Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ocak '07

 
Kategori
Edebiyat
 

Yüz sene sonra anılmak

Yüz sene sonra anılmak
 

Yüz yıl sonra anılmak ve okunmak, şair ve romancıların en büyük hayali


" Yüz sene sonra bugünkü dünyadan / Bir tek insan kalmadığı gün. "

Şair ve romancıların en büyük hayal ve arzusudur, eserlerinin yıllar sonra gelecek kuşaklarca da okunması ve beğenilmesi. Pek tabi, yaşarken övgüler, ödüller almak, eserlerinin binlerce, onbinlerce adet basıldığına tanıklık etmek her zaman düşlerini süsler. Bu düşlerin gerçekleştiğini görmek ise, ödüllerin en büyüğüdür onlar için. Kolay değildir öyle insanların duygu ve düşüncelerini en derinlerde yakalayıp mısralara taşımak, bu dünyada yalnız olmadıklarını, çok özel duygu ve düşüncelerini anlayan, onları dillendirebilen birilerinin varlığını kanıtlamak hiç de kolay değildir. Hatta, bazen yeterince anlaşılmamak, eleştirilmek de bu uzun ince yolda sıkça karşılaşılan, ama mutlaka sabırla aşılması gereken durumlardır. Çünkü bu yolda küskünlüğe, pişmanlığa yer yoktur. Vaz geçmek düşünülemez bile. Şair ve romancılar en büyük desteği varoluşlarından, taa derinlerden onlara seslenen, "yaz, duyduğun gibi, hissettiğin gibi, istediğin gibi, gönlünce yaz" dürtüsünden aşlırlar. Yazarak yücelirler, yüceldikçe yazarlar.

Peki, bundan yüz sene sonra, yeryüzünün bir köşesinde bugün hayatta olmayan biri tarafından anılmak nasıl bir duygudur sizce? Şaşırdınız değil mi? Oysa, yıllar önce yazdığı şiirleriyle bizi şaşkına çeviren bir şairimiz bunu da düşünmüş, hayal etmiş işte. o şair kim olabilir; tabi ki  Orhan Veli. Şiirdeki bütün tabuları yıkıp, Oktay Rıfat ve Melih Cevdet Anday ile Garip akımını ( bir başka deyişle, birinci yeniler akımını ) başlatan şairimiz. Gelin, şairin bu keyifli dizelerini birlikte okuyalım.

SİCİLYALI BALIKÇI

Yüz sene sonra bugünkü dünyadan
Bir tek insan kalmadığı gün,
Sicilya sahillerinde yaşayan balıkçı
Bir yaz sabahı ağlarını atarken denize
O zamankinden daha geniş gökyüzüne bakıp
Benden bir mısra mırıldanacak
Şarkı halinde;
Bu dünyadan, Mehmet Ali isminde bir şairin
Gelip geçtiğini bilmeksizin.

Bu güzel düşüncenin
Olmıyacağından eminim
Fakat nedense bu iş
Benim pek tuhafıma gidiyor.

( Ağustos, 1937 )

İşte böyle ufku geniştir şairlerin, yazarların. Sınır tanımazlar, tanıyamazlar. Sokaktaki adamı, halkı konuşturan, rakı şişesinde balık olmayı düşleyen bu romantik şairimiz bu dizeleri yazalı (77) aramızdan ayrılalı ise (64) sene geçmiş. Yani onun hesabına göre; henüz o günkü dünyadan yüz sene sonrasına gelmedik. İçimden bir ses diyor ki, yüz sene tamamlandığında; Sicilyalı bir balıkçı, bugünkünden daha geniş bir gökyüzü altında sabah ağlarını atarken denize, bu dizeleri aynen mırıldanacak. Üstelik, inanır mısınız, bu iş benim hiç de tuhafıma gitmiyor.





 
















 

 

 
Toplam blog
: 220
: 2018
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

Yazmak, ufkun da ötesine taşan engin bir serüven gibi gelir bana ve gençlik yıllarımdan bu yana v..