Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ekim '07

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Bir genel müdür road-map' i

Bir genel müdür road-map' i
 

Ülkemin sayılı şirketlerinden birinde 23 yıl kadar çalıştıktan sonra emekliye ayrıldım. Şimdilerde, yaşadıklarımı ve anılarımı bir kitap haline getirmek üzere çalşıyorum. bu süre zarfında çok çeşitli yönetici ve genel müdürler ile çalıştım. kiminden çok değerli bilgiler edindim ve onlar, anılarımda gereken yerlere tahtlarını kurdular. Ya bir de diğerleri...
yazıda bu genel müdür tiplerini anlatmaya çalıştım. Okurken, dudaklarınızda bir gülümseme belireceğinden ve ben bun bir yerlerden tanıyorum diyeceğinizden eminim.

Bir genel müdür road-map'i...

Öncelikle, genel müdür değil de, "kral" hatta "tanrı" oldum sanrısına kapılır.
Kendisinin "atanmış" değil, "seçilmiş" olduğunu sanır. (Kendi hesap verme süresinin, seçilmişler gibi, 5 yıl sonunda değil de, her ay sonunda olduğunu daha ilk ayın sonunda kavrar. Ortalama 5-7 yıl arası görevde kalacağını sanırken, yeni bir "atama'yla" görevden alınıverir.) Kendisini "çok zeki" bulur, öyle ya, diğerlerini geçmiş ve atanmıştır.

Odasının tefrişatını baştan ayağa kadar değiştirir. (Bu iş için bir mimar veya dekoratör tutmak uygun olacaktır.)

Yatırım manyağı haline gelebilir. (Bir genel müdürün en büyük düşmanı yatırım kararlarıdır derler. Genelde yatırımın büyüsüne kapılıp kendilerini kaybederler.)

Tamimler çıkarır. (Mevcut tamimleri incelemeden sürekli yeni tamimler çıkartılır ve eskilerin yürürlükten kaldırılıp kaldırılmadığı hakkında çalışanlara bilgi verilmediğinden, çalışanlar birbirleri ile çelişen tamimlerle kafayı yerler)


Tasarruf tedbirleri yayınlar. (Her şey, iş yerindeki lambalar ile başlar. İş yerlerindeki lambaların paydos zamanı söndürülmesine ilişkin kaç tamim okuduğumu hatırlamıyorum. Özellikle tuvaletlerle ile ilgili tasarruf tedbirleri "şehir efsanesine" dönüşmüştür.)

Mali sonuçları her Allah'ın günü gözden gözden geçirir. (Her gün gözden geçirmelerin sonucunda insanlar çok yorulur ve hatalar gözden kaçırılır, gözden kaçıranlar feci şekilde cezalandırılır.)

Hemen ve mutlaka!! eleman tensikatı yapar.
Yeni bir bütçe yapılmasını ister ve mevcut bütçelerden %25 kesinti yapıldığı duyurulur. (Bu tasarruf, salma olarak yapıldığından gerçekten olması gereken kalemler ortadan yokoluverir ve yöneticiler yeniden bütçeyi adam etmek için uğraşırlar)

Mevcut organizasyonu anlamadan, problemleri tesbit etmeden, süratle bir dizi re-organizasyon yapar. (bu yönetim tarzında, hata yapan insanlar cezalandırılamazlar çünkü, o sirada bir re-organizasyon daha yapılmış ve çoktan başka görevlere atanmışlardır. Tüm bu re-organizasyonlar sonrası başlanan noktaya, 5 ila 7 yıl arasında tekrar geri gelindiği tecrübeyle sabittir)

Eğer bu genel müdür, bir de "denetçilikten" gelmiş ise, hiç kimselere güvenmez ve sürekli cross-check yapar. (Karşısındakiler aptal olmadıklarından, hatta kurt olduklarından cross-check yapıldığını çok kısa sürede anlarlar ve cevaplarını buna göre birbirlerinden haberli olarak verirler.)

Yeni modaya uyar ve globalleşmeye uygun olarak yabancıları şirkete alır. (Özellikle Japon ve Alman danışmanlar çok faydalıdır. Japon danışmanlardan öyle çok şey öğrenilir ki, 40 yıl köleleri bile olabilirsiniz. Danışmanlara karşı gelmek gibi bir yanlışa düşerseniz, Tanrı' ların gazabına uğrar ve kendinizi bir gecede daha önce hiç bilmediğiniz görevlere atanmış bulabilirsiniz. Yaşanmış örnekleri vardır.)Güvendiği adamları iş başına getirir ve yeni prensler yaratır. (Adettendir, hatta bu iş başına getirdiği prensler, kraldan çok kralcı olurlar.)

Yöneticileri işten atarak her ay kendi rekorunu egale etmeye çalışır .
Sistematik olmaktan nefret eder. (Sistematik olmak kendisini de bağlayacağı için sürekli fikir değiştirir.)

Giyim ve kuşamına son derece dikkat eder. (Bir rivayete göre ben diyeyim 20 siz deyin 50 kat takım elbisenin gerekli olduğunu düşünür)

En önemlisi, genel müdür değiştiği anda sekreter ve şöför aynı anda değişir. (Bakanlıklarda da hep böyle olmaz mı?)

Kendisini yarı-tanrı olarak gördüğü için, şirket içi planlı toplantıların saatleri hep kendisine göre ayarlanır. (30 kişi toplanır ve genel müdürün gelmesini bazen 2 saat kadar bekler.)

En önemli özelliği plansız toplantılardır. (Genelde bir konu konuşulurken, ilgili herkes sırayla toplantıya çağrılmaya başlar ve toplantı bir süre sonra 30-40 kişi ile yapılmaya başlanır.)

Suçlu arama operasyonu (Bu, başlangıcı ve sonucunun nasıl olduğu tam belli olmayan heyecanlı bir süreçtir. Bir kişinin suçlanması ile başlar ve değişik kişilere bulaşarak yoluna devam eder. Nerede sonlanacağı belli olmayan sürek avı şeklinde operasyon sırasında genel müdürün ve saz heyetinde yer alanların ne kadar zevk aldığı gözlerinden okunur.)

Sigara yasakları (Kendi sigara içiyorsa, toplantılarda sigara serbesttir. Sigarayı bırakmaya karar verdiğinde sigara içmek yasaklanır. Yani, odak noktası kendisidir ve o ne derse veya ne yaparsa o olur, olmalıdır. Diğerleri sadece boşluk doldurmaktadır.)

 
Toplam blog
: 5
: 838
Kayıt tarihi
: 27.10.07
 
 

1956 yılı doğumlu, özel sektörden emekli elektronik mühendisiyim. evliyim ve 25 yaşında bir erkek ço..