Cinsellik ve Reklamlar (1)

İnsanların, insanca birtakım ihtiyaçlarının karşılanmasının, sözgelimi giyim ve süslenme modasında izlendiği üzere, ne denli bir ilgi kaynağı ve dolayısıyla bir tüketim ve kazanç kaynağı olduğu çoktan beri bilinen bir gerçektir şüphesiz...


Değer yargılarının, ahlâk anlayışının günümüzde ulaştığı noktada güzellik ile cinsellik biraraya geldiği takdirde, ortaya ne kadar güçlü bir uyarı gücü çıktığını en iyi kavrayanlar arasında, kuşkusuz reklam yapımcıları da var...


Lâkin sadece, bir ürünü pazarlamak üzere reklamını yapanlar değil!.. Zira kişisel reklam aracı olarak da çıplaklık, güncel koşullarda son derece etkili bir yol olmaya devam etmektedir.


Aslında bu pek de yeni bir şey değil tabii... Daha yeni olan, eskiden ve günümüzde sahne ve sinema sanatçıları beyazperdede, televizyonda, gazete ve dergi sayfalarında çıplaklıklarını sergileyerek cinsellikle kişisel reklamlarını yaparlarken, artık bu tür uğraşlar içerisinde olmayan, lâkin tanınmak, ün yapmak isteyen ve güzelliklerine güvenerek onu kullanmaktan çekinmeyenlerin de ortaya çıkmış olmalarıdır...


Her sene sözgelimi Cannes film festivali gibi belirli çevrelerde görmeye alışılmış çıplakların, artık futbol tribünlerinden cumhurbaşkanlığı saraylarına kadar hiç umulmadık yer ve zamanlarda boy gösterme fırsatını kaçırmamaları bu tavrın bir göstergesidir...


İngiltere'de bir final maçı esnasında soyunan bayan seyirci olsun, Fransa'da Cumhurbaşkanının Elysee Sarayı'nda verdiği resepsiyona yarı çıplak katılan Fransız güzellik kraliçesi olsun gerçekten de amaçlarına ulaşmışlar, basın ve yayın organlarında kendilerinden bol bol sözettirecek derecede ilgi çekmişlerdir.


Lâkin daha da enteresan olanı, aynı yöntemi bir reklam firmasının, kendi reklamını yapmak üzere çok çarpıcı bir şekilde kullanmasıdır!.. Şöyle ki...


Bir sabah Paris halkı, şehrin hemen her tarafında bikini mayolu ve cepheden poz vermiş çok güzel bir genç kızın afişleriyle karşılaşmışlardır. Afişin altında kısa bir not yazılıdır: "Haftaya bikinimin üstünü çıkartacağım."


Hiç kimse bu güzel genç kızın kim olduğunu bilmemektedir ama herkesi bir merak sarmıştır. Ve ertesi haftanın başında reklam panolarında bu defa aynı genç kızın gerçekten de göğüsleri çıplak bir resmi vardır. Afişlerde bu kez de "Haftaya bikinimin altını çıkartacağım" diye bir not göze çarpmaktadır...


Tabii bütün Fransa çalkalanmakta, basın ve yayın organları bu esrarengiz genç kızdan sözetmektedir. Dış basının ilgisi de az değildir. Üçüncü hafta sabırsızlıkla beklenir...


Bu defa panolarda beliren yeni afişlerde bu çok güzel kız sözünü tutmuş olarak çırılçıplak fakat arkadan görülmektedir. Ve bu seferki notta da şunlar yazılıdır: "xxxxx (bu firmanın adı) sözünü tutar."


Sonuç olarak genç kıza film şirketlerinden sözleşme önerileri yağarken, reklam firması da bir anda, bu gibi ilginç kampanyalar isteyen yeni müşterilerin akınına uğramıştır.



Devam edecek...