Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ekim '12

 
Kategori
Sinema
 

Çanakkale içinde vurdular düşmanı

Çanakkale içinde vurdular düşmanı
 

ÇANAKKALE 1915


Turgut Özakman’ın “Diriliş” romanından senaryolaştırdığı “Çanakkale 1915” beklentilerin uzağında kalıyor. Bir sinema filmi olmaktan çok, canlandırılmış belgesel tarzı anlatım baştan sona sürüyor. Ardından gidebileceğimiz, bağlanabileceğimiz hiçbir karakter işlenmemiş. Seyirciyi görsellik, nutuk, müzik ile etkilemeye çalışmak yeterli olmuyor. Savaşın farklı cephelerden bölüm bölüm, farklı karakterler üzerinden anlatımı filmin bütünlüğünü bozuyor. Eğer konu Çanakkale destanını canlandırılmış belgesel olarak izlemek, yeni jenerasyonlara öğretmek ise söyleyecek bir şey yok. Böylesine bir kahramanlık destanı tarihte az yazılmıştır. 

Seyit Onbaşının 250 kiloluk top mermisini taşıması sekansı var ki tam bir mantıksızlık örneği. Orada olan onca asker Seyit Onbaşı’ya yardım edeceğine hayran hayran seyrediyor. Birkaç asker ucundan tutsa iş kolaylaşacak, bir çırpıda taşınacak. Yazılanlar orada Seyit Onbaşı’ya Niğdeli Ali’nin yardım ettiği ve çevrede başka yardım edecek askerin olmadığı şeklinde. Her savaş üzerine gerçeğe ters düşecek,  kulaktan kulağa yayıldıkça abartılan olaylar vardır. Bunların  resmi tarihe etki yapacak bir filme aktarılmasında iyice araştırılarak, daha mantıklı hale getirilmesinde yarar vardır. Bizim propagandist duruşumuz hem sinemasal kaliteyi, hem de mantığı yaralıyor. Bu konudaki en iyi örnek “Potiemkin Zırhlısı”dır. Eisenstein 1927’de Potiemkin Zırhlısı’nı Sovyet Hükümeti’nin siparişi olarak çevirdi.  Potiemkin Zırhlısı’nda 1905 yılında Çarlık Rusya’sına karşı yapılan ayaklanmanın 1917 Ekim Devrimi’ne hazırlık olarak gösterilmesi isteniyordu. Sergei Eisenstein filmde öyle bir kurgu gerçekleştirdi ki, sinemada devrim oldu. Tüm bilinen kuramları yıktı. Propaganda içerikli bir senaryo bile usta ellerde kendine ayrı bir tarih yazabiliyor.

Filmin bilgisayarlı efekt bölümleri sıradan bir video oyun kalitesinde. Muharebe sahnelerine çok emek verildiği belli ve burada oldukça etkileyici sekanslar ortaya çıkmış. Yaralı askerlerin ölüme terk edilmesi filmin en iç acıtan bölümü. Düşman tarafın  hiç işlenmemesi, onların stratejilerinin, cephe arkalarının, sıkıntılarının gösterilmemesi ayrı bir eksiklik. Beklentimin tersine öykü Mustafa Kemal’in de üzerine yoğunlaşmamış.

Milliyetçilik duygusunu yoğun yaşayan bir ülkede, resmi tarihi daha kaliteli, sinema tadında filmler ile yansıtmak uygun olur.    

ÇANAKKALE 1915

YÖNETMEN:YEŞİM SEZGİN

SENARYO: TURGUT ÖZAKMAN

OYUNCULAR: ŞEVKET ÇORUH, UFUK BAYRAKTAR, SERKAN ERCAN, BARIŞ ÇAKMAK.

SÜRE: 138 dk.

Bu blog Sinema sitesinde de yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 223
: 1093
Kayıt tarihi
: 12.01.11
 
 

İzmir’de doğdu. Viyana Tıp fakültesini bitirip doktor ünvanını aldıktan sonra Genel Cerrahi ihtis..