Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ağustos '08

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Demokratik kitle örgütlerinde çürüme ve kimyasal tarım

Demokratik kitle örgütlerinde çürüme ve kimyasal tarım

Nasıl Seçimi kazanmak için her şey mubah sayılıyorsa, satıp paraya çevirmek için üretilen ilaçlı tarım ürünleriyle insanları zehirlemekte mubah sayılıyor.

Başlangıçta ilgisi yok gibi görünse de; demokratik kitle örgütlerindeki içsel değerleri çürüten yükselme tutkusudur. Esas amaç siyaset yoluyla insana hizmet etmek gibi görünse de, uygulamada örgüt içi ilişkilerin ve dışa dönük davranışların çarpıklığı, niyet amel başkalaşımını göz önüne seriyor.

Genlerine akrep geni eklenerek açlık çeken insanları doyurmak amaçlanmış gibi görünse de; bu uygulamanın sonucunda açların doymadığı tam tersine ellerindeki verimli tohumları yok edilerek hepten aç bırakıldığı açıktır.

Demokratik kitle örgütlerinde çürümenin temel nedenleri vardır. Bu nedenler genel olarak insan malzemesinin iç dünyasındaki bozulmadır. Bu örgütlerde demokratik alışkanlıklar; seçilmek için demokratik ahlak yerine ben merkezli çarpık, örgüt ilkeleri yerine kişisel beklentilerin öne çıkması biçiminde oluştuğundan çürümeye eğilimli olurlar.

Siyasi partilerde; iktidar hırsının içsel değerleri eritip çürüttüğü, içyapıda demokratik iç denetim mekanizmalarının işlemesi pek tercih edilmediğinden içe kapalı, halkı dışta tutan, delegasyonu cepte keklik gören alışkanlıklar babadan oğula gider.

Çürüyen armut olgunlaşmış armut

İkisi de dıştan bakıldığında normaldir. Ancak içine bakıldığı zaman biri olgunlaşmış diğeri ise kokuşmuştur. Kokuşmuş armutla çürümüş armut arasında da fark vardır? Kokuşma tiksinti uyandırır. Çürüme ise bir nevi bozulmadır. Kitlesel örgütlenmeleri çürümüşlükten en iyi koruyan iç yapılanma; temsil ettiğini düşündüğü hedef kitleyi iç bünyesinde barındıran, tabandan yükselen dinamik unsurların önünü açan, ortaya koyduğu performansı kadar yükselmesine fırsat veren anlayışın hakimiyetidir.

Elde ettiği makamları girift ilişkiler ve ahbap çavuş ilişkileri ile korumaya çalışmak yerine; temsil yetkisi verilen kitlenin teveccühünü kazanma çabası içinde olması en doğru davranıştır. Her yapılanmalarda olduğu gibi bu tür örgütlenmelerde halkla uğraşmak yerine küçük bir çember içine kendini kapatıp, o çemberden görebildiği kadarıyla yaptığı çalışmalarla yetinmek, aslında kendini seçenlere ihanettir. Seçildiği yeri korumak için tepeden koruma beklemek yerine, tabanın desteğini her an taze tutmak akıllı siyasetçinin seçmesi gereken en akılcı yoldur.

Ama çok ilginçtir; seçildikten sonra tabandan saklanan, hep arkasını tepedeki etkin kişilere dayayan, tepeden icazet bekleyen siyasetçi tipleri doğuruyor hep analar. 50 yıllık çok partili demokrasi kültürümüzde henüz delege egemen, iç dinamikleri kurumsallaştırmayı önceleyen bir parti kuramadık. Bu yüzden çürüyerek kokuşmuş partilerle dolu demokrasi mezarlığımız.

On iki yıllık bir test sürecinden sonra uygulanan gen transferli tarım

Tarımda dışsal katkılarla elde edilen üretim ve verimlilik artışı; toprağı zehirlemesi, ekolojik dengeyi altüst etmesi, birçok yararlı bakterinin yok olması, bazı böcek türlerinin kaybolması gibi olumsuzluklar felaketi hazırladı. Tarım ürünlerine; genler transfer edilerek (mısıra akrep geni) tarımsal zararlıları öldüren nitelik kazandırıldı. Gen transferi ile elde edilen bu niteliğin insan üzerindeki etkileri on iki yıl araştırılmış. Bütün bu bilimsel çalışmalar insanlığın karşı karşıya kaldığı açlık tehlikesine karşı geliştirildiği söyleniyor.

Doğal denge; canlı cansız tüm yaratıkların kendi içindeki düzenli ilişkileri sayesinde, birbirini tamamlayan, ama asla aksamayan ve insan aklıyla bütünüyle kavranamayan bir sistemdir. Bu sistem gelişen teknoloji ile kurcalanmaya başlandı. Kurcalandıkça ortaya hiç bilinmeyen ve beklenmeyen sorunlar ortaya çıkmaya başladı. Küresel ısınma, bitkiler ve canlılar arasında bazı türlerin kaybolması gibi sonuçları sadece bir kaçıdır bu sorunların.

Çürüme insanla başlayıp siyasetle meşruluk kazanır.

Bu gelişmenin demokratik kitle örgütlerindeki çürümeyle ilgisi ne? Demokratik kitle örgütlerinden siyasi partiler yönetime taliptirler. Diğer sivil toplum örgütleri ise demokratik denetim işlevi görürler. Toplumsal talepleri geliştirip kamuoyunun gündemine taşırlar. Toplumsal duyarlılıkları etkinleştiren bu unsurların yozlaşıp çürümeye başlamaları, toplumsal yaşamı içten içe etkileyerek toplumu da çürütürler. İktidarda bulunan siyasi partinin iç dinamiklerinde egemen ahlaki duruş, toplumun genelini sosyolojik olarak etkiler.

Bu partinin genel insani ilkeler bağlamında kendi içinde uyduğu prensipler, toplumun genelindeki genel prensipleri ve yaşam tarzını mutlak surette değiştirip dönüştürür.

 
Toplam blog
: 191
: 540
Kayıt tarihi
: 01.06.08
 
 

Yerel bir gazetede yazıyorum. Okumayı severim, şiir okumayı severim. Emekli işçi olarak sosyal ak..