CHP'nin kapatılmasını isteyen 'İleri demokrat' gazeteci kim?

‘İleri demokrasi’olur da bunların savunucuları olmaz mı?

Normal demokrasiyi savunanlar, demokrasinin vazgeçilmezleri olan siyasi partilerin faaliyetten men edilmesini istemezler.

Zaten normal olan da budur…

‘İleri demokrasi’yi savunanlar ise hala ne isteyeceklerini bilmiyorlar!

İşte son dönemlerin en ‘İleri demokrat’ı Abdurrahman Dilipak!..

Ne kadar demokrat olduğunu şu dünyada bilmeyen yok!

Bir zamanlar Toktamış Ateş ile ortak televizyon programları yaparak, ülke insanının kaynaşmasına(!) yardım ediyordu.

Ta ki iktidar onların eline geçti, yazdığı gazete ipe sapa gelmez manşetler atmaya başladı, işte o zaman bunların ‘İleri demokrasi' kahramanlıkları(!) başladı.

Sakın Abdurrahman Dilipak’tan ‘İleri demokrasi’ci olur mu demeyin niye olmasın

Evet, Akit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, bugünkü yazısında ne kadar ‘İlerici bir demokrat’ olduğunu herkese gösterdi.

Abdurrahman Dilipak, statükocu(!)CHP'nin kapatılması gerektiğini savundu. 

‘İleri demokrasi’nin yılmaz savunucusu Abdurrahman Dilipak bakın şöyle yazmış:

"Cumhuriyet HP kapatılmadan, Türkiye'de derin devletin sona ermiş sayılmayacağı gibi, İsrail sonlandırılmadan dünya derin devletinin de bölgeden eli ayağı kesilmiş olmayacaktır. Siyonizm'in zaferi Osmanlı'nın yıkılışı üzerinden kazanılmış bir zaferdir, CHP ise uluslararası sistemin Osmanlı enkazı üzerine bina ettiği bölgesel düzenin Osmanlı'nın kalbine diktiği siyasi bir abidedir! 

CHP'nin 6 oku, bir şekli ile Osmanlı'nın kalbine sapladığı oklardır. CHP'nin, din, tarih, kültür ve gelenek konusundaki "eski döneme" ait düşmanca politikalarının, İstiklal Mahkemeleri mantığının, darbecilerin avukatlığını üslenme çabalarının arkasında bu derin gerçek yatmaktadır” diyor. 

Bu satırları okuduktan sonra, söylenecek fazla söz kalmıyor.

Bu ülke kurtarılırken ve kurulurken düşmanla işbirliği yapanlar, bu gün ülkeyi kurtaranlara ve kuranlara saldırıyorlar. Ancak güçleri yetmeyecek.

Abdurrahman Dilipak ve benzeri güruhlar, bu ülkeyi kurtaran, kuran ve demokrasiyi getiren bir partiye böyle söylemesi, onun nasıl bir ruh halinde olduğunu gösteriyor.

Türkçemizde şöyle bir deyim vardır. ‘Kurt kocayınca köpeğin maskarası olurmuş’ diye bu ona benziyor. Ülkenin marjinal grupları,  demokrasiyi araç olarak kullanıp, ülkeyi kurtaran, kuran ve demokrasiyi getirenlere acımasızca saldırıyorlar.

CHP yönetimi elbette bunlara cevap verir. Benim bu yazıyı kaleme alış nedenim, ülkeyi kuran ve kurtaranlara yapılan saldırıdaki pervasızlığı demokrasi’nin arkasına koymaları.

Bu nasıl bir demokrat, nasıl bir ‘İleri demokrasi’ savunuculuğu? Altmış kusur yıldan beri iktidara gelmemiş, ara sıra koalisyon ortaklığı yapmış bir partiyi derin devletin temsilcisi olarak gösteriyor!

Abdurrahman Dilipak demokratsa, ben değilim!

Gerçi Abdurrahman Dilipak’tan başka ne beklenir ki?