Büyükşehir Belediyesi

Kamu yöneticisi olmak çok zor zenaat. Herkes yönetici ''OLAMAZ''. Üstüne basa basa söylüyorum. Zenginliğiniz, feodal ilişkilerinizle bir yere kadar gelebilirsiniz ama nafile, ötesi yoktur. Sürece kısıtlısınızdır.

İzmir'de bunu yaşıyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı'nı biz seçemedik. Ne yazık ki? Ömrü vefa etmeyen bir başkan yerine, kanaat önderleri ve takdir komisyonlarınca bir belediye başkanını başımıza atadılar. Bu ''Kanaat Önderleri'' , ''Takdir Komisyonları'' nedir? Kimlerden oluşur bilmiyorum. Aslında bilinmesinde çok fayda var. Gelecekte çok yardımı olacak. Demokraside böyle bir şey var mı?Seçilmeyenin seçilmesi gibi.

Ve bunun sonucu! Şirketin biri metro ihalesini kazanıyor. Teminat mektubu veremediğinden hakedişlerini alamıyor. Hakedişlerini (PARA) alamadığı için işçisine para ödeyemiyor ve inşaat duruyor. Buyrun burdan yakın.

Kamu İhale Kanununa göre firmaların yeterlilikleri ve mali yapıları incelenerek (bu tür büyük ihaleler için) ihale onayı veriliyor. İncelenmemiş ki, ihale verilmiş. Firma bu özellikleri taşımıyormuş ki inşaat durmuş. Kim onay vermiş inşaatın başlamasına?.. Belediye bürokratları. Firmanın bilançoları incelenmiş mi? Çapraz incelemeye tabi tutulmuşmu? Bilinmez. Bekliyoruz şimdilik sonucunu.

Bir diğeri Çiğli-Menderes hızlı raylı sistem. O da durmuş. Çünkü işin suyu çıkmış. Evet yapılan kazı da bol miktarda suya rastlanmış. Bir de petrol çıksaydı ne iyi olur, borçlar ödenirdi. Ama bu bildiğimiz su.

Hayda!! işin bırakılması lazım. Su içinde çalışılır mı? Zemin Etüdü ne demek "ekşi sözlüğe'' bakılmalı. Meydan Laruslar ağır gelir. Belki son jeolojik zamana da oluşmuştur bu sular. Epeyce araştırmak ''OKUMAK'' lazım.

Kamu yönetimi bir ekip işidir. Yetkin insanlarla çalışmayı gerektirir. Adama göre iş, bu sistemi kaldırmaz. Osmanlı feodalizminden beri bunu hala öğrenemedik mi?Yıllarca kazığını yediğimiz halde.

Bu sorumsuzlukları Belediye ile paylaşmak ne mümkün. Denetleme mercii her ne kadar Sayıştay olsa bile. Vergimizin arkasında durmayı bilmeliyiz. Ulaşmak bile mümkün değil ufak, tefek te olsa sorunları bildirmek için. Telefonlarına, posta adreslerine ulaşmak ne mümkün.

New York Belediye Başkanı'na veya yetkilisine herzaman ulaşıldığını, doğru olup olmadığını bilmesenizde, TV'lerden gördüğünüzde. Aynı haberleşme sisteminin İzmir'de de mümkün olacağını sanıyorsunuz. İzmir'de bunun hayal olduğunu deneyiniz! Önünüzde telefon... Şikayetinize çıkanlar güvenlik görevlileri. Yetkili telefonu istediğinizde; yetkili telefonu vermek gibi bir yetkilerinin olmadığını söylüyorlar. Valilik iznine tabiymiş. Birileri mi tembihledi acaba?

Bu gün İzmir Fuarı'nda ki gürültüyü çevredeki herkes şikayet etti. Öğleden sonra başlayıp , gecenin geç vakitlerine kadar süren ve camların kırılması derecesine getiren yüksek düzeyli müziğe. Son bulmasına ise, ''İZİN VEREN YETKİLİLER'' dışındakiler çare buldu her nedense. Bu çok küçük ayrıntıya, çevrenin kalburüstü insanları tepki vermeseydi devam edecekti aslında.

Kalburüstü insanların yaşamadıkları yerlerdeki sorunlar için acaba kimleri aramalı. En azından iletişim kurabilmek için. Belki de BUSH'u aramalı.

Her şeyin altından o çıkıyor da...