Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '10

 
Kategori
Eğitim
 

Camilerde çağdaş eğitim verilebilir mi?

Bir ülkenin gelişmesinde ve çağdaş medeniyetler seviyesine gelebilmesinde tartışmasız en önemli unsur eğitimdir. Eğitim bireylerin eğitimi ve toplumun eğitimi olarak iki bölümde ele alınır.

Eğitimde, vatan – millet – bayrak sevgisi yanında, bireylere resmi dilin, ülke kültürünün, sevgi, hoşgörü ve çeşitli erdemlerin aşılanması gerekir. Verilen eğitimle kişi topluma yararlı, araştırmaya yönelik, üretici niteliklere ve yüksek ahlaki değerlere sahip olarak yetiştirilebilmelidir.

Toplumun eğitiminde ise kanun ve kurallara uyulması, toplum kültürünün yaşatılması, etik değerlerin ön planda tutulması, çevrenin korunması, tolerans ve diğer toplumsal erdemlerin öğretilmesi ön planda olmalıdır.

Toplumların ve toplumu oluşturan bireylerin eğitilmesinde çeşitli yollar vardır; Bunların en başında sekiz yıllık temel eğitim ve bunu takip eden orta ve yüksek öğretim basamakları gelmektedir. Ancak toplumun ve bireylerin eğitimi sadece bu şekilde okul eğitimiyle sınırlı olmamalıdır. Eğitim aileden başlar, bunu yakın çevre, basın yayın kuruluşlarının yaptığı yazılı, görsel ve işitsel yayınlar, siyasi partiler veya sivil toplum örgütleri ve benzeri kuruluşlardaki konferans, seminer ve paneller toplumu ve toplumu oluşturan bireyleri eğitmek için kullanılan birer araçtır.

Günümüzde, toplumun eğitilmesinde önem kazanmış olan diğer bir araç da birer ibadet yeri olan Camilerimizdir. Ülkemizdeki cami sayısı günümüzde seksen binin üzerindedir ve on bine yakın da yapımı devam eden cami vardır. Oysa ülkemizdeki okul sayısı bunun ancak yarısı kadardır. Yapımı devam eden okul sayısı ise ancak yüzlü rakamlarla ifade edilmektedir.

Ülkemizde özellikle Cuma ve öğlen namazlarında, camilerde yarım saat veya bir saat arası vaaz verilmektedir ve bu vaazı veren imamların büyük bir kısmı ne yazık ki toplumu yönlendirecek kültürü almamış kişilerden oluşmaktadır. Bu nedenle cami cemaati olarak nitelendirilen kesimin büyük bir bölümü özellikle Anadolu’ nun iç kesimlerinde hurafelere inanan, üretimden yoksun, araştırma ve çağdaşlıktan uzak gerici bilgiler edinmektedir. Bunun dışında ezanın hatalı okunması ve hatalı din bilgileri verilmesi de söz konusudur.

Bu durum genellikle ‘yobazlık olarak nitelendirilen’ felsefeyle cihat için militan yetiştirmek amacı güden ve bu şekilde toplumu ümmetçiliğe yöneltmek isteyenlerin işine gelmektedir.

Bu sakıncaların önüne geçilmesi için camilerde merkezi ezan yayını yapılması düşünülmektedir. Bir çoklarının karşı olmasına rağmen bana göre bu olumlu bir uygulama olacaktır.

Ancak merkezi ezan uygulaması yanında toplumun eğitilebilmesi için namaz öncesi verilen vaazların da merkezi olarak yapılması ve bu vaazlarda topluma Atatürk’çü, çağdaş, vatan ve millet sevgisi aşılayan, toleransı öğreten, araştırma ve üretime katkı sağlayacak eğitimin verilmesi gerekir.

Ezanın merkezi olması yönünde uygulama başlatan bu iktidar, namaz öncesi vaazlarda Atatürkçü ve çağdaş eğitime de başlar mı bilmem.

Yorum sizin.

 
Toplam blog
: 106
: 597
Kayıt tarihi
: 13.02.09
 
 

1953 Denizli doğumlu, evli ve iki çocuk babası. Doktor dişhekimi, şimdiye kadar yayınlanmış yedi ..