Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '19

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Cinsel Enerji Aktarımı..

Öncelikle bir konunun altını çizmek gerekir. İnsan denen varlık özünde erkek ve kadın diye iki ayrı özne değildir. Tektir. Evrim mecburtiyeti ile ikiye ayrılmış olarak hayatını sürdürmektedir. Kadın ve erkeğin bir arada olma çabaları aslında özünü özleme çabalarından başka bir şey değildir.

İnsanı üç ayrı bölüme ayırabiliriz. Akıl - beden - ruh.

Bu üç bölümün herbirisinin ortasına onu ikiye ayıracak bir perde indirilmiştir. İşte bu sebeple insana dair her şey bu ikiye bölünmüşlüğün birleşimine dair diye anlaşılmalıdır.

Aklın bölünmüşlüğü:

Akıl ortadan ikiye bölündü. Bilinç - bilinç altı.

Aklın bilinçli kısmı hareketsiz olan erkek kısmıdır.

Aklın bilinçaltı kısmı ise potansiyel vericidir, dişidir.

Olay bilincin bilinç altını kullanması ile başlar. Bu işlemin olması için değişik katalizörler gerekir. Bilinç katalizörler sayesinde bilinç altından parçacıklar koparır ve onları deneyimler. Deneyim olmaksızın hiçbir şey olmaz.

Kadın ve erkek birbirinin eksikli parçası (bölünmüş) olduğu için tamamlanma adına yakınlaşma iç güdüsü içindedirler.

Birleşim esnasında erkek dişiye fiziksel enerji aktarır. Kendinde eksik olan fiziksel enerjiyi alan dişi de depolamış olduğu zihinsel / duygusal enerjisini erkeğe aktarır. Doğası gereği bu bölgede daha zayıf olan erkeğe ilham, şifa ve yaratıcılık aktarmış olur. (Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır)

Aklın bilinç altı bölümü dişidir ve vericidir. Akıl bu bölgeden beslenmedikçe hareketsiz kalır. (Hayal etmek)

Enerji aktarımının en kolay ve güçlü şekli cinsel birleşimdir. Ancak bu basit makanizma ahlaki önermeler ile çoğu kez maalesef gözden kaçmaktadır.

Bilindiği gibi dişi erkeği seçer. Seçilmeyi bekleyen erkek her türlü yeteneğini kullanır. Özellikle hayvanlarda, doğa da erkeğe çok yardımcı olur. (Hemen her hayvanın erkeği güçlü ve alımlıdır). Eğer kadın kendi eksiğinin gerçekten farkında olursa, onun fiziksel enerjisini yükseltebilecek erkeği arar ve seçerdi. Oysa seçimler çoğunlukla yanlış kriterler üzerinden yapılır. (Para, statü v.s.) Bunlarla zaman içersinde pek de bir şey yapılamayacağını anladığında ise çoğunlukla suçu eşinde arar. (Eşim, işkolik, ilgisiz, duygusuz v.s.) Bazen tesadüfen her iki meziyet de birden bulunabilir. Tabii dediğimiz gibi tesadüf.

Gelelim erkeğe;

Erkek gerçekten kendine ilham verecek, yaratıcılık katacak, kendisini üst seviyeye taşıyacak, ona şifa verecek kadına mı kur yapıyor? Maalesef çoğunlukla hayır. Fiziksel görünüme bakıyor. Tabii sonu hiç de ideal olmuyor.

Oysa iyi bir yaratıcı olmak için iyi bir birleşimin olması şarttır. Malum olduğu üzere bu birleşimlerden çocuklarımız dünyaya gelmektedir. Bu yüzden de birbirlerine cinsel enerji aktaracak olan erkek de, kadında yaptıkları işin bilincinde olmak zorundadırlar. Eğer birliktelikte gerçek bir aşk varsa mesele hallolmuş gibidir. Ama yoksa...

İzmir 2019

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..