Bir muallimin hatıra defteri 40: Parasız pulsuz zor günler...

(Balıkesir tipik bir taşra kenti. Hele 1940’larda.. nereye gidersiniz, ne yaparsınız… Ama yine de en güzel yeri Atatürk Parkı’dır. Ortasında oldum olası bir havuz vardır. Bir zamanlar bu havuzda küçük bir kayık da vardı. Bir de Çamlık.. Ben orasını pek iyi hatırlamıyorum.. Sınav sonuçları korkuyla bekleniliyor. Gerçi daha o zamanlar, “Sınav” diye bir sözcük yok. Hep “İmtihan” diye geçiyor… “Sözlüye kaldım”. Sözlü bir çeşit “İkmal imtihanı” onun için okulda kalıyor…)

17.Nisan.1941
Öğleye kadar Galip’le şehrin muhtelif yerlerinde gezdik. Öğleden sonra arkadaşım Bursalı Salih Dor ile  can sıkıntısından Atatürk Parkına gitmeye karar verdik.

Şimdi saat 14.00’ü vurdu. Parkta ağacın gölgesinde bir bank üzerinde oturup dertleşiyoruz. Tabii mevzuumuz sınıf geçme. Bu saatlerde Mektep’de Muallimler Meclisi toplandı,  bizim hakkımızda konuşuyorlar. Onların vereceği kararları merakla bekliyoruz. Parktan kalkarak Ahmet Akman da olduğu halde biraz mahallelerde gezdik. Mahallelerden Çamlığa çıktık. Çamlıkta biraz oturarak Balıkesir’in umumi görüntüsünü seyre daldık. Yanımızda gramafon ve akordeon çalan kimselerle, bayanlar da vardı.

Çamlıktan indik, biraz daha istasyonda gezdik ve Mektebe dönmeye karar verdik. Sinemanın önünde Direktöre ve öğretmenlere rastladık. Bundan muallimler Meclisinin dağıldığını öğrendik. Direktörü de görünce, kağıtların imzalanıp artık asıldığına kanaat getirdik.

Direktör bu günkü öğleden sonraki konferansında Sözlüye kalanların akşam ilan edileceğini söylemişti. Biz bundan dolayı  fazla heyecana kapılıyorduk.  Salih öğretmenlerin çehrelerinden türlü manalar çıkarıyordu.

Koşa koşa Mektebe geldik. Fakat henüz daha ne kağıtlar asılmış, ne de Müdür tastik etmişti. Artık yarın sabah saat 10’a doğru Direktör tastik edip kağıtlar asılacakmış. Tabiatiyle vaziyetimi öğrenmek için ben de çok merak ediyorum. Bu gece gözüme uyku pek geç girecek. Vakitte bir türlü geçmiyor. Arkadaşlar arasında muallimler arasındaki münakaşalara dair türlü şayialar dolaşıyor.

18.Nisan.1941
Sabahleyin Salih, Necati.. Üçümüz İstasyona doğru gezmeye çıktık. Biraz gezdikten sonra , şimdi Salih’le Mektebe döndük. Arkadaşlar kağıtların asıldığını söylediler.

Merak ve heyecanla camekana yaklaştım. Numaramı buldum ve dört dersten: Cebir, Hendese; Kimya; Tabiye Derslerinden sözlüye kaldığımı gördüm.

Allahım bakalım ne olacak? İnşallah Allah yardım eder. Cebir, Hendese’den ümit ediyordum… Tabiye’den haksızlık oldu…

23.Nisan.1941
Derslerimiz kesileli bir hafta oluyor. Sözlüsüz geçen arkadaşlar memleketlerine gittiler.
Bizim sınıftan Sözlüsüz ancak on arkadaş geçti.

Bir haftadır Tabiye ve Cebir’e çalıştım. İlk imtihanım 25.Nisan.1941 günü Tabiye ; 3.Mayıs’ta Cebir; 7.Mayıs’ta Geometri; 9 Mayıs’ta da Kimya imtihanına gireceğim.

Bu gün imtihana çalışamadım; sadece gezdik. Sabahleyin merasime iştirak ederek 23.Nisan Milli Hakimiyet Bayramımızın 21.Yıl Dönümünü kutladık.

25.Nisan.1941
Bu gün sabahleyin (576) Ramazan , (651) Tahir ve Ben … üçümüz  Tabiye imtihanına girdik. Mümeyyiz olarak Fizik Öğretmenimiz Enis bey vardı. Kanaatimce iyi cevap verdim. İnşallah bundan muaffak olmuşumdur.

Şimdi diğer derslerime çalışıyorum. Derse çalışmak için Mektebin etrafındaki bahçelere gidiyoruz. Havalar o kadar sıcak değil. Galip’in de Kimya’dan Sözlüsü var. O da burada olduğundan beraber geziyoruz.

9.Mayıs.1941
25.nisan gününden itibaren başlayan imtihanlarım bu gün bitti.
25.Nisan.1941, Cuma günü tabiye’den; 3.Mayıs.1941, Cumartesi günü Cebir’den: 7.Mayıs.1941 Çarşamba günü Geometri’den imtihana gireceğim. Bu gün de Kimya’dan imtihana girdim.

İmtihanlarım güzel geçti, fakat kati öğrenemeyince bir şey söyleyemem…

Bakalım Allahın izniyle netice nereye varacak?

Hey ulu Tanrım beni ve ailemi de sevindir; sana yalvarıyorum. Ben arkadaşlarım arasında ve dosta düşmana karşı mahçup bırakma.

Sözlüleri biten ve son sınıf arkadaşlarımızdan bazıları bu gün memleketlerine gidiyorlar.

Ben bu sene yaz tatilini mektepte geçirmek istiyorum. Çünkü  ailevi vaziyetimiz öyle icap ettiriyor. Şimdi Bandırma’ya gidersem, ablamgile ağırlık vermiş olacağım; iyisi mi burada hazır yemek, hazır istirahat varken, gidipte ne yapayım… Bakalım vaziyetim nasıl olacak, merak ediyorum.

(Tam o sıralarda Alman orduları , Balkanları kasıp kavuruyor… 17 Nisan .1941 - Yugoslavya, teslim oldu. 22 Nisan - Yunanistan, teslim oldu.25.Nisan- Erwin Rommel’in ordusu Mısır’a girdi. 28 Nisan.1941 - İngiliz birliklerinin Yunanistan’dan tahliyesi tamamlandı. )