Dayanamadım söyledim

Yemekte bolca cacık tükettim, sonrasında uykum geldi.

Klimayı açamıyorum çünkü bir gün önce feci çarptı.

Yazmak istediğim çok şey vardı, harflerden kelime yapamadım, nerede cümle kurmak.

Çay ocağını aradım, "ben kimim?" dedim.

"Kerem abisin" dedi Arzu.

"Bu saatlerde ne isterim?" dedim.

"Az şekerli kahve" dedi.

"Aynen" dedim. "Ama bugün duble olsun" dedim.

"Eyvallah" dedi.

Kulaklıklarımı taktım, yıllar sonra metelika dinledim.

O kadar da yaşlanmamışım.

Odamda çalışan Fransız arkadaşım beni çağırmış, ben de duymamış olacağım ki bana el kol salladığını fark ettim.

"Ne var" dedim.

Ne kadar tuhaf ya falan filan diye bir şeyler anlattı bana.

Geleli 5 ay oldu, hala Türkiye'yi bir çok açıdan tuhaf buluyor.

En sonunda dedim ki,

aslında biliyor musun, "tuhaf olan sensin" dedim.

tuhaf olduğun için her şey sana farklı geliyor dedim.

ve biz türkiye'de yabancı bir ortamda, yabancılar arasında, az görüştüğümüz yengemizin, yeni girdiğimiz iş ortamındaki arkadaşlarımızın yanında falan dedim, bir çok şeyi tuhaf bulsak da bunu kendimize saklarız dedim.

dayanamadım söyledim.

"annadın mı anam?" dedim. burayı türkçe söyledim. gözleri dolu dolu gibi oldu kızın.

dayanamadım söyledim.

kahvem geldi bir fırt çektim.

kulaklıklarımı taktım.

i've got something to saaaayyyy