Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Şubat '11

 
Kategori
Siyaset
 

Cmylmz'ın Veliahtı Kılıçdaroğlu

Cmylmz'ın Veliahtı Kılıçdaroğlu
 

Mizahın serüveni


Siyaset üzerine birçok tanım yapılır, kimine göre siyaset, devleti yönetme sanatıdır, kimisi insanlar için faydalı işler yapmak, olarak tanımlar siyaseti. Ülkemizde son zamanlarda siyasi gerginlik yaşanıyor, kutuplaşmalar artıyor falan dense de, halkın kahır ekseriyeti ülkedeki siyasilere bakarak moral buluyor. Kim ne derse desin, ekonomi iyi yönetiliyor ve bunu herkes dış sesle söylemese de içten içe kabul ediyor en azılı muhalifler dâhil. Memurların özlük haklarında iyileşmeler hiç olmadığı kadar iyi. Özellikle son meşhur Torba Yasasındaki maddelere baktığınızda genel hatları itibarıyla memurlar lehine iyi gelişmeler olduğunu görüyorsunuz. İsterdik ki, memurlara da siyaset hakkı tanınsın, isterdik ki memurlar da özgürlük alanında daha çok haklara sahip olsun, düşüncelerini rahatça ifade edebilecek mecralara kavuşsun. Kılık- kıyafet konusunda tek tip kıyafet son bulsun herkes rahatça giyinip işine gidebilsin. Ama burası Türkiye, her şey şıpın işi hallolmuyor. Hele böyle bir muhalefet varken işimiz daha zor. Gün geçtikçe şartlar daha da iyiye gidiyor kim ne derse desin. Başbakan Başdanışmanı Yalçın AKDOĞAN Bey’e sormuştum Konya’ya geldiğinde, memurlara siyaset hakkı tanıyacak mısınız? Diye. Aldığım cevap olumlu yöndeydi. Asker ve yargı mensupları hariç, her bireye siyaset hakkı tanınacak, üzerinde çalışmalarımız devam ediyor, diyordu. Demek ki bunu seçim sonrasına ertelediler. İnşallah bir rehavete kapılıp unutulmaz. Yazının başında demek istediğim, siyaset halka moral kaynağı oldu tezime dönecek olursak… Her ülkede muhalefet daha çok özgürlük ister, halkın refahı ve rahatı için mücadele eder. Eylemcilere bu yönde legal destekler verir. İktidar partisinin yanlışlarını gözler önüne serer ve iktidarı yanlış yapmaktan alıkoyar. Genellikle de muhalefet partileri yükselişe, iktidar partileri de düşüşe geçer, iktidardayken yıpranmak doğaldır. Ülkemizde bu tersi yönde işliyor. Muhalefet partisi lideri ve kurmayları öyle laflar ediyorlar ki, Tayyip Bey’in söylemiyle, böyle muhalefet dostlar başına diyoruz. Bir vizyon yok, bir gelecek vaadi yok, proje desen hak getire. Başbakanın kimyasını bozacağım, deyip nara atıyorlar, belli ki kendilerinin kimyası bozulmuş, halkı sokak çatışmalarına kışkırtıyorlar. Arap ülkelerindeki ayaklanmayı bile okumaktan aciz bir muhalefet var karşımızda. Onlar özgürlükleri için ayaklanırken bizimkiler fazla özgürlük istememek için sokağa dökülme derdinde. Anketler adamların kimyasını değil, ağzını bile bozmakta. Kimisi darbe devri geçti diyerek hayıflanmakta, kimisi darbecileri kucaklayıp bundan siyasi rant elde etme peşinde. Bu güne dek Türkiye gerçeğini iyi okuyamamış, halkın asıl derdini anlayamamış birkaç yazarın yazılarına kulak verip, halkı aşağılayan sözüm ona sanatçıların peşinden giderek hükümete çakma girişimlerini kimse desteklemiyor. İktidar partisinin içine ajan gönderip iktidar partisine öykünerek siyaset yapma tarzı bile elle tutulur bir şey. Güzel güzel olmasına da, sen çıkıp da janjanlı sokaklarda dolaşır, fildişi kulelerden, tuzu kuru statükocu, yobaz, tahammülsüz, insanları aptal yerine koyan birkaç ne idiğü belirsiz kişilerle iş tutarsan… İktidara gelmeyi bırak, sadece herkese hiciv malzemesi olursun. Cem Yılmaz, koltuğumda gözü olanlar varmış, diyor ya, benim adayım KILIÇDAROĞLU’dur. Bir de diyorlar ki, ülkede siyasi hiciv yapılmıyor. Kılıçdaroğlu’nu da dinlemiyorlar bunlar ya hu? 

mustafasus@hotmail.com 

 
Toplam blog
: 394
: 178
Kayıt tarihi
: 17.09.09
 
 

Bir kurumda yönetici olarak çalışmaktayım, 1974 Kayseri doğumluyum. Son demine varmadan hayatın h..