Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ocak '11

 
Kategori
Siyaset
 

Devlet, Türkiye'de en çok suçlanan kurumdur

Devlet, Türkiye'de en çok suçlanan kurumdur
 

Jitemin kurucusu olduğunu söyleyen emekli albay Arif Doğan, Mehmet Ali Birand’ın konuğuydu geçen hafta. Doğuda görev yaptığı yıllara ilişkin birçok açıklamada bulundu. “Ben kendimi abdal sanıyordum ama aptalmışım” diyerek devlete kırgınlığını ifade etti. 

Doğuda yaşayıp veya görev yapıp da devlete kızmayan, küsmeyen, öfkelenmeyen neredeyse yok gibi. Bu durumun canlı tanıklarından birisiyim. Ben de öfkelendim, haksızlığa uğradığımı düşündüm. Yapılanların yanlış olduğunu haykırdım. Yazdıklarım da bir haykırıştır. Bu memlekette anayasasında yazılmasına rağmen demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti gerçek anlamda kurulamadı. Yurttaşlar böyle bir devletin gerektirdiği niteliklerle donatılamadı. İktidarlar uygulamalarında devletin kuruluş felsefesini gözetmediler. 

Cumhuriyet öncesi egemen güç kalıntıları varlık ve etkinliklerini devam ettirdiler. Cehalet yenilemedi ve aydınlanma sağlanamadı. Bu gün yaşadıklarımızın esas nedeni bunlardır. Kızıyoruz, küsüyoruz, kırgınlık duyuyoruz da bu devlet dediğimiz şey nedir acaba? Devlet, çağdaş anlamıyla, belirli bir ülkede yaşayan insan topluluğunun, egemenlik ve bağımsızlık temelinde oluşturduğu siyasal örgütlenme, diye tanımlanıyor. Yani kurumlar bütünü, tüzel bir kişilik. İhtiyaçtan doğmuş. Bir arada yaşamak zorunda olan insanlar, zaman zaman güvenliklerinin tehlikeye girdiğini, bir arada yaşamanın belli bir düzeni gerektirdiğini, bu düzeni sağlamak için de otoriteye gereksinim olduğunu görmüşler. Güvenliği ve adaleti sağlama, geleceği güvence altına alma devlet örgütlenmesi fikrinin esas dayağı olmuş. Bu işlevleri yerine getirebilmesi için de devletin ilgili kurumları eliyle güç kullanması meşru görülmüş. Maalesef uzunca bir süredir güvenliğin ve dolayısıyla adaletin sağlanamadığı bir bölge var ülkemizde. Onlarca yıl önce Devlet örgütünü yönetme sorumluluğunu üstlenen siyasal erk ilgili kuruma güç kullanma emrini veriyor. Albay Arif Doğan bu emri alan subaylardan birisi. Ülkesi adına kahramanca mücadele ettiğini düşünüyor ve yıllar sonra hasta halinde kendisini mahkeme kapılarında buluyor. Yaşadığı tam bir hayal kırıklığıdır. “Ben kendimi abdal sanıyordum, aptalmışım” demesi bundandır. 

O bölgede görev yapanları özellikle de bürokratları kısaca kategorize edersem belki durumu daha iyi anlarsınız. 1.İdealistler: Bölgeye bürokraside yükselmek amacıyla gelirler. Bunlar genellikle gençtir, halk çocuğudur, kuvvetli siyasi referansları yoktur. İşe heyecanla başlar, risk alırlar. Ama çok geçmeden yalnız olduklarını anlarlar, ya susarlar, ya vazgeçerler ya da tasfiye edilirler. 2.Dengeciler: Bunlar kimseye takılmadan, kazasız belasız görev süresini tamamlamayı, iş yapıyor görünmeyi, vitrine oynamayı severler. Çoğu da terfi eder ya da o bölgede kalarak uzun süre görev yaparlar. Güç odaklarıyla iyi ilişkiler kurar, sürekli dengeyi gözeterek gafil avlanmamaya çalışırlar. 3.Sürgünler: Bunlar burunları sürtülmek ya da emekliliğe zorlanmak üzere bölgeye gönderilmişlerdir. Genellikle yaşlıdırlar. Çoğu zaman raporlu, izinlidirler. Ya mahkeme kararıyla ya emekli olmak suretiyle görevden ayrılırlar. Esas yetkiyi dengenin belirlediği vekiller kullanır. Bu durumda sorunlar çözülür mü yoksa katmerleşir mi? Varın siz verin hükmü. 

Sözün özü siyasette niteliği artıramazsak, ortak aklın sahiplendiği ulusal bir politika geliştiremezsek, gerçek anlamda demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini yaşama geçiremezsek daha çok küskünlükler, kızgınlıklar göreceğiz demektir. Hele bölge insanının birikmiş öfkesi, bu birikmiş öfkenin ilköğretim çağındaki çocuklara bile yüklenmesi insanı kaygılandırmaktan öte ürpertiyor. Bir şekilde toparlanmak zorundayız. Ey sağduyulu vatandaş! İş yine sana düşüyor. Devleti suçlayıp dövünmek çare değil. Yönetme sorumluluğunu doğru ve nitelikli siyasetçilere göçermekten başka çare yok. 

 
Toplam blog
: 114
: 860
Kayıt tarihi
: 29.12.06
 
 

Osmaniye Düziçi doğumluyum. Sınıf öğretmenliği, ilköğretim müfettişliği, il milli eğitim müdürlüğ..