Bu kişiyi siz de mi tanımıyorsunuz?

Türkçesi, orta 2’den terk…

Lehçesi, Orta-Ege-trak…

İmlası, üslubu, düzeyi: Biraz falan, biraz filan!

Bilgi birikimi, Larousse’a, La-Rus diyenlerin kıyısında dingildiyor.

İştigal konusu, haset, nefret ve keramet rüzgârlarının terkisinde dedi-kodu ile uğraşmaktan ibaret…

Amacı, insanların omuzlarına basarak yükselmek… Ve işi bitenlerin iplerini çekerek eğlenmek…

Kim mi bu adam?..

Tanımıyor musunuz?

Hay Allah, nasıl olur?..

Peki, siz hiç gazete okumuyor musunuz?

Haydi diyelim okudunuz, gazetelerin hep haber sütunlarına mı takılıp kalıyorsunuz?

Sözün özü, lafın kısası, siz hiç “köşe” yazısı okumuyor musunuz?

Anlaşıldı, anlaşıldı… Siz, akıllı bir “Adem”siniz.

Akıllı, bilgili, görgülü ve kültürlü…

Ve de en azından, kendinizi bu gibi “zer ve zevat”tan koruyacak kadar tecrübeli…

Aferin size.

Sizi tarikat-boyu kutluyor; ellerinizden muhabbetle sıkıyor ve gece yatağınıza yatmadan önce, mutlaka dişlerinizi iyice fırçalamanızı öneriyoruz.

Niçin mi böyle yapıyoruz?..

Siz hiç, post-modern soyutlama görmediniz mi?

Haydi görmediniz… Anladık, peki, hiç işitmediniz mi?

Haydi onu da yapmadınız… Ama, bu kadarı da biraz fazla doğrusu…

Siz, [anlaşıldığı kadarı ile] hayli tuhaf bir kişisiniz…

Ancak, vardığımız sonucun, [yani sizin hayli tuhaf bir kişi olduğunuz gerçeğinin], hiç de şaşılacak bir tarafı yok…

Çünkü, siz şu yukarıdaki satırlarda betimlediğimiz kişiyi de tanımadınız…

Sizden daha ne beklenebilir ki?..

Siz oldukça tuhaf, bir hayli garip, toplumsal standartlara [a-normal] uygun ve yaşadığımız sürecin koşullarına şaşılacak derecede uyum sağlamış, akışkan ve kaygan bir zeminsiniz…

Nasılsınız?...

İyi misiniz?