Bir tasarımcıya yakışmayan kapak montajı. Atatürk ve Obama farklı dönem ve konseptte iki liderdir.

MediaCat dergisince 2009 nisan sayılarında kapakta yapılan photoshop montajı, tasarımcısını küçük düşüren, hafif kaçan, çabucak bulunmuş bir çözümdür. Atatürk'ün kara tahta önündeki ünlü resminde kafasını Obama kafasıyla değiştirmek en hafifinden işgüzarlıktır. İki lider arasındaki dönem ve konsept farkının algılanmadan gerçekleştirilen kapak, phtoshop derslerinde öğrencilere bile verilmeyecek bir çalışmadır.

Dergi yetkililerinin kapağı savunurken yaptıkları açıklama ise iyice kafa karıştırıcıdır.

"Mustafa Kemal Atatürk nasıl liderliği ile Türk milletini ayağa kaldırarak ileriye taşıdıysa, Obama’nın da aynı şeyi Amerikalılar için yaptığını vurgulayan tasarım sanatçımız, yenilikçilik ve yol göstericilik bakımından Obama’nın da Atatürk’ün yolunu izlediğini bu kapakla anlatmak istiyor. "

Bundan henüz emin değiliz. Obama henüz hiç bir şey yapmamıştır, düne kadar ne yaptıklarıyla ilgili de fikrimiz yoktur. Bu nedenle savunmanın ayakları yere basmıyor....

Bir grafik tasarımcı olarak, tasarım yöneünden Atatürk'ün resmiyle yapılan bu oynamayı normal bulmuyorum. 'ikonlaşmış fotoğrafları değiştirerek kullanma' yöntemine başvurmuş' gerkeçesi ise Atatürk fotoğrafının halk için bir ikon denilebilecek tarihsel derinlikte olmadığını belirtmek yeterli. Ayrıca bu gerekçe ile CHE fotoğraflarının dönüştürüldüğü durumlar bile olsa şık değildir. Grafik dilini ve malzemeyi değiştirerek bir fotoğrafla oynamak başka, her photoshop öğrenenin yaptığı montajı bu denli hassas bir konuda yapmak başkadır.

Bir eğitim kurumunda çok önemli bir görevde bulunan bir arkadaşım bir gün bilgisayarından bana porno resimlerdeki kafaların yerine eşinin kafalarının koyulmuş halini gösterdiğinde ne hissettiysem bu kapakta da onu hissettim. midem bulandı yani, bu tip şeyler yapan için bir fantazi olabilir ama bilgisayarında kalmak kaydıyle. Bir dergi kapağına taşınırsa durum değişir. Bu kadar şık değil yani yapılan şey.

Tasarımcı, Obama gibi yeni nesil siyasetçiyi daha yaratıcı bir kapak çözümünde halledebilirdi. Muhtemelen dergi kapağından ücret almadığı veya aza aldığı için ilk aklına gelen espriyi tasarıma taşımış ama hiç şık olmamış.

Dergi sahipliği ve yöneticileri açısından da Obama'yı bir haber dergisi gibi kapağa taşımalarındaki gerekçeleri anlayabilmiş değilim. Kapak savunmasında söylenen 'Öğreten Lider ve Seçmenleri' başlığı altında Türk siyasi liderlerinin seçmenlere karşı tutumlarını ve iletişim tarzlarını ele alan bir siyasal iletişim dosyası hazırladık. Bu dosyada son Amerikan başkanlık seçimlerinde siyasal iletişim konusunda ‘devrimci’ yenilikler ortaya koyarak ABD'nin ilk siyahi başkanı seçilen Barack Obama’ya ve yürüttüğü sıradışı iletişim kampanyasına da yoğun bir şekilde değindik. ' gerekçeleri anlamak mümkün değildir.

Dergi, okurları ile arasındaki iletişimi ele alan bir konu yapsa sanırım daha iyi olacaktır. Konu Türk siyasi liderlerinin seçmenlere karşı tutumları ama bu konu Atatürkle ilişkilendirilmiyor. Obama'nın yürüttüğü kampanyaya 'devrimci' yenilikler teşhisi konuluyor. Kısacası sapla saman ancak bu şekilde birbirine karıştırılabilirdi.

Obamanın iletişimin ele alındığı bir dergide, Obama'nın halkını dönüştürmede tıpkı Atatürk gibi demek Atatürk'ü hiç anlamamak, Obama'ya da daha baştan kıyak geçmek, onu 'biyik abi' kıvamına sokmak anlamına gelir. Ben dergi sahiplerinin, yayın kurulunun Amerika'da oturan bir başka büyük abiyle olan ilişkileri olup olmadığını merak etme hakkına sahibim.

Daha dün başkan olmuş birisi hangi adımları atmış, devrim niteliğinde çalışmalar yapmış ta Amerikan halkını tıpkı Atatürk gibi dönüşüme uğratmış biz söylesinler o halde.