Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Mart '13

 
Kategori
Siyaset
 

Çekilme polemiği

Çekilme polemiği
 

Kim çekiliyor?

Nereden çekiliyor?

Kaç kişi çekiliyor?

Gerçekten çekiliyor mu?

Nereye çekiliyor?

İmralı’daki terör örgütü elebaşısı 1999 yılında Kenya’da yakalanıp getirildiğinde, onun, yıllar sonra adam yerine konulacağı, Türkiye Cumhuriyeti Hükumeti’nin onu muhatap alacağı ve terör örgütü ile pazarlıklar yapılacağı, her halde bu ülkede kimsenin aklının ucundan bile geçmezdi …

AKP Hükümeti Terör Örgütü ile pazarlıkları yaptı. Ya da dayatılan bazı hususlar pazarlık görüntüsüyle hayata geçirilecek. Ne olduğu belli olmayan ve hala kamuoyundan saklanan bir süreç konuşuluyor. Bu sürecin ülkenin geleceğini ve bütünlüğünü tehdit edeceğine dair endişeler var. Zira; gerek İmralı’da yazıldığı iddia edilen ve istemeyerek basına sızdırılan mektubun içeriği, gerekse Nevruzda da görüldüğü üzere örgütün ve Meclis’teki uzantılarının sergilediği tutum, gerekse Hükümet’in bütün bu olanlar karşısında takındığı tavır, bunun en açık göstergesi olarak karşımıza çıkıyor.

Günlerdir bir çekilme polemiği yaşanıyor. Artık adına polemik mi desek, yoksa kandırmaca ya da psikolojik savaş mı desek?  “PKK sınır dışına çekilecekmiş de, Hükumet yasal olarak güvence vermeliymiş de vs.vs. BDP eş başkanın çekilme ile ilgili güvence istemesinin gerekçelerini televizyonda izlerken, konuştuklarına kendisinin bile inanmadığını gözlerinden anlamak mümkün. Konuşurken ağzından çıkan cümlelerle, gözlerindeki ifadeler farklı şeyleri ima ediyor...

Hükümet kanadında ise, her vesile ile ve sık sık, çekilme kararından duyulan memnuniyeti dile getiriyor.

Yaşanan bu polemikten sonra, sıra geldi çekilmenin ne zaman gerçekleşeceğine…Çünkü herkes bunu konuşuyor. Belli ki bir faaliyet var: "Kamuoyunun hazırlanması". Bu da "Psikolojik harb"in bir parçası... Diğer bir amaç "milleti u-yut-mak..."

Çekilme ile ilgili olarak her iki taraf da farklı tarihler üzerinde konuşuyor. Anlaşılan o ki, burada esas olan çekilme falan değil, kafalardaki hesaplar…

Bu polemiği yapanların, ya yıllardan beri yaşanan terör gerçeklerinden haberleri yok, ki böyle bir ihtimal mümkün değil, ya da milleti aptal yerine koyuyorlar.

Bugüne kadar yaşanan onlarca karakol baskınını, çoğunlukla Irak’ın kuzeyinden gelen ve eylemden sonra aynı istikamete kaçan teröristler gerçekleştirmedi mi?

Bu eylemler öncesinde ve sonrasında, yerleşik halktan işbirlikçiler, terör örgütüne istihbarat, lojistik destek, barınma vb. konularda yardımda bulunmadılar mı?

O halde, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde terör örgütünün, Türk güvenlik güçlerince tespit edilememiş ve bulunamamış kampları mı var?

Bugüne kadar Kandil’den ya da sınır ötesinden geldiği iddia edilen teröristler gerçekte hep sınırın bu tarafında mıydı?

Bugüne kadar teröristler hep geldikleri yollardan dönmediler mi? Çekileceği iddia edilen bir gurup teröristin bu süreç içinde sınırı geçip kamplarına dönmelerine engel bir hal mi vardı? Zaten bu işlemi rutin olarak yapmıyorlar mıydı?

Örgütün yurt içindeki işbirlikçileri çekilmeye dahil olacaklar mı? Her alanda işbirliğini ve desteğini esirgemeyen örgütün Meclis’teki uzantılarının durumu ne olacak?

Gündüz sade vatandaş gibi yaşayıp, gece terörist kimliğine bürünen ve örgütün eylemlerine destek verenler de çekilmeye dahil edilecek mi yoksa çekilecek terörist sayısı formaliteden dikte edildiği gibi 900-1000 civarında mı olacak?

Yukarıda sıraladığımız hususlar, çekilme konusunda ilk akla gelenlerden bazıları. Bu konularda açık ve net biçimde verilebilecek cevaplar yoksa, o halde bu çekilme polemiği neden?

Bu konunun, görünürdeki pazarlığın bir parçası olduğu kesin. Ancak esas pazarlık konusunun ne olduğunu zaman gösterecek.

Bunu hep birlikte bekleyip göreceğiz…  

 
Toplam blog
: 136
: 2817
Kayıt tarihi
: 20.03.11
 
 

Duyarlı olduğum konularda; düşündüklerimi, bildiklerimi ve birikimlerimi paylaşmak üzere burada b..