Birhan Keskin hakkında birkaç değini

- İkizler burcu kadını: Dengeli, anlayışlı, sabırlı, cömert, üretken, mutluluğu yaratıp pay etmeyi seven, sevdikleriyle zenginleşen bu burcun kadınları anaç, bilge, şair ve feylesof olabilirler. Oldular mı komple olurlar, boşluk bırakmamacasına. Sordukça anlatırlar; aşk nedir, yaşam ne?.. Ama bilesiniz ki gizli gizli ağlar bu burcun kadınları. Sevgilinin yazdığı mektubun ucunu okumadan önce kendileri yakarlar. Güneş hangi burçta olursa olsun bu burcun kadınlarından şair olanlara üç vakit komple hüzün getirecek.

- Kadın şairler çiçekle-böcekle, onların rengiyle kokusuyla uğraşır; Birhan Keskin ise çiçeğin ruhu, böceğin iç dünyasıyla. Bu yüzden yakındır kadınlığın uzak durduğu bilgeliğe.

- Şair, coşkun, deli, hırçın, kırıcı olur; Birhan Keskin sakin, feylesofa yakın, dingin, ağırbaşlı, hayatın ablası, kalbi kırıldığı için kırılmanın gerçekliğini yadsıyamayan, kabullenmek zorunda kalmış İclal Aydın’ı şiirin.

- Yüzeysel gerçeklerin, görüngüler dünyasının yanıltıcılığını fark ettiği için, soruların olası yanıtlarını peşin peşin yok sayıp derinlere doğru kulaç attıkça öze ulaşacağını düşünen derviş. Derine indikçe aydınlanacağını sanan safdil. Yoksa bilmez mi indikçe çoğalacak dehlizler, yaklaştıkça uzaklaşacak ışık, yanıtlandıkça doğuracak sual.

- Kadın kısmı dilsiz gerek; “bir papatya kurusu gibi dilsiz” ama içinden coşkun ırmaklar akar, coşkusunu kendisi dizginler, kontrol eder, baraja sete ihtiyaç duymaz. İçine konuşur hep, dışına söz taşar bazen. Yere bakar yürek yakar ama salt kendi yüreğini; yanan yüreğinin kokusuyla karnını doyurur.

- Kan içer kızılcık şerbeti der, yolundaki kederi kimse bilmesin ister, kor işaretler bırakır yol üstüne kendileyin dervişler yanmak görsün diye.

- Bilge derviş olmak için gösterdiği onca çabadan, geçtiği onca yoldan sonra, tam bilgeliğe alıştırmışken kendini, artık unutmak istemediğini fark etmiş, bilgelikten ve dervişlikten vazgeçmiş, ferrarisini bıraktığı galeriden geri alıp terk eylediği tedbiri kuşanmaya karar kılmış bir “farkında”. Lime lime olmuş etleri mi ağrıdı acep; üzülmenin tadını mı aldı yoksa?

- Gözlerindeki ay ışığı, dervişliğin bilge aydınlığı gözlerimizin körlüğü içindi; aydınlanamadık, kırıldı.

- Kadının derinliği, erkeğin pervasızlığı, dervişin sabrı, bilgeliğin ışığı, yorgun, kırgın, yoğrulduğu acılardan biliyi süzmüş, peygamberi felsefenin. Aslında adı aşk ve ayrılıktır. Sükunete mahkum bir hasrettir aşığı filozof yapan; sakin intiharlar, yorgun çığlıklar; şair midir şiir midir Birhan Keskin?

ali bozdağ