı Devletince alınacaktır. İngilizler alınan bu önlemlerin yeterliliğine kanaat getirmek için isterlerse denetleme hakkına sahip olabilirler.

6. Mütarekeyi müteakip ticaret serbestisini kabul ederiz.

7. Almanya'dan artık borç para almak mümkün olmayacağına göre muhataplarımızdan para yardımı yapmaları istenecektir.

8. Milli gururu incitecek her türlü istek reddedilecektir.

Delegelere verilen talimat, günün şartları dikkate alındığında, akla yakın hedefler ortaya koymuştur.

Ancak görülecektir ki dört gün süren müzakerenin sonunda kabul edilen şartlarla hiç bir benzerliği maalesef olamamıştır.

Sekizinci maddede yer alan "milli gururu incitecek" istekler konusu tartışılabilir. Özünde doğrudur. Savaş kaybetmek onursuzluk değildir. Ancak bence bu madde yedinci madde ile çelişmektedir. Mütareke görüşmesi yaptığınız ve gerekirse yeniden savaşacağınız bir ülkeden borç para istemek milli gururla ne kadar bağdaşır bilmiyorum. Görüşme özetlerini okuduğumuzda bu konunun görüşmelerde gündeme geldiğine dair bir kayıt görülmemektedir.

* Görüşmeler

Görüşmeler 27 Ekim günü Mondros Limanı'nda İngiliz Agamemnon muharebe gemisinde başladı. Dört gün içinde yapılan beş oturumun sonucunda 30 Ekim 1918 günü saat 20.03'te imzalandı.

Görüşmeler başladığında görüldü ki, İngiliz'ler 24 maddelik bir mütareke hazırlamışlardı.

Maddeler sırasıyla okunuyor, üzerinde görüşme yapılmaksızın kabul edilmesi heyetimizden isteniyordu.

Ortaya konan istekler, İtilaf Devletlerinin çarpışmaların durduğu hatta kalmayacaklarını, aralarındaki paylaşım anlaşmalarını gerçekleştirmek için işgale devam edeceklerini gösteriyordu.

Bu niyeti ortaya çıkaran şartlar, özetle:

a. Boğazlar açılacak, her iki tarafı Osmanlı kıtalarından tecrit olunarak, İtilaf kuvvetleri tarafından işgal olunacaktı. İstanbul kara ve deniz kuvvetleri tarafından işgal edilmeyecekti.

b. Bütün demiryolları İtilaf Devletleri tarafından fiilen idare olunacaktı.

c. Bütün Kafkasya, üç sancak (Batum, Ardahan, Kars) dahil olduğu halde boşaltılarak Osmanlı İdaresi 1914 hududu gerisine dönecekti.

d. Kilikya dedikleri Adana vilayeti ile Maraş ve Ayıntap sancakları işgal olunacaktı.

e. Toros tünelleri işgal olunacaktı.

f. Önemli stratejik noktalar işgal olunacaktı.

* Heyetin birinci gün görüşmeleri hakkındaki görüşü.

Heyet birini gün görüşmeleri hakkındaki görüşünü İstanbul'a bildirdi.

İstenenlerin, eldeki talimata göre kabulünün mümkün olmadığı, eğer bu şartlar kabul edilmeyecekse müzakerenin kesilerek geri dönmek için izin istendi.

Telgrafa cevap alınamadı. Görüşmeler sürdü.

Görüşmelerin devamı.

28 Ekim günü müzakereler tamamlandı.

Heyetimiz İstanbul'a:

"Mütareke şartları gayet ağır ve durum son derecede elimdir. Anlaşma şartları İtilaf Devletleri tarafından evvelden kararlaştırılmış ve tespit edilmiş olduğundan, İngiliz amirali bu şartları bize imza ettirmeye memurdur. Mütareke maddelerini müştereken tetkik ediyorsak da müzakereyi kabul etmiyor. İzahatımız üzerine ufak değişiklikler yapılmakta ise de kararların ruhunu değiştirmiyorlar. Bu şartları kabul etmediğimiz takdirde ya imzaya ya da avdete davet olunmamız muhakkaktır. Bu takdirde elde edebileceğimiz küçük tadillerden de mahrum kalacağız. İngilizlerin harekâta devamları halinde, harben İstanbul'a girerlerse vazedecekleri şartlar, istiklâl ve mevcudiyetimizle kabil-i telif olmayacak kadar ağır olabilir. Halbuki bugün İngilizlerin bize karşı durumları ilerisi için bir dereceye kadar ümit verecek gibi, biraz samimiyet hissolunuyor. İlk dört maddenin aynen kabulünde ısrar ediyorlar. Diğerlerinde ise cüz-i tadilât mümkün olacaktır. Derhal imza etmek veya dönmek zorunda kalacağız" görüşünü bildirdi.

Bu görüşün mütareke görüşmeleriyle ilgili bölümüne katılmamak mümkün değildir. Olanları gerçekçi olarak yansıtmaktadır.

Mütareke imzalanmazsa neler olabileceğine dair değerlendirmeleri ise tartışılabilir. Bu yargılar heyetin görev kapsamının dışındadır. İngilizler hakkındaki "samimiyet" değerlendirmesi ise değerlendirmenin başındaki yorumlar dikkate alındığında gerçeklerle bağdaşmamaktadır.

29 Ekim'de İstanbul'dan alınan talimatta şartların iyileştirilmesi için çaba gösterilmesini, müzakereyi kesmeden sonuçtan bilgi verilmesi istendi.

30 Ekim'de heyetimizin iyileştirme önerileri kabul görmedi. Heyetimiz son bir çabayla Mütareke esnasında Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışılmayacağı yönünde bir maddenin Mütarekeye dahil edilmesini istedi.

Mütarekeye siyasi hükümler konulamayacağı gerekçesiyle reddedildi.

* Mütareke imzalanıyor.

Saat 21.00'de imza veya reddetmek şartıyla, konuşmalara öğleyin son verildi. Bu bir ültimatomdu.

Heyetimiz, saat 21.00'de imza etmediğimiz takdirde münasebetlerin kesileceğini İstanbul'a bildirmiş, saat 18.00'e kadar emir beklendiği de ilave edilmişti.

İstanbul ile muhabere sağlanamamış ve cevap alınamamıştı. Osmanlı heyeti kendi aralarında konuştuktan sonra, İstanbul'dan cevap alınmadan imza etmeye karar verdi. Daha önceden verilmiş genel nitelikteki bir imza yetkisi vardı.

31 Ekim 1918 günü öğle saatinden itibaren yürürlüğe girmek üzere, 30 Ekim 1918 saat 20.03'de Mütareke imza edildi.

Heyetimiz mütarekeyi imza ettiğini İstanbul'a bildirerek hemen İzmir'e hareket ederek 31 Ekim öğleden sonra İzmir'e geldi.

Hükümetin imza yetkisi verdiği telgrafı da İzmir'de heyetin eline geçti.

Yeni bir dönem başladı.

Mütarekenin önemli hükümleriyle irdelememizi sürdürelim.

Kaynak: TÜRK İSTTİKLÂL HARBİ   MONDROS MÜTAREKESİ VE TATBİKATI

Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Bşk.lığı Yayını.

Not: Konuyla ilgili somut bilgiler kaynak dokümandan alınmıştır. Yorumlar bana aittir.

 
Toplam blog
: 82
: 1739
Kayıt tarihi
: 04.05.13
 
 

Emekli pilotum. 1950 yılında Polatlı Çekirdeksiz köyünde doğdum. İlkokulu köyde ve Polatlı'da, li..