Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ocak '09

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Çürük'ce haller

Çürük'ce haller
 

Foto: Barış Şengün


Hayranım şu bizim doktorların gereksiz anlardaki stand-up durumlarına. Benim de arada bir rahatsızlanıp mükemmel ötesi (!) hizmet veren hastanelerimizin çeşitli bölümlerine gitmişliğim oluyor.

Hangi bölüm, hangi doktor olursa olsun değişmeyen ilk sahne şudur;

— Adınız soyadınız?

— Sema Çürük

O anki meşguliyetinden başını kaldırırlar, yüzüme hafif bir tebessümle bakarlar, ‘’nerden buldunuz bu soyadını, bakın çürük olmasaydınız hasta da olmazdınız’’ diye hepsi sözleşmiş gibi aynı espriyi yaparlar.

Ben de hiç şaşmadan aynı cevabı verir ‘’doğuştan değil sonradan oldum’’ der gülümseriz. (evlendikten sonra oldum da). Dikkatimi çeken nokta, doktorlardan başka hiçbir kurumda soyadımla bu kadar yakinen ilgilenen olmuyor. Beni hali hazırda potansiyel bir hasta olarak görüyor olmalılarJ. İlk başlarda çok bozuluyordum ama alıştım artık çürük hallerime.

………….

Bir keresinde çok şiddetli gribe yakalanmıştım. Çektiğim ızdırab öyle böyle değildi. Etlerim lime lime, kemiklerim paramparça edilmiş gibi ağrıyordu. Özellik de sırtım.(Biraz abarttım ama olsun, hasta olunca öyle hissediliyor)

Doktor neyiniz var? Diye sordu

Anlatıyorum genel durumumu ve ekliyorum ‘’ omuriliğimin içi çok ağrıyor’’

Doktor elindeki işini bitirip, yine hafif bir gülümsemeyle eşime dönerek ‘’ eşinizin tıp bilgisi bayağı yüksek, omurga da değil, taaa omuriliğinin içini biliyor’’ diye kendince espri yapıyor. Eşim de boş bulunup doktora eşlik ediyor gülüyorlar (gerçi sonradan pişman oluyor ama). O an nasıl sinirleniyorum anlatamam ‘’koyun can derdinde kasap et derdinde’’ deyip odadan çıkıyorum. <ı>Belki o an çektiğim acıyı çok derinlerden hissediyorum ve şiddetini o şekilde aktarabiliyorum, <ı>bu şekilde ifade etmem için illa tıp bilgisine mi sahip olmam gerekiyor alla alla…

Çıkışta eşime küsüyorum, o doktora da bir daha gitmiyorum. (Ben değil doktor kaybetti, kolay mı bulunur benim gibi bir <ı>s.<ı>Çürük)

……………

Bir kış da sinüzit illetiyle uğraştım. Ne yediğim yiyeceğin tadını alabiliyordum ne de kokusunu, tat tuz alamadıkça da sinirlerim bozuluyordu. Nefes almakta zorlanıyor neredeyse tüm duyularımı kaybetmiş gibi hissediyordum. Artık burnumdan kanlı akıntı bile gelmeye başlamıştı (affedin beni). Bu durum sinirleri çok yıpratıyor, belki sizlere abartı gelebilir ama bunu anca çeken bilir. Buram buram kızaran köftenin kokusunu ve tadını alamamak korkunç bir eziyet bana göre.

Neyse,

İşte böyle bir ahval içerisindeyken, çok sevdiğimiz hastanelerin birinin ilgili bölüme gittik. Yine ‘’çürük’’ muhabbetinden sonra, sıra sinüzit röntgenine bakmaya geldiğinde, şöyle ışığa doğru tutup ’’ hımmm Sema Hanım fotoğrafınız çok şık, güzel bir vesikalık olmuş’’ diye yine olmadık bir anda kendince espriyi patlatıyor. İçimden ‘’ya ne demezsiniz sinüzit röntgeninde hep şık çıkarım doktorcum, tüm iş başvurularında bunu kullanırım’’ diyesim geliyor ama diyemiyorum. Lafla oyalanacağına bir an önce tedaviyi çabuklaştırıcı bir şeyler anlatıp uygulasan ya diyerek içimden iyi şeyler sıralayıveriyorum…

Daha sizlere, böbreğimdeki taşla, göğsümdeki fibrokist ile ilgili buna benzer birçok örnek verebilirim ama daha fazla anlatıp da sıkmak istemiyorum. Şu ‘’çürük meselesini de zaman zaman düşünmüyor değilim hani. Acaba doktorlar haklı olabilir mi?

Fakat bu örneklerden olumlu sonuç çıkartmamız gerekirse de, doktorlarımız fiziki tedavinin yanında psikolojik tedavi uygulamasını da başarıyla yapmış oluyorlar farkındaysanız. Her ne kadar bende ters etki yaratmış olsa da doktorlarımızı seviyoruz hepsi iyi insanlarJ


Dipnot: Rontgen bana ait değildir:)

 
Toplam blog
: 529
: 3765
Kayıt tarihi
: 29.08.06
 
 

İstanbul'da doğmuşum... Dünyalar tatlısı bir kızım var... Herkesi kolay kolay sevemem... ..