Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mart '08

 
Kategori
Eğitim
 

Çocuklarımızın hata yapmasına izin verelim..

Çocuklarımızın hata yapmasına izin verelim..
 

Hayatı nasıl öğrendiniz? Görüşmeyeceksin denilen arkadaşınızla gizlice görüşmeye devam ederek mi yoksa istendiği için görüşmeyerek mi? Sigara içme dendiğinde gizli gizli içerek mi yoksa içme dendiği için içmeyerek mi? Eşiniz, eteğin diz üzerinde olmayacak dediğinde bir daha asla giymediniz mi yoksa üzerine uzun bir şey giyerek, yada gizli gizli görmeyeceği yer ve zamanda giymeye devam mı ettiniz korka korka?

Yasak ve emir cümleleri, gerekçesi izah edilmeyen engellemeler fayda yerine zarar getirir. Çocuklarımıza ve gençlerimize iyi ile kötü arasında ki farkı göstermeye, doğruları örneklerle pekiştirerek vermeye çalışmalıyız. Hata yapma fırsatı tanımalıyız onlara. Yaptıkları hatalar karşısında "senden utanıyorum. Seni doğuracağıma taş doğuraydım" türü sözler sarf etmemeliyiz. Onlara yaptıkları hataya sahip çıkmalarını öğretmeliyiz. Bunu öğrenmelerinin yolu onları suçlamamaktan ve iyi örnek olmaktan geçer. Geçim sıkıntısı çeken bir ailede , sürekli kavga eden bir anne baba düşünün. Her ikisi de birbirini suçlamaktan hatalarına sahip çıkmıyor. Erkek içtiği avrupa sigaradan, bayanda sürekli ikram gerektiren davetlerden geri kalmıyor. Hatalarımıza sahip çıkalım ki çocuklarımızda yaptıkları yanlışlardan utanmamayı ve sahip çıkıp düzeltmeyi öğrensinler. Bebeklere istediğiniz kadar sobaya yanaşma diyin. Bir gün elini yakmadan size inanmayacaktır. Onlara güvenerek , hata yapsalar bile onları sevmekten vazgeçmeyeceğimizi söyleyerek onları yüreklendirmemiz gerekiyor. Hata ve suç işleme arasında ki farkı iyi ayırt edelim ve çocuklarımıza da bunu açıklayalım.

"Çocuğum gittiği yeri haber vermiyor" "sorduğumda yalan söylüyor" Neden? Siz çocuğunuza gecikeceğiniz zaman haber veriyor musunuz? Yada arkadaşlarınızla birlikte olduğunuz halde eşiniz"nerdeydin" diye sorduğunda doğruyu söylüyormusunuz ? Yoksa kızacak korkusuyla yalan söyleyip, sonra çocuğunuzun tanık olacağı bir ortamda arkadaşınızla konuşurken " söylemedim. zaten geciktim. Birde sizle olduğumu söyleseydim yeryerinden oynardı" mı diyorsunuz?
Çocuklar bizi örnek alırlar. Bunu hepimiz biliyoruz. Eşiniz akşam yemeğine geç geleceğini size haber vermiyor bunu kılıbıklık addediyorsa, siz ben çalışan bir kadınım geç gelebilirim düşüncesiyle eve gelmiş çocuğunuzu bilgilendirmiyorsanız çocuğunuzdan da bunu bekleme hakkınız yok. Saygılı davrandığınız sürece saygı göreceksiniz. Çocuğunuza "seni merak ediyorum. Bir yere gideceğin zaman haber verirsen içim rahat eder." derseniz ve sizde ona "beni merak etme bu akşam alışverişe gideceğim " diye bilgilendirirseniz, çocuğunuz önemsendiğini hissedecek ve sizi önemseyecektir. Telefon çaldığında açmaya giden çocuğunuza "annem banyoda de" ya da "babam henüz gelmedi de" diyip sonrada çocuktan yalan konuşmamasını bekleyemezsiniz.

Çocuklar küçükken bir yere gittiklerinde özellikle anneler eve geldiğinde sorar " ne yedin? arkadaşının babası evdemiydi? Ne konuştunuz? Babaannen benim için birşey dedi mi? v.s v.s" .. Peki çocuğunuza sadece günün nasıl geçti ? Eğlendiniz mi ? Sende arkadaşlarını istersen eve davet edebilirsin? diye sorguya çekmeyen sorular sordunuz mu? Çocuklara gittikleri yerlerde insanların özeli hakkında sorular sorup anlattırdığınız sürece bir gün gelecek sizin özelinizi de çocuğunuz başka yerde anlatacaktır. Dahası laf taşımaya başlayacaktır. Çünkü sizin merakınızı giderdiği sürece kendisini daha çok seveceğinizi zannederek bu davranışı alışkanlık haline getirecektir. Halbu ki soracağınız sorular onun mutluluğu ile ilgili kısa ve ısrarcı olmadığı sürece mutlu olduğu için mutlu olduğunuzu hissederek size saygı duyacaktır. Unutmayın laf taşıyan bir çocuk okul hayatında da ileride iş hayatında da dışlanacaktır. Çocuklarınızı haber alma kaynağı olarak kullanmayın.

Ergenlik çağına gelmiş gençlerimize de aynı şekilde soru sormak yerine paylaşmayı deneyin. Duyacaklarınız size ters bile olsa arkadaşlarını eleştirip suçlamayın. Sizin arkadaşlarınız hakkında birşey söylendiğinde siz kayıtsız kalabilir misiniz? Doğrularla büyütülmüş bir çocuk, belli bir dönem inkarcı olacaktır, belli bir dönem arkadaşlar ailenin yerini alacaktır ama mutlaka aslına dönecektir.
Sabrı ve sevgiyi elden bırakmayalım..

Doğru insanlar, doğru ailelerde yetişir..Her ailenin doğruları farklı olsa bile baskının, yasakların ve şiddetin yanlış olduğu örnekleriyle kanıtlanmıştır. Çocuklarımızın hata yapmasına izin verirsek suç işlemelerinin önüne geçmiş oluruz. Otokontrolü elden bırakmadan..

Mutlu yarınlar.

 
Toplam blog
: 347
: 1365
Kayıt tarihi
: 31.10.07
 
 

İstanbul 25 Temmuz : /… İşletme tahsil ettim. Özel ilgi alanım olduğu için 2 yıl Psikoloji okudum..