Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '11

 
Kategori
Şiir
 

Bir uzun kavak

Bir uzun kavak
 

Yol kıyısına dizim dizim dizilmiş
Yeşil kavak, nazlı kavak, uzun kavak
Hışırdarsın, ne söylersin, usul usul, ince ince
Gelin kavak, güzel kavak, nazlı kavak... 

Yol boyunca, bir su içince
Kana kana, doya doya bir güzel su
İçince geçen sancıların, derinden
Uçar gider tepesinden dağların
Bir yüce enginliğe doğru. 

Ah benim kardeşlerim,
Kavak gibi, selvi gibi insanlarım. 

Dağlar arasında kalmış köylerim
Köylerde kara kara, inci inci
Kızlarım
Her biriniz birer fidan
Uzar gider karanlığında ormanların
Bir kurbağa sesi çalı diplerinde
Vırak, vırak...
Kavaklar daha da uzayacak
Gölgesi vuracak ta diplerine
Büyük kentlerle fabrikaların
Eşiklerine. 

Kavaklar
Sizi yıkarlar
Uzatırlar yatağına bir dilberin
Kolunuzu kanadınızı yontarlar
Güzelim yeşil
Kan olur dökülür gözlerinizden
Her berkitilen yarenizden
Oluk oluk. şerha şerha kan gelir
Kan dediğin
Topraklara dökülür
Kan dediğin
Tükürülür. 

Canım kavak, güzel kavak
Eğilme boşuna eğilme
Bana ses ver, nefes ver enginlerden
Bu günler de gelip geçer
Dinle sazımı öksüz kavak
Hayatta başka kim kaldı
Sızlayan, ağlatan, eleştiren
Şairlerden ve uzun
Ve çok uzun
Kavaklardan başka. 

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..