Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '12

 
Kategori
Magazin
 

Bugün ne giysem gafları-“Hakan Akkaya’dan inciler”

Bugün ne giysem gafları-“Hakan Akkaya’dan inciler”
 

Ne garip bir milletiz. Neyi ne zaman yapacağımızı ya da nasıl yapacağımızı bilmeyen her şeyi birbirine karıştıran bir toplumuz.

Tarihimiz, tarihe ismini yazdıranlar, ecdatlarımız biz onlara o kadar saygılıyız ki, onlara o kadar önem veriyoruz ki onların bize bıraktığı her şeye sahip çıkıyoruz.

Onlara laf edeninde dilini anında koparıyoruz.

Bazen bu bir diziye yasak koydurmaya varıyor, bazen de bir kanalı kapatın naralarıyla yollara dökülüyoruz.

Ama aynı biz tarihin bize bıraktığı mirasları talan etmede, hayvan barınağı gibi kullanmada, o mirasların çalınmasına ya da çalmada aynı hassasiyeti göstermiyoruz.

Ne yaman çelişki, ne iki yüzlülük değil mi?

Bildiğiniz gibi bir süredir “Muhteşem Yüzyıl” dizisiyle ilgili Başbakan’ın söylemlerinin ardından kaldırılması yönünde tartışmaların içindeyiz. Halada yankısı devam eden bu tartışma bitmeden şimdi de ne garip tesadüftür ki “ Nene Hatun” tartışmasının içine hızla sürükleniyoruz.

Geçtiğimiz Nisan ayında Hakan Akkaya’nın “Bugün ne giysem?” programında yarışmacılardan birine “Buraya Nene Hatun gibi gelemezsin” dediği iddia ediliyor.

Kütahyalı bir avukat bunu fark ediyor RTÜK ve Başbakanlığa şikâyette bulunuyor.

Kulaktan kulağa yayılan bu söylenti de sekiz ay sonra Erzurumlu Girişimci Kadınlar Derneği’nin kulağına gidiyor.

Ve kadınlarımız kıyameti koparıyor.

Erzurumlu Girişimci Kadınlar Derneği Başkanı Zekiye Çomaklı’nın basına yansıyan sözleri aynen şöyle.

“Tarihi bilmeyen birisinin söylediği talihsiz bir cümle. Bu tarihin mensubu bir insan olsaydı Nene Hatun gibi dünyada kadınlara sembol olmuş ismi bu şeklide zikreder miydi? Kütahyalı bir avukat bunu fark ediyor RTÜK ve Başbakanlığa şikâyette bulunuyor. Bizim de bu vesileyle haberimiz oldu. Geç alınmış bir duyum ama onurumuzu, zedeleyen bu olayı Başbakana taşımak istiyoruz. O adamcağızı muhatap almıyoruz. Televizyon kanalının kapatılmasını istiyoruz. RTÜK, Başbakanlık, hatta Cumhurbaşkanlığından bunu istiyoruz. Erzurum, bu ülkenin hem kilidi hem anahtarı konumundadır. Bizi insanlar küçümsemesin. Sabrımızdan dolayı kimseye sesimizi çıkarmıyoruz. Erzurum halkı edeplidir ama küfretmeyi, dövmeyi de bilir. Ancak, bunları yapmaz milliyetine ve dinine sığdıramaz.”

Nene Hatun bir değerdir. Tarihe mal olmuş bir isimdir. Türk kadınında önemli simgelerinden biridir. Ancak ben bu duruşu da, çıkışı da samimi bulmuyorum.

Aradan geçen onca zamandan sonra tamda Muhteşem Yüzyıl yasağının gündemde olduğu bir zamanda bir kanalın kapatılmasını isteyecek kadar mesnetsiz bir çıkış en az Hakan Akkaya’nın densizliği ile eşittir.

Çünkü aynı kadınlar 2010 yılında gösterime giren büyük bir hayal kırıklığı yaratan Nene Hatun filmine tepkisiz kalmışlardır.

Çünkü yine aynı kadınlar yıl 2006 11 Ekim gecesi Show TV kanalında Defne Samyeli’nin sunduğu haber programına Cübbeli adlı birinin sırf günah diye kadın spiker istemiyorum diyerek erkek spikerle yayına çıkmasına sessiz kalmışlardır.

Ve daha birçok konuda sessiz kaldıkları gibi.

Şimdi zamanında ses çıkarmayan bu kadınlar, başka bir zamanda seslerini çıkardıklarında, iddia edilen olayında üzerinden sekiz ay geçtikten sonra, Muhteşem’in idamının dillerde dolaştığı bir zamanda ortaya çıkarlarsa hiç kusura bakmasınlar ama bu duruşlarını ne alkışlarım, ne de doğru bulurum.

