Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Temmuz '12

 
Kategori
Güncel
 

Burdur ADD, bir basın açıklamasıyla Lozan Antlaşması'nın 89. yıldönümünü kutladı

Burdur ADD, bir basın açıklamasıyla Lozan Antlaşması'nın 89. yıldönümünü kutladı
 

BURDUR ADD LOZAN ANTLAŞMASI'NIN 89. YILDÖNÜMÜNDE


Burdur ADD, Bir Basın Açıklaması yaparak 24 Temmuz Lozan Antlaşması’nın 89. Yıldönümünü Kutladı.       
     
ADD, Emekli Sen, Eğitim Sen, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği, ÇYDD, Eğitim Sen, MHP, CHP ve DSP “Türk Milletinin Atatürk Devriminden, imparatorluklar tarihinden gelen derin bir birikimi vardır. Bu birikimin adı; tam bağımsızlıktır, özgürlüktür, antiemperyalizmdir, Lozan’dır.”

Dernek binasında çeşitli parti, sendika ve kitle örgütlerinin desteğinde bir basın açıklaması yapan ADD Burdur Şube Başkanı Kazım Üstüner, “bugün, 24 Temmuz 2012. İki güzel olayın tarihi” dedi ve 24 Temmuz’un bir yandan Türkiye Cumhuriyeti’nin “tapu senedi” olan Lozan Antlaşması’nın 89. yıldönümü, diğer yandan da 1908 Jöntürk Hürriyet Devrimi’nde ortaya çıkmış olan, II: Abdülhamid’in kara ve çirkin sansürünün kaldırılışının 104. yıldönümü olarak Basın Bayramı olduğunu, bu sebeple öncelikle basın mensuplarının Basın Bayramı’nı kutlayarak başladığı açıklamasına Lozan Antlaşması’nın anlam ve önemi üzerinde devam etti.      

ADD, Emekli Sen, Eğitim Sen, Cumhuriyetçi Kadınlar Derneği, ÇYDD, Eğitim Sen, MHP, CHP ve DSP başkan ve temsilcilerinin katıldığı kalabalık bir topluluğun oluşturduğu basın açıklamasında Kazım Üstüner, “Cumhuriyet’imizin temeli olan Lozan Antlaşması’nın ne olduğunu unutanlara ve anlamak istemeyenlere hatırlatmak için bu basın açıklamasını yapıyoruz. Katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyorum.” Dedi. 

Üstüner, “24 TEMMUZ 1923’te imzalanan Lozan Antlaşması, Atatürk’ün deyişiyle ‘Türk Ulusunun idam fermanı’ olan Sevr antlaşmasının, tarihin çöp sepetine atmasının adıdır.” Şeklinde ifade ederek, “din sömürüsüne, ırkçı bölücülüğe dayalı tertipleri aşmayı başaran ve Atatürk’ün önderliğinde kenetlenen ulusumuzun iradesi, Lozan da emperyalist güçleri, hiç beklemedikleri bir dirençle karşı karşıya bırakmıştır.” Dedi.

Üstüner Lozan Antlaşması’nın anlam ve önemini şu şekilde vurguladı:

“Lozan antlaşması, emperyalizmin “Küçük Asya’daki” yenilgisinin hukuki onayıdır.

“Lozan antlaşması, yok edildiği sanılan bir ulusun dünya tarihinde yeniden dirilişidir.

“Lozan antlaşması, mazlum dünya halklarının kişilik bulmasına yol açan bir büyük başarının sonuç belgesidir.

Lozan antlaşması, İnönü Savaşlarında ‘Türkün makûs talihini’ yenen Dışişleri Bakanı ve Baş Delege İsmet Paşa’nın diplomatik başarısıdır.

“’Yüzyıllar süren bir hesaplaşmanın’ sonucunun alındığı Lozan Antlaşması, Sevr zilletine düşürülen bir ülkenin tüm varlığını tekrar kazanmasıdır.

“Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedidir.”

Kazım Üstüner, Lozan’da emperyalistlere karşı büyük zaferi elde edenlerin bugünkü “kötü mirasçıları”nın işbaşında olduğunun, “Lozan fikri”nin, milli bilinçten, özgürlük ve bağımsızlık duygusundan yoksun olan ABD ve AB uydularında asla bulunamayacağının altını çizerek, “onlarda, Kemalizm’i katletme ve Demokratik, Laik Türk Devleti’nin üniter yapısını kundaklama çabası vardır.” Şeklinde konuştu. Milli Kurtuluş Savaşı’nın ikili bir yönü bulunduğunu, bir yandan emperyalist işgal güçlerine karşı savaşılırken diğer yandan da emperyalist işbirlikçisi irticaya karşı mücadele edildiğinin altını çizen Üstüner, geçmişte Yugoslavya’yı parçalayanların ve Irak’ı “kan gölü”ne çevirenlerin şimdi de “aynı oyunu Türkiye’ye karşı oynadıkları”nı iddia etti.

