Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Haziran '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Camiler ve ezan…

Camiler ve ezan…
 

Hava sıcak. Yatmak ne mümkün. Gecenin geç saatine kadar ayaktayım. Saat birden sonra biraz uyumak için yatağa uzanıyorum. Belki biraz uyuyabileceğim. Bu seferde açık pencereden yolun sinir bozan gürültüsü beynime doluyor. Hep aynı düşünce kafamda. Elimde imkanım olsa bir küçük kasabaya taşınacağım. Ama yok. Mecburum bu gürültüyü çekmeye.

Saat üçden sonra vasıtalar seyrekleşiyor. Beyinde o rutin uğultuya alışıyor biraz. Uykuya dalıyorum. İki saat sonra korkunç bir gürültü ile yerimden fırlıyorum. Kan ter içindeyim.

Yüz metre uzağımızdaki caminin minaresinde çepeçevre dizilmiş dört adet teknoloji harikası oparlör son sesiyle açılmış ezan okuyor.

Ben sade bir müslümanım. Dinimize saygısızlık aklımdan bile geçmez. Ama rahatsız oluyorum. İki saatle kısıtlanmış uyku sonunda huzursuz, sinirli, çekilmez bir ihtiyar olup çıkıyorum. İşte sırf bu yüzden konuyu biraz inceledim.

Bir defa bu mekanik cihazlarla okunan ezan sünnete aykırı. Hazreti Muhammet ezanın insan sesi ile okunmasını özellikle istemiş. Ben ezanı bazı büyük camilerde uzun yıllar önce insan sesinden çok dinledim. Maalesef bu mekanik okumada o ruh, o muhteşem güzellik yok. Birileri şimdi çıkıp “kardeşim insan sesi ile okunursa duyulmaz” diyebilir. Kimse merak etmesin. Duymak isteyen duyar. Duymak istemeyenin kafasının içine o oparlörleri yerleştirseniz yine duymaz.

Yetkililerden ricamdır. Ezan insan sesi ile okunsun. Böylece hem Hazreti Muhammetin emri yerine getirilmiş, hemde dinleyenlere huzur veren o muhteşem ruh yansımış olur. Ayrıca duymak istemeyenlere de saygı gösterilir.

Salı, 2 Haziran 2009

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..