Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ekim '11

 
Kategori
İnançlar
 

Deprem ve doğa olayları Tanrı'nın Rahmeti mi? Gazabı mı?

Deprem ve doğa olayları Tanrı'nın Rahmeti mi? Gazabı mı?
 

Deprem, volkan, sel, tusunami vs. gibi doğada meydana gelen hareketleri inanıp inanma ma ve ahlaki normlardaki çözülmeye bağlayan çevreler ile bazı din adamlarının yorumlarını bu tür felaketlerden sonra sıklıkla görürüz.


Bu tür yorumlar bilimsel gerçeklerden tamamen uzak olup, kendine malzeme üretmek yoluyla varlıklarını muhafaza etmek isteyen dinle inanışla alakası olmayan gerici çevrelerin insanların inançlarını kendi amaçları doğrultusunda kullanmak istemeleridir.

Halbuki Tanrı en büyük depremleri ve volkan patlamlarını karanın daha az olduğu güney yarım küresine vermiştir. Yoksa o bölgede yaşayan insanların dini inanışları ile depremin ve volkan patlamsının ve diğer doğa olaylarının yakından uzaktan alaksı yoktur. Japonya'da deprem sıklığı ve şidetleri daha yüksek olmasına karşın, Japon Milletinin doğa olaylarına karşın geliştirmiş oldukları korunma yöntemleri sayesinde, doğal afetler nedeniyle oluşan can kaybı Türkiye'den 30 kat daha azdır.

Eğer ortada bir gazap varsa, bu da Tarının koymuş olduğu kurallara aykırı yapılaşma yapan insanların, doğa olayları karşısında çaresiz duruma düşerek felakete uğramalarıdır. Bunun da inançla alakası yoktur.


Aşağıdaki haberde Adapazarı (Gölcük,Yalıova) ve Bolu depremlerinde de olduğu gibi, Erciş’te de gericilerin dini kendilerine nasıl alet ettiklerini ibretle görmekteyiz.

''

Erciş'te ortaya çıkan gericiler, yardım bekleyen halka ''Depremin nedeni fuhuş'' dediler...

Erciş'te ortaya çıkan gericiler, yardım bekleyen halka "Depremin sebebi üniversite öğrencilerinin fuhuş yapması" dediler.

Van’da yaşanan depremde her zaman olduğu gibi gerici tarikatlar kendilerini göstermeye çalıyor. Doğal bir afet olan depremin suçlusu olarak üniversite öğrencilerinin ‘fuhuş yapmasını’ sebep göstermeye çalışan gericiler, kurtarma çalışmaları sırasında propaganda yapıyor.

Dün Van Erciş’te depremi kendi gerici propagandalarına destek sağlamak için kullanan gericiler, enkaz çalışmaları sırasında bekleyen vatandaşlara seslenerek depremin nedenini üniversite öğrencileri gelişi ve fuhuş yapılması olarak göstermeye çalıştı.

Depremin en büyük etkisini gösterdiği ve adeta yıkılmadık evin kalmadığı Erciş’te ortaya çıkan sarıklı, cüppeli tarikat üyeleri vatandaşlara “Bu şehre öğrenciler geldi bu şehrin kaderi değişti. Bu şehirde fuhuş yaşandı ve Allah belamızı verdi” diye seslendi. Daha sonra gericiler konuşma yaptıkları alandan uzaklaştılar. (Solhaber)''


Halbuk, deprem ve volkan patlamaları kaynayan mağımanın ortaya çıkarmış olduğu radyon gazı stresinin tahliye kanalları olarak çalışmaktadır. Yani, fayların kırılmasıyla oluşan depremler ile volkan patlamaları, dünyayı parçalanmaktan kurtarmaktadır. Deprem Tanrı'nın gazabı değil, rahmetidir.


Dünya’daki doğal düzeni koyan Tanrı, olası felaketlerden korunmamız içinde İnsan oğluna kendinde olan akıldan bir parçasını insana armağan etmiştir. Doğal olaylar Tanrının bir gazabı değildir. Aksine, dünyada yaşamın sürmesi için bir gerekliliktir. Kendini allame sanan din adamı müsvetteleri Tanrının koyduğu doğa olayları hakkında yalan ve yanlış beyanda bulunarak büyük günah işlemektedirler. Kuran'da belirtilen gazaplar belli kavimlere bazı doğal olaylarının vesile edilmesi şeklindedir. Tanrı Kuran'da belirtilen doğa olaylarının oluş tarihindekilerinin dışındaki doğa olaylarını, Tanrı gazap olarak öngörmemektedir.

 

İnsan oğlunun yapacağı, Tanrı'nın koymuş olduğu doğa olaylarıyla ilgili yalan yanlış yorumlar yapmak değil. Bu doğa olaylarının yıkıcı etkisinden nasıl korunması gerektiğini bilimsel yollarla öğrenmesidir.

 

 
Toplam blog
: 68
: 2793
Kayıt tarihi
: 31.01.09
 
 

Emekli uzman öğretmenim. Ege Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü ve A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi..