Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Mart '12

 
Kategori
Siyaset
 

Dedem, Madımak ’ta 35 kişiyi yaktı!

Dedem, Madımak ’ta 35 kişiyi yaktı!
 

Kimileri güzel şeyler yaparak tarihe altın harflerle geçerlerken, öte yandan insanları acımasızca yakarak öldürenler de devlet eliyle ödüllenerek, ölümsüzleştirildiler. Bu sayede belki onların torunlarının torunları, ileride dedeleri ile öğüneceklerdir.

Dedem Madımakta 35 kişiyi yaktı” diyerek.

Zamanla cani dedelerinin isimlerinin İskilipli Atıf Hoca’nın adının bir devlet hastanesine verilmesi gibi bir yerlere verilmesini, heykellerinin meydanlara dikilmelerini talep edeceklerdir.

Sonra sırayla Şeyh Sait ve Kubilay’ın başını kesen yobazlara sıra gelecek sanırım

Cumhuriyet’in kuruluşu işlerine gelmeyen, kendi çıkarları için devrimlere direnen ne kadar “yobaz” “hain” varsa, hepsi tek tek bu iktidar sayesinde  “kahraman”  olarak tanıtılmaya başlandı.

Sn. başbakanın Madımak katliamı için mahkeme kararına “ hayırlı olsun” demesinden bu yolların açıldığını anlıyoruz.

Bunun hayır neresinde acaba?

Demokrasiyi bir araç olarak tabir eden başbakan yolunda kendi dediği gibi yavaş ve sindire, sindire ilerliyor.

Bir devir planlı şekilde yıkılıyor cumhuriyet öncesine dönülüyor ve bizler sadece sinmiş bir halde seyrediyoruz.

Sn.Kılıçdaroğlu da“AKP İktidarına karşı mücadele ederken, ben bazen kendimi 1940 ların CHP iktidarına karşı mücadele ediyormuş gibi sanıyorum. Çünkü AKP İktidarı aynı 1940’ın CHP iktidarının ortamını yarattı” sözleri ile ne yazık ki AKP’ i cesaretlendiriyor.

Bu sözler acaba dil sürçmesi mi diye düşünmek istiyorum. Zira 1940 yıllarının gerçekleri yani İNÖNÜ zamanı dış güçler tarafından dahi takdir edilen bir süreçtir. Bu konuda yeterince bilgiler tarihimizde yazılıdır.

Atatürk ve İnönü ‘ye çok şey borçluyuz. Onlar ve yürekli bir ulus olmasaydı bugün Türkiye de olmazdı.

Şimdilerde vatan uğruna kanlarını akıtmış on binlerce şehidimizin kemiklerini sızlatıyoruz.

Nerede o İstiklal Savaşımızdaki ruhumuz?

Bizler nasıl böylesine başımızı kuma gömdük?

Ne zaman kumdan başımızı çıkartıp gerçekleri göreceğiz, iş işten geçtikten sonra mı?

Barajın kapağı kırılmış şehirleri, köyleri sel basıyor. Hep beraber boğulmayı mı bekleyeceğiz?

Yaşamak istiyorsak o zaman, mücadele etmeliyiz.

Ya hep beraber, ya da hiç birimiz!!!!

Tünay Süer

 
Toplam blog
: 375
: 801
Kayıt tarihi
: 30.04.08
 
 

İstanbul Kadıköy doğumluyum. Herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, önya..