- Kategori
- Psikoloji
Derinleri yarmanın sarhoşluğu
Hani tüm yaşam sevincinizi yitirdiğiniz anlar vardır bazan.En dipte olduğunuz,bütün oyuncaklarınızı kaybettiğiniz anlar...
Gece gibi karanlıktır ruhunuz.Sanırsınız ki gün hiç doğmayacak,şafak hiç sökmeyecek.Size göz kırpan yıldızınız bile kaybolmuştur,o siyah gecede.Kabuslara kesilirsiniz.Uyanmak istersiniz ama gözkapaklarınız kurşun gibi ağırdır,açamazsınız.Bağırmak istersiniz var gücünüzle..Ama bir türlü duyuramazsınız sesinizi, kendinize bile...
En çok da kendinizledir kavganız,o yıldızsız gecelerde.Kendinizle hesaplaşırsınız en çok.Ve faturayı kendinize kesersiniz sonunda...
Hatalarınızın bedelini öderken, içinizdeki aynaların sırları dökülür. Ve aynaların gerisinde pusuya yatmış ÖCÜLER, gafil avlanmanın şaşkınlığı içinde,çığlıklarla sağa sola kaçışırlar...
İşte o an,hatalarınızı sevdiğiniz,kendinizi bağışladığınız andır. Öcüler,çığlık çığlığa can verirken,gecenin sonu gelir ve tanyeri ağarmaya başlar...
İşte o an,kendini peşine takıp yeni yolculuklara çıkma,yeni renklere bulanmanın zamanıdır.
İşte o an, DERİNLERİ YARMANIN SAHOŞLUĞU İÇİNDE, ayaklarını dibe hızla vurup , güneşe çıkma zamanıdır...
Resim:Salvador Dali