Bugün Değişimi Sseçin

Eskişehir’e her gittiğimde daha da değişmiş gelişmiş olarak buluyorum. Büyüleyici bir şehir halini aldı her köşe başı bir süprizle karşılaşıyorum.

Değişmeyen tek şey değişim olduğu çağımızda, Eskişehir değişime mükemmel ayak uydurdu. Hızla ve müthiş bir değişim gösteriyor.

Bunda elbette Eskişehir’in ileri görüşlü yenilikçi başkanının yanı sıra halkının da aynı görüşe sahip olmasının katkısı çok büyük. Hal böyle olunca şehrimize değişim çığ gibi büyüyerek yayıldı.

Eskişehir her zaman farklı olmuştur, benzemez diğer Anadolu şehirlerine. Hepsinde gittiğinizde bir boşluk vardır, sanki kendi haline bırakılmış sokaklarda çok fazla hareket olmayan şehirlerdir.

Eskişehir hep renkliydi sokakları her zaman cıvıl cıvıldı. Yeni yüzüyle bu renk ve canlılık birleşince bambaşka bir hal aldı…

Her gittiğimde dolaşırken caddelerde aaaa!  burası kapanmış, aaaa! burası bak ne olmuş diyorum. Bazen içimi burkuyor kendimi bildim bileli o köşede duran yerin kapanmış olması, sonra hemen yeni açılanı kabul ediyorum çünkü diğeri misyonunu doldurmuş gitmesi gerekiyordu gitmiş. Değişim kabul etmekten geçer. Beklide o köşedeki dükkan değişime çok direndi yenilenemedi o nedenle yok şimdi..

Bizler de öyle değil miyiz? Değişimin hızına ayak uyduramıyorsak hele bir de geçmişte takılıp kalma özelliğimiz varsa mutsuz, içine kapanık, uyumsuz bireyler olarak yaşamaya alışmıyor muyuz? Kendimizi üzecek ne kadar ilişki, olay, kişi varsa hepsi etrafımızda olmuyor mu?

Her gün yeni bir gün. Ne getirdiğini bilmeden, biz planlar yaparken başımıza gelenlerden ibaret olan hayata yeniden uyanıyoruz. Peki bu kadar hızlı akan, bu kadar bilinmeyenli yaşamda değişime direnmek neden? Geçmişte kalmak neden ? Gülümseyin ve evdeki masanın yerini değiştirerek başlayın… bugün farklı bir yoldan gidin işe, alışverişe vs. Bugün bilmediğiniz bir konuyu araştırın internette... Ne çok bilmediğiniz şey olduğunu göreceksiniz… Bu yapmayı bilmediğiniz bir çorba dahi olabilir. :))) Haydiiiii BUGÜN DEĞİŞİMİ SEÇİN.

Yavaş yavaş ölürler
Seyahat etmeyenler.
Yavaş yavaş ölürler
Okumayanlar, müzik dinlemeyenler,
Vicdanlarında hoşgörüyü barındıramayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Alışkanlıklarına esir olanlar,
Her gün aynı yolları yürüyenler,
Ufuklarını genişletmeyen ve değiştirmeyenler,
Elbiselerinin rengini değiştirme riskine bile
girmeyenler,
Bir yabancı ile konuşmayanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Heyecanlardan kaçınanlar,
Tamir edilen kırık kalplerin gözlerindeki pırıltıyı
görmek istemekten kaçınanlar.
Yavaş yavaş ölürler
Aşkta veya işte bedbaht olup yön değiştirmeyenler,
Rüyalarını gerçekleştirmek için risk almayanlar,
Hayatlarında bir kez dahi mantıklı tavsiyelerin dışına
çıkmamış olanlar

 Pablo Neruda