Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Eylül '14

 
Kategori
Bilim
 

Cern deneyi

Cern deneyi
 

Big Bang yani büyük patlama teorisi evrenin oluşumunu en güzel şekilde açıklayan ve bu gün bilim dünyası tarafından genel kabul görmüş bir teori olarak karşımızda bulunmaktadır. Bu gün öyle bir noktadayız ki evrenin oluştuğu anı simüle etme aşamasına çok yaklaşmaktayız. Son günlerde pek çoğumuzun duyduğu ve tarihin en önemli deneyi olarak adlandırılan bir deney gerçekleştirilmektedir. Cern deneyi. Peki nedir bu Cern? C.E.R.N. , Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi’nin kısaltmasıdır. Cern deneyinde Hadron çarpıştırıcısı adındaki bir cihaz kullanılarak çok yüksek miktarda enerji üretilmesi ve bu enerjiyle kainatın başlangıcındaki büyük patlama anına benzer bir tablo oluşturulması hedeflenmiştir. Madde ve anti maddenin birbirini yok etmedikleri bir zaman diliminin gözlemlenebilmesiyle evrenin başındaki hadiseler çözümlenmeye çalışılacaktır. Hatta bu deneyde 7000 milyar ev enerjisine ulaşıldığında –ki bu çok çok büyük bir enerji miktarıdır- minik bir kara deliğin dahi oluşabileceği çılgın ihtimaller arasında gösterilmiştir.
Burada madde ve anti madde konusunu biraz açmak istiyorum. Anti madde, bildiğimiz maddenin aynı kütleli fakat negatif yüklü halidir diyebiliriz. Örneğin elimizde bir elektron ve bir de proton atomu olsun bu atomların kütlesel olarak aynı fakat yük olarak zıt olanlarını elde edebilirseniz -ki Cern deneyinin asıl amacı da bu zıt yüklü maddeleri elde etmektir- İşte bu, kütleleri aynı fakat yükleri farklı maddeler bir araya geldiklerinde birbirlerini yok edeceklerdir.
Bilim insanlarına göre büyük patlamanın ilk evrelerinde bir arada bulunan madde ve anti madde birbirlerini yok etmiş ve çok az sayıda madde geride kalmayı başarabilmiştir. İşte bu geriye kalan madde de bugünkü bilinen evrenimizi oluşturmuştur. Tam da bu noktada madde ve anti madde birbirlerini yok ederken bir parçacığın ortaya çıkarak bir kısım maddeyi yok olmaktan koruduğu ileri sürülmüştür. Bu teori İngiliz bilim adamı Peter Higgs tarafından öne sürüldüğü için bu parçacığa da Higgs Bozonu adı verilmiştir. Bu parçacığa aynı zamanda “Tanrı parçacığı” adını veren bilim insanları bu gün Cern’de işte bu parçacığın peşine düşmüşlerdir.
Anti madde tamamen yok mu oldu yoksa evrenimizde ya da farklı bir evrende varlığını sürdürmekte midir? ikiz patlama modeli olarak adlandırdığım modelime göre bence evrenin başlangıcında iki çekirdek mevcuttu. Bu çekirdekler tıpkı matematikteki kesişen kümeler modelinde olduğu gibi iç içe bulunmaktaydılar ve birbirlerini kesmekteydiler. Kesişen kısımda madde ve anti madde bir aradayken diğer kısımlarda sadece madde ve sadece anti madde olarak yer alıyorlardı. Kümelerin yani evrenlerin kesiştiği kısımdaki madde ve anti madde birbirlerini yok edince iki küme yani iki evren birbirlerinden ayrıldılar ve ayrı ayrı genişlemeye başladılar. Yan yana genişleyen iki balon gibi genişledikçe birbirlerinden uzaklaştılar lakin genişleme hızları birbirlerinden uzaklaşma hızlarından daha fazla olduğundan bir noktada kesişecekler ve birbirlerini yok edecekler işte biz o noktayı da “Büyük Çatırdama” olarak isimlendiriyoruz. Bu sadece benim görüşüm tabi ki.

Cern labaratuarları İsviçre-Fransa sınırında yer almakta ve yerin metrelerce altındaki büyük tünellerden oluşmaktadır. Cern de farklı deneyler gerçekleştirilecek olup bu deneylerden en önemlisi ve en karmaşığı Atlas deneyidir. Bu deneyde amaçlanan ise proton demetlerinin çarpıştırılarak evrenin başlangıcında meydana gelmiş olan pek çok farklı olayın ve belki de şuan literatürde bulunmayan pek çok farklı parçacığın keşfedilmesidir. Pek de söz edilmemesine rağmen Cern de araştırılmak istenen bir başka konu daha bulunmaktadır. Farklı frekans aralığındaki boyutlar. Bu gün bir çok bilim insanı alt ve üst boyutlardan söz etmekte, paralel evrenler konusu ciddi bir biçimde tartışılmaktadır. Bizim insani birer varlık olarak gözle göremediğimiz, dokunamadığımız ve hissedemediğimiz pek çok boyut bulunabilir. Cern deneyi belki de bilimde yeni çığırlar açacak bir dönemin kapılarını aralayacak olabilir. Kainatın başlangıcına dair şimdiye kadar yalnızca teorilerle hareket eden bilim insanları şimdi labaratuar ortamında deneysel gözlem yapabilme imkanına kavuşmuş durumdalar. Henüz elle tutulur veriler elde edilemese bile gelinen nokta bilimsel anlamda son derece önem arz etmektedir. Eğer insanoğlu silah geliştirmeye harcadığı zaman ve parayı da bu tür çalışmalara yönlendirmiş olsa idi belki de şu an bilim ve teknolojide çok daha ileri bir safhada olabilecektik.

Bu konuda daha fazla ayrıntı ve bilgi için “Ve Bilim Allah(C.C.)’ı Buldu” isimli kitabımı tüm internet kitap satış sitelerinden temin edebilirsiniz.

Bir başka yazıda görüşmek dileğiyle hoşçakalın.

Hakan KAYA

 
Toplam blog
: 23
: 289
Kayıt tarihi
: 28.11.13
 
 

1977 Malatya doğumluyum. ilk orta ve lise eğitimimi Bursa'da tamamladım. Dumlupınar Üniversitesi ..