Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Nisan '09

 
Kategori
Futbol
 

Derbi ve Lig Bitti...

Derbi ve Lig Bitti...
 

Nefret görüntüler...


Futbol tarihimizin en kötü derbilerinden biri bitti. Aynı zamanda iki takım için de lig bitti...

İlk yarı futbol adına bir iki hareket vardı, Galatasaray top oynuyor, Fenerbahçe de mahkum onu izliyor, atakları karşılıyordu. İkinci yarı ise futbol yoktu. Hiçbir şey yok. Galatasaray'ı anlamak mümkün değil. Böyle bir Fenerbahçe'yi bulmuşsun, ikinci yarı yüklenip maçı koparacak yerde, durdu.

Galatasaray'ın ofsaytlarını sayamadım. Yağmur gibiydi, neredeyse her atak...

Galatasaray Lincoln'ü oynatma adına bu derbiyi kaybetti. Bülent Korkmaz tükürdüğünü yalamış oldu. Lincoln de kimseyi yanıltmadı. Bülent Korkmaz ile ilgili görüşlerimin doğru olduğunu üzülerek gördüm.

Fenerbahçe'nin bu kadrosunu yönetim kurulu yaptı. Fenerbahçe'yi son on yıldır ilk defa Galatasaray karşısında bu kadar aciz gördük. 2005 Kupa finalinde bile çok daha etkili oyun oynamıştı.

Milyonlarca euro'ya alınan Güiza 2009 yılı rezaletinin kapağıdır. Maç öncesinde bu derbinin Güiza'nın patlama yapacağı yönündeki beklentimin tutmaması aslında beni hiç şaşırtmıyor, Benimki olsa olsa çok uzak bir beklentiydi.

Bu maçla ilgili Aragones'e bir şey diyemeyeceğim.

Maçın son dakikalarında yaşananlar ise yine Türk futbol tarihinin gördüğü en kötüleriydi.

Hani iki Emre'yi anlarım. Sabri'yi anlarım, Lugano için söylenecek çok şey var, onu da anlarım. Ama Arda ile Semih'in görüntülerini izlerken yüreğim cız etti. Arda ve Semih'in birbirlerine attıkları tokatları, salladıkları yumrukları sadece birbirlerine değil, fair play'e atıyorlardı. Orada bu iki futbolcu ortamı yatıştıracaklarına birbirlerini bulsalar öldürecek noktaya nasıl geldiler anlaşılır gibi değil. Bu iki futbolcunun yarın milli takımda aynı formayı giyip bir gol sevinci sırasında kucaklaşmalarına kim inanır?

<ımg alt="" src="http://i.milliyet.com.tr/GazeteHaberIciResim/2009/04/13/fft16_mf219112.Jpeg">

Sabri ile Emre Belözoğlu'nun maç boyu birbirlerine yaptıkları...

"Lugano! Hırsına, futbolculuğuna büyük saygım var. Ancak şu aklını kaybetmiş görüntünü anlayamıyorum. Kiminle anlaştığını bilmiyorum. İtalya'da çok daha mutlu olmanı dilerim. Şu kavganın karşılığı herhalde dört maçtan az olmaz. Artık büyük keyifle tatile çıkabilirsin..."

Yıllardır hep tartışılan ligimizin marka değerini düşürmeyelim tartışmalarının bu maç sonrasında hararetleneceğine inanıyorum.

Son sözü bu konuyla ilgili Fenerbahçe yönetimine söylemek istiyorum. Marka değeri doğru futbolcularla yaratılır. Fenerbahçe'nin 2001'den itibaren başlayan bu değerinin 2005'ten sonra hızla düşmesi yönetimin eseri oldu. Gelinen nokta da budur.

Haydi şimdi genel kurul hesaplarına...

İlk yarı...

Fenerbahçe ilk yarı orta sahada resmen ezildi. Galatasaray çok üstün olduğu bu bölgedeki başarısını ileri uca taşıyabilseydi; ilk yarı muhtemelen böyle golsüz bitmezdi. Fenerbahçe, Galatasaray'ı böyle aciz durumda yakalasaydı da mutlaka gol bulurdu.

Gökhan Gönül'ün şanssızlığı Fenerbahçe'nin sağ kanadını da kırdı. Bu bölgede Önder'in topu tutamaması, Deivid'in anlamadığımız bir şekilde sağ kanatta oynamaması atak organizasyonlarının hepsini sola yıktı. Uğur'un gününde olmaması dahası Galatasaray defansının sağ kanadının güçlü duruşu bu bölgede de Fenerbahçe'nin ileri gidememesine neden oldu.

Yani neresinden bakarsanız bakın mahkum oynayan bir Fenerbahçe izliyoruz ki, geçen sene kaybedilen maçta bile bu kadar kötü bir futbol sergilememişti sarı lacivertliler.

Aragones, 45. dakikada nasıl bir varyasyonla Selçuk'u çıkarıp, Deniz'i oyuna aldı?

Maçın başında demiştik ki; şu maça müdahale etme. Bu yaşlı adam insanın aklını donduran şeyler yapıyor. Hani üç dakika daha sabretse de Selçuk devre arası yatışsa olmaz mıydı? Selçuk orta sahada ayakta durabilen tek futbolcu gibiydi.

Deivid'i tanımak mümkün değil. bütün topları kaybetti. Tek gol pozisyonunu da elleriyle kendisi kesti. Bunun nasıl gol kralı olduğunu anlamak mümkün değil.

Güiza bildiğiniz gibi. İleride takılıyor. Ona atılan topların hiçbirini tutamıyor.

Galatasaray'ın ikinci yarı çok daha baskılı top oynayacağını tahmin ediyorum. Bülent Korkmaz büyük bir ihtimalle risk de alacak. Yalnız anlamadığım şey takım bu kadar iyi oynarken Lincoln'ü ısınmak için kaldırması. Lincoln'ü almak için kimi çıkaracak?

Uzay Gökerman

İlk kitabım, "Adalar ve Kıtalar" çıktı.

<ımg height="265" hspace="0" src="http://www.indigodergisi.com/adalar_ve_kitalar_uzay_gokerman_indigo_dergisi.jpg" width="170" border="0">

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..