Erzurumluların küçümsendiklerini dile getiren bu kadınlarımızın aklı bugüne kadar neredeydi diye de sorarım.

Sözde Nene Hatun’u konu alan film gösterime girdiğinde tarihi bir değerin yanından geçmeyen filme neden karşı duruş sergilemediler?

Erkek spiker isterim diyen Cübbeli’nin talebini reyting uğruna ret etmeyen kanalın kadını aşağıladığı, erkek egemenliğinin gücünü gösterdiği zamanda neredeydiler?

Ardına sığındıkları Nene Hatun’a da en az Akkaya kadar saygısızlık yapıyorlar ona karşı ikiyüzlü davranıyorlar hiç kusura bakmasınlar.

Evet, Akkaya denilen zatı muhteremin ekran yüzü olmasından ben de rahatsızım.

Gevşek ağızla Türkçeyi mahveden sunuşunu görmeye tahammül edemiyorum.

Onu örnek alan, can kulağı ile dinleyen insanlara kötü örnek oluşturduğunu da düşünenlerdenim.

Yanında ki İkoncanla Türkçeyi katleden bu ikilinin söylemlerinin kabulünden de rahatsızım.

Tüm bu rahatsızlıklarımla Türkçeye saygısı olmayan bu ismin tarihi bir isme saygı duymasını da bu yüzden beklemiyorum. O sözleri sarf ettiyse eğer nereye ne anlamda gittiğinin bile farkında değildir.  Bir Nene Hatun kulağına çalınmıştır o anda da onu söylemiştir. Ama Nene Hatun’un baltasıyla savaşan tarihe damga vuran Erzurum için bir simge olduğunun farkında olarak aynı Nene Hatun’a giden sözler olarak söylediğini de düşünmüyorum.

Çoğu zaman pek çok ünlünün gafları programlara damga vuruyor. Kimi ünlünün bu yüzden meslek kariyerleri bile bitiyor.

Birçok kez buna şahit olmuştur TV tarihi. Dünyada da pek çok örneklerine rastlanmaktadır.

Ünlülerin bu konuda her ayrıntıya dikkat etmesi gerekir.

Ki Akkaya böyle bir söz sarf etmişse eğer RTÜK’ün bunca zaman bunu göz ardı etmesi gerçeği ortaya çıkıyor.

İşte geldik yine RTÜK’e. Onun hantal işleyişine. Şikâyete dayalı bir sistem ya da zamanında müdahale edemeyen bir kurum var önümüzde.

Böyle bir yapı içindeki işleyişte topluma yansıyan zararlar gecikmeyle cezalansa ne olur cezalanmasa ne olur? Ya da şikâyet beklerken atı alan Üsküdar’ı geçince alınan hasarın telafisi mümkün müdür?

Bu ve benzeri sorular masaya yatırılması gereken zamandayız. Ama biz hala yerimizde sayıyoruz. RTÜK görevlerine ve işleyişine hız kazandırmak yerine daha çok meclisten özel yasak yasalarının çıkmasını beklersek böyle sokaktan zamansız, yersiz, yasaklayın, dilini kesin, kapatın, sifonu çekin seslerini, yaygaralarını duyarız.

Sapla samanı birbirine karıştıran bu toplumun bilinçsiz izleyicisi neyi ne zaman ve nasıl yapacağını da bilmeden ortalarda böyle dolaşır. Bilinçli izleyicide zamanında ve yerinde tepkilerle yolunu alır gider.

Ama biz daha o bilinçli izlere ve bilinçli yönetimlere ulaşamadık. Azınlık bir kesimle de vardığımız yer ortada…

Biri çıkıp dizi yasaklatır diğeri de hızını alamaz kanal kapatın diyerek göle maya çalar. “ Ya tutarsa”…

oyatekin@gmail.com

https://twitter.com/#!/oyatekin (@oyatekin)

http://yurthaber.mynet.com/yazarlar/tum/1/o.tekin35

OYA TEKİN / MEDYABEY.COM

Not: Burada yazılan tüm yazılarım elektronik imza ve zaman damgası güvencesi altında yasal hakları korunmaktadır. Hiçbir şekilde basılı ya da elektronik bir ortamda (CD, Internet vs.) kaynak gösterilmeksizin izin alınmadan kullanılamaz.

 

 
Toplam blog
: 295
: 3718
Kayıt tarihi
: 01.10.06
 
 

Milliyet Bloğa nasıl geldim ve nasıl yerimi aldım bilmiyorum. Sanırım uzun yıllar okuduğum bölüml..