Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Nisan '22

 
Kategori
Tarih
 

Çerkes bir ailenin öyküsü

         Bugün olduğu gibi, tarih boyunca insanlar kendilerini, topraklarını istilacılara karşı korumak ve savunmak  için savaşmışlardır. Milyonlarca insanın ölümüne, yerlerinden ve yurtlarından sürgün edilmelerine neden olmuş, geride yıkılan şehirler, kan ve gözyaşı bırakmıştır.

         Tarih boyunca Kafkasya'da yaşayan halklara saldırılar ve zulüm eksik olmamıştır. Kuzey Kafkasya bölgesinin yerli halkı olan Çerkesler özgürlüğüne düşkün boyunduruk altında yaşamıyacak kadar onurlu, tutsaklığı kabullenmeleri olanaksız bir halktır. 

         1714 Yılında I.Petro Çerkesleri Kuzey Kafkasya'dan sürmek için Kafkasya'yı işgal planı yapmış bu planı gerçekleştirmediyse de politik ve ideolojik temeli atmış oldu.Rus İmparatorluğu sıcak denizlere inmek için Kafkasya'yı bünyesine katma emelindeydi. Kafkasya'da ki bazı devletler koşulsuz Rusya'ya katılmayı kabul ettiler, Çerkesler bu ilhaka karşı çıkarak reddettiler.

         Uzun yıllar sonra Rus Çariçe II. Katarina Kafkasya'yı işgal planını uygulamaya koyuyor, 1763 Yılında Rus İmp.luğu Çerkezistana işgali başlatıyor. Ta ki Mayıs 1864 yılında ki son savaşa kadar 100 yıla yakın devam ediyor. Bu savaşlar sürerken Çerkes bir ailenin Azemet bey ve Azade hn.bir evlatları dünyaya geliyor.(yıl, 1838)  Aile bir yandan mutlu bir taraftan savaşın acılarıyla kavruluyor, bereketli toprakları adım adım işgal ediliyor. Köyler yakılıp, yıkılıyor, tarlalar, meyve bahçeleri tahrip ediliyor, acımasız bir savaş sürüp gidiyordu. 

         Çerkes boylarının soylu liderleri Pşiler direniyorlardı, 13 Haziram 1861 yılına gelindiğinde Şase (Soçi) ''Büyük Özgürlük Meclisi'' kuruluyordu. Yeni devlet yönetimi laik ve demokratik ilkelere dayanıyor ,kadrolar seçim yoluyla oluşturuluyordu. Önemli kararlar federasyonu oluşturan üç ana bölgenin oluru ile alınıyordu.

     . Bu olaylar yaşanırken 23 yaşına basan Aytek bey, ailenin bütün işleriyle ilgilenirken çeşitli fedakarlıkları yapmaktan geri kalmıyordu, Ülkesi için o da canla başla çalışıyordu.101 Yıl süren bu savaşlar sürerken, yeni bir can Çerkezistan'da dünyaya gözlerini açıyordu. Bu zülme nazire olarak yaşama sevincini  adiğe zerafetiyle hayata tutunarak gösteriyordu.  Azamet beyın yakını olan bu çocuğun adını Nafin koydular. (Işık, aydınlık)        

        21 Mayıs 1864 Tarihinde, Rusya'nın Çerkezistan'ı işgalinin ardından yoğunlaşan, Çerkes halkına gerçekleştirilen toplu katliamlar, etnik temizlik,techir ve sürgünle devam etmiştir. Bu olaylarda birbuçuk milyona yakın Çerkes etkilenmiştir. Ana hedef Adıgelerin yani Çerkeslerin yok edilmesi olsa da, bazı Abhaz, Abazin, Çeçen, Oset ve diğer Kafkas müslüman topluluklarıda etkilenmişlerdir.

        Çerkes'ler, 21 Mayısı Çerkes Soy kıyımı ve  yas günü,  olarak bütün dünya da  anarlar. Çerkes sürgünü ve soykırımının başlamasıyla, Karadeniz kıyılarına sürülen Çerkesler, Osmanlılar tarafından Anadolu'ya taşındılar. Bir kısmı Orta Doğu'ya bir kısmı da Balkanlara götürüldüler. 

         Aytek bey ve ailesi bu sürgünde Rumeli Eyaletine ,Balkanlara yerleşiyorlar.  Aradan geçen yıllar sonra Aytek bey Nefin hn.la evleniyor. 1887 Yılında Dolça'da bir oğulları dünyaya geliyor,(Rumeli eyaleti Vulçitrin Sancağı-( 1878-1891) yıllarında bu yerlerin adı, Prıstına Kosova vilayeti olarak (Salname) anılıyor.

         Çarlık Rusya'sı tarafından soykırıma uğratılmış,topraklarından kopartılarak sürgüne gönderilen Çerkes ailelerinden , Azemet beyin oğlu Aytek bey ve ailesi Rumeli Eyaletinden İstanbul'a göç etmek zorunda kalıyorlar..

Çünklü, (1877-1878) Osmanlı Rus savaşı başlıyor, buna 93 harbi de denir. (Rumi takvime göre 1293 yılı) bu savaşta Osmanlı yeniliyor, Rumeli eyaleti için için kaynıyor.. Ayestefanos Antlaşmasıyla,Bulgarlar büyük toprak sahibi oluyorlar. Daha sonraki yıllar da Sırbistan, Karadağ, Romanya bağımsızlığını ilan edip Osmanlı'dan ayrılıyorlar.

          İstanbul'a gelen aile Boğaziçi'nde Beykoz ilçesine yerleşiyor..(1888-1905) Aytek beyin oğlu Hasan efendi, 1910 yılında burada evleniyor, Bir kızı bir oğlu dünyaya geliyor. Çarlık Rusya'nın öz topraklarından koparıp sürgün hayatı yaşattığı ailelerden biri olan Azemet bey vatan olarak kök saldığı bu  topraklarda 94 yaşında son yolculuğuna çıkıyor. Öl. 03 Mayıs 1932

 
Toplam blog
: 465
: 1550
Kayıt tarihi
: 03.12.07
 
 

Çevreye saygı, insanlık görevi olarak algılanmalıdır. Bankacılık ve finans yöneticiliği  uğraşım ..