- Kategori
- Şiir
Çığlığın karlı sesi
Bir çığlığın karlı sesidir
Uzaklarda demir, çiçek ünlenen
Bir kırık pencere, asırlık taş merdiven
Sevgi yumağıdır el pençe direnen
Kırkikindilerde gün boyu oylum oylum
Yalnızlık, diz boyu hüzün
Çiselenen gül yüzlü yağmur
Kucak açmış, konuksever toprak
Bir muştu vermeli eleğimsağma
Annemin ak pak ellerinde yoğrulan hamur
Göklerde bulut, evlerde beklenen
Çiçek desenli aydınlık,
Defne yeşili düşlediğimiz huzur
İki gözü iki çeşme yâr, yara mı deşme
Ta uzaklardan yankılanan
Kurşun gibi çığlığın karlı sesi
Ekvator kavşağında
Sevgimize, aşkımıza
Gem vuran dönemeç
**** **** ****
Yolumuz hayli ırak
Derince, serince merdiven
Elimde yalnız kaldı
Annemin gelinlik ceviz sandığında
Babamdan kalan bir Kore hatırası
Uçları yanık tütün kokulu mendili
Ve nasırlı ellerini hatırlatan
Bir çift deri eldiven
*** *** ***
Çığlığın
Karlı sesi
Güney Toroslarda yankılanan
Bir çift meşe palamudu gibiyiz ikimiz
Ayazlarda yılmayan, yalnız kalan
Karanlığa inat dimdik duran
Ben ve sen
Senle ben….
Abdülkadir Güler
17 Şubat 2010- SÖKE
Beşparmak Dergisi Mart-Nisan 2010.S.156.