Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Aralık '13

 
Kategori
Şiir
 

Değişmeli değiştireceğiz (Ülkem ve dünya)

Değişmeli değiştireceğiz (Ülkem ve dünya)
 

Değişmeli değiştireceğiz (Ülkem ve dünya)


IBab

Giriş

Ülkem ve dünya

Yola gelmez genç bir kız gibi

O korkunç güzel dudaklarıyla

Cezalandırmayı öğrenmiş hep

Yeşertmeyi de öğrenecek elbet

İnşa ederek daha özgür bir hayatı

Bugün

Kendi öz kızını satan

Soysuz burjuvalar

Kendi kurduğu cumhuriyete sahip çıkmazken

Arsız liberalleri gazete köşelerinde

Vahşetin reklamını yaparak

Dalga geçer gibi sözlerle

Halkın ekmeğini aşını toprağını satıyorlarken

Sokakları köşeleri kuşatılmış

Ülkemin her yanı ateş altında

Onurla ve insanlıkla

Tek suçu evine ekmek götürmek olan

İşçi ve emekçiler

Vatan millet diye kandırılıyorlar

Meydanlarda bayraklar büyüdükçe

Ekmek ve hürriyet azalıyor

Parsel parsel satılıyor ülke

Dün

Ne tepelerin şen çağrısı

Özgürce düşlerimizi yazdığımız

Yazınsal dev anıtlar yarattığımız

Duvarları bizim olan

Ne şirin gecekondular kaldı

Ne de o güzel ilk gençlik düşleri

Dikilmiş memeleriyle

Süt değil haz vermeye hazır

Buğday hışırtılı başaklar

Gururlu zarif

Ve deniz kokusu ala bildiğine

Güneyin esmer güzel kızları

Sarılırken sonuna kadar dişil

Tüm eril sözcüklerin kalelerini düşüren

Nitrat yüklü tenlerini

Bir defneyaprağı gibi saran

II Bap

Bugün

Münzevi bir yalnızlık içinde

Karanlık suları yaran

Kılıç balıkları gibi

Nabzını tutuyor yaşamın

Burada varoşlardan uzak

Kentin düzgün ve bakımlı sokaklarında

Martı çığlıklarıyla

Çöp toplayıcılarıyla

İnsan ürküntüsü

Sokak köpekleriyle

Yarı insan yarı kahraman

Varoş çocuklarından

Uzak ve steril bi o kadar korkak

Bir memurun sabah telaşını taşıyor

Dün

Gecenin sessiz saatlerinde

Kaçak geçtiğimiz

Kapıdan kapıya

Gecekondu evleri

Dünyayı aydınlatan bildiriler

III Bap

Bugün

Tüm yoksul evler

Hayatın kıyısında çırpınan eller

Mamak'ta sonbahar

Kömür deposunda boş ve kimsesiz

Bakırın ve sülfırik asitin gölgesinde

Yaşıyan vasıfsız işçiler

Dün

Bir kez daha doğmaya gelsinler

Çoğalsınlar ve ekmek gibi

Umut gibi tepelerin serinliğinde

İnsinler geniş bulvarları doldursunlar

Diye umut ediyor bütün yürekler

Onlar ki yitik elleridir umudun

Yenilmez rüzgârıdır fırtınanın

Döğüşmek için kalkan elidir halkın

Ve tohumu elidir karanlığında toprağın

Boy verip filizlenen

IV Baptan

Bugün

O güne kadar paylaşacağız ekmeği aşı

Yurdumu eşit ve özgür yapacak o güne kadar

Ateşli bir hastalık bir titreme

İliklerime kadar işleyen bir düşle

Elleri arkadan kelepçelenmiş

Savaş Bültenlerinde Filistin

Oluk oluk akan kan

Gözyaşı ve çığlıklarla

Bombalandı her yan

Filistin'de çocuklar önce gözlerini

Sonra ellerini kaybetti

Şimdi her şeylerini

Sönmeyecek ateşten yazılmış

Bu kahpe devran dönecek durmadan

Gecenin geç saatlerinde

İnsanın bataklarıyla

Suçsuzların öldüğü

Haksızlığın ayakaltına aldığı düşlerle

Çoğu kez karanlığın

Kazandığının öğrenildiği...

Gırtlak gırtlağa

Boğuşan sözcüklerin uçuştuğu

İnsanları aldatarak

Gerçeğin saklandığı...

Aptal kutusunun başında

Naklen yayın tadında

Tek perde seyirlik oyun

Savaş bültenleri

Gelecek

Değiştirmeliyiz ve değiştireceğiz hayatı

İnsan soyu daha iyi yaşasın diye

Ve biliyoruz ancak ve ancak

Örgütlü ışığıyla değişir halkın

Bu hayat ...

Mehmet Özgür Ersan

Ekin Sanat sayı:36 şubat 2009

 
Toplam blog
: 447
: 1524
Kayıt tarihi
: 20.09.13
 
 

06 Mayıs 1974 Çorum Sungurlu'da doğdu. Yaşamının büyükçe bir bölümünü Mamak'ın gecekondu mahalleler..