Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ocak '11

 
Kategori
Kitap
 

Cumhuriyet - Türk Mucizesi

Cumhuriyet - Türk Mucizesi
 

.


Seksenli yaşlarını sürmekte olan usta yazar; Turgut Özakman “Türkiye Üçlemesi” ismini vermiş olduğu yorucu çalışmasına “Cumhuriyet – Türk Mucizesi İkinci Kitap” isimli eseri ile son noktayı koydu. Üçlemenin diğer kitapları ise şu şekilde sıralanmakta: 

Diriliş – Çanakkale 1915 (Mart 2008) 

Şu Çılgın Türkler (Nisan 2005) 

Cumhuriyet – Türk Mucizesi Birinci Kitap (Ekim 2009) 

Yazarın bu kitapları inanılmaz satış rakamlarına ulaşarak okuma alışkanlığının olmadığı ülkemizde yarınlarımız açısından umutların yeşermesine neden oldu. Özellikle “Şu Çılgın Türkler” isimli yapıt Cumhuriyet tarihinin en çok satanları listesinde zirveye oturdu. 

… 

Üçlemenin son kitabını ise farklı bir şekilde ele almakta yarar görüyorum. Şöyle ki: Türk ulusunun vermiş olduğu bağımsızlık mücadelesi çeşitli yazarlar tarafından değişik edebî türlerde kaleme alınmıştı. Ancak Cumhuriyet’in ilanından Atatürk’ün ölümüne kadar geçen on beş yılda yaşananları hiç bir yazar kaleme almamıştı. 

Değişik bir ifade ile vurgulayacak olursak: Finlilerin çağı yakalamasının destansı bir şekilde anlatılmış olduğu “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” isimli eserin bir benzeri Türkler tarafından henüz yazılmamıştı. İşte üçlemenin bu son iki kitabı yakın dönem tarihimizin bu derin boşluğunu mükemmel bir şekilde dolduruyor. 

Sayısız ayaklanma, iki büyük isyan, iki kısmi seferberlik, önderine tertip edilmek istenen birkaç suikast, 1929 yılında dünya genelinde yaşanan büyük kriz, Boğazlar ve Hatay sorunu, yabancıların elinde olan madenler, liman ve demiryolları, kadınlarda binde 4, ülke genelinde ise % 7’lik bir okuma oranı, üç milyonu trahomlu olan bir nüfus, verem, frengi ve sıtma ise kol geziyor. Tüm bu olumsuzluklar içinde geçen bir on beş yıl. 

Genç cumhuriyet, kredi kullanmadan Osmanlı borçlarını ödedi, yabancıların elinde bulunan maden, liman, demiryolları, telefon v.b. şirketleri tek tek bedellerini ödeyerek satın aldı, başta İngiltere olmak üzere bir çok yabancı ülkenin görmezden geldiği ve kabullenmek istemediği Ankara’yı başkent yaptı, ot bitmez denilen bataklıklar kurutulup yeşillendirildi, Latin harfleri kabul edildi ve yetersiz eğitim kadrosu terhis olmuş erbaşlar bir dizi kurstan geçirilip eğitmen unvanıyla görev alıp mevcut öğretmenler ile cehaletin ve karanlığın üzerine gidildi, an geldi yoksul köylü iki keçisinden birini Türk Hava Kurumu’na bağışladı, vatan kelimenin tam anlamıyla demir ağlarla örüldü, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verildi, Montreux sözleşmesi ile Boğazlar sorunu halledildi, uzun ve zorlu mücadelelerden sonra Hatay vatan topraklarına katıldı, dünyanın ilk askeri kadın pilotunu bu ulus yetiştirdi, uçak fabrikaları hizmete girdi. 

Çakılan bir tek çivi bile topyekûn heyecan yaratıyor, dünyanın ilk bağımsızlık savaşını vermiş olan bu ulus artık kuruluş savaşını veriyor, inanılmaz bir imece duygusu ortalığı kasıp kavuruyordu. Bu başarılması güç işlerin üstesinden gelenler gerçek olamazlardı, bir destandan çıkıp gelmiş gibiydiler. 

… 

Turgut Özakman cumhuriyetin bu ilk on beş yılını kronolojik olarak yazmış. Dolayısıyla yıllar ilerleyip 1938’e yaklaşıldığında okuyanlar açısından bir hüzün kaçınılmaz oluyor. 29 Ekim 1923 yılında başlayan mucizeler zinciri 10 Kasım 1938’e geldiğimizde son buluyor. 

Eline ve yüreğine sağlık Turgut Özakman. 

Tanıklarla destekleyip, belgelere dayandırdığın her satır için teşekkürler sana. 

Bizler artık “Beyaz Zambaklar Ülkesinde” isimli o esere bakıp üzülmeyeceğiz. 

Bizim artık yazılmış bir mucizemiz var. 

 
Toplam blog
: 262
: 1569
Kayıt tarihi
: 27.09.07
 
 

Anadolu'nun doğusunda sonradan ismi değiştirilen köylerden birinde zemheri zamanına denk gelen bi..