Kazım Üstüner şu görüşleri ileri sürdü:

“Her fırsatta alenen bölücülük yapmayı bir marifet sayanlar elini kolunu sallayarak dolaşırken, Türkiye’yi savunan yurtsever insanlar bugün çok kolay gözaltına alınıp hapishanelerde yatırılıyor.     

“Küreselleşme maskesi altında tek kutuplu bir sömürü düzeni yaratma çabası içindeki batı emperyalizminin ve içimizdeki destekçilerinin, ulusal devlet yapımızı parçalamak için gösterdikleri çaba ve dayatmaların arttığı günleri yaşıyoruz.

“Emperyalizm, kendisine karşı savaş içinde doğan Türkiye Cumhuriyet’ini kurulduğu günden bu yana kabul edemedi.

Hatırlamakta yarar var…

“Lord Curzon, Lozan Antlaşması döneminde İnönü’ye ne demişti? ‘Bugün size kabul ettiremediklerimizi cebimize koyuyoruz. Bunları cebimizden çıkarıp, önünüze koyacağımız günler elbette gelecektir’

“Ne yazık ki; bugün yaşananlar Lord Curzon’un o günlerde demek istediklerinden başka bir şey değildir.

“Lord Curzon Ulusal Kurtuluş savaşımızın kahramanı, Lozan Antlaşmasının baş delegesi İsmet İnönü adının bugün kitaplardan çıkarılıyor olduğunu duysa ne kadar mutlu olurdu.”

AB süreci diyerek başta bankalarımız olmak üzere bütün Cumhuriyet değerlerimizin ve varlıklarımızın yağmalandığını ve yabancıların eline geçtiğini vurgulayan Üstüner, sayısız şehidin kanıyla sulanmış vatan topraklarının parsel parsel satıldığını, ülkenin misyonerler cenneti haline getirilerek Hıristiyanlığın yayılmaya çalışıldığını, dün Sevr’i Türk milleti’ne dayatanların bugün BOP’la Türkiye’yi parçalama peşinde koştuklarını iddia etti.

Üstüner, “bugün, Kurtuluş Savaşının ve Cumhuriyet devriminin yenilgiye uğrattığı güçlerin kaybettiklerini yeniden ele geçirme yolunda önemli mesafe aldıkları bir gerçek” değerlendirmesine bulunarak, “ne acıdır ki; verdiği Kurtuluş Savaşıyla mazlum uluslara örnek olan Türkiye, bugün komşumuz Suriye ile haksız bir savaşın eşiğine getirilmiştir.” Diye konuştu.

“yapılmakta olan Anayasa çalışmaları ile de; içinde ‘Türk’ ve ‘Türk Milleti’  kelimelerinin geçmeyeceği, bölücülüğün yasal zemini güçlendirildiği çalışılmalar yapılmaktadır.”Diyen Üstüner, “Lozan Antlaşmasının 89.yıl dönümünü bu acı tablo içerisinde anıyoruz. Ancak bilinmeli ki; Türk Ulusu, Kurtuluş Savaşı ile dün nasıl sömürgeci planları yok etti ise; bugün de yok edebilecek güçtedir.” Şeklinde iddia etti ve “çünkü Türk Milletinin Atatürk Devriminden, İmparatorluklar tarihinden gelen derin bir birikimi vardır.” Dedi.

Bu birikimi,

“Bu birikimin adı; Tam Bağımsızlıktır,

“Bu birikimin adı; Özgürlüktür.

“Bu birikimin adı; Antiemperyalizmdir.

“Bu birikimin adı; Lozan’dır.”Diye açıklayan Üstüner, “Lozan’a sahip çıkma”nın, “antiemperyalist, Atatürk ilkeleriyle bütünleşmiş, Kemalizm’e sahip çıkmak demek” olduğunu vurguladı.

Kazım Üstüner, sözlerine, “modern ve bağımsız Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun belgesi olan Lozan Antlaşması’nın 89. Yıldönümünü kutlarken, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Lozan antlaşmasının imzalanmasını sağlayan İsmet İnönü ve Lozan Delegasyonu’nu rahmet ve saygıyla anıyoruz.” Diyerek son verdi.

 
Toplam blog
: 510
: 505
Kayıt tarihi
: 04.04.08
 
 

"Cv" Dedikleri Özgeçmişim 1953 yılının karanlık günlerinde Haziran ayının 24. günü, ağaçların mey..