Devlet varken yardım neyin nesi?

Merhaba sevgili okurlar,

Ülkemizde, öyle bir duygu sömürüsü yapılmakta ki garibim vatandaş elindeki 3-5 kuruşu da hayırlı bir iş yapmış olmak adına şimdi aşağıda sıralayacağım konulara kah isteyerek, kah zorla yani tehditle veriyor.

Vatandaş veriyor da devletimizi idare edenler ne yapıyor?

Evet, işte önemli soru bu.

Okullarımız açılırken, tüm velileri okul masraflarının dışında, bir başka korku sarar.

Acaba, müdür bey ya da okul aile birliği, okulun boya badanası ya da genel bir ifadeyle bakım onarımı için bu sefer kaç para isteyecek diye.

Tam bu sıralar, TV'larda Milli Eğitim Bakanı çıkar, " zorla para alamazlar, isteyen, durumu müsait olan öğrenci velileri yardımda bulunabilirler, zorla alanları bize bildirin " diye....

Tabii okul yönetimi alışıktır, Bakan beyin bu şekildeki sonuç getirmeyen açıklamalarına.

Veliler ise çaresizdir, çünkü evlatları o okulda okuyacaktır... Vereceklerdir istenen parayı. Sıkıysa vermesinler, ya da şikayet etsinler.

PEKİ, DEVLET NEREDE? DEVLETİMİZ BU DENLİ ACZ İÇERİSİNDE MİDİR? diye bir soru akıllara takılabilir.

İktidar partisinin üst düzeyinde bulunanların, yetkilerini nasıl ve kimler için kullandıklarını, bir önceki yazımda genel hatlarıyla yazmıştım.

Oğullara alınan gemiler, feribotlar, teşvik kredileri, mısır ithaliyle ilgili mevzuatta yapılan değişikliklerle aktarılan 450-500 milyarlar, yandaşlara normal bir şekilde değil de, davetiye usulü verilen milyarlık, trilyonluk ihaleler....

Şimdi, bazı şeyler dikkatimi çekiyor.

Bunlardan birisi de, devletimizin, "evlenene ağaç dikme zorunluluğu getiren yasa" için hazırlık yaptığıdır.

Yine, bu konuyla ilgili bir de " Yangın yazın ...... numaraya gönderin" yangın söndürme uçağı alım kampanyasına 6 YTL ile katılın.

Valla Türkiye Cumhuriyeti Devletinin İktidar partisi AKP, işi biliyor.

Devletin yetkili ama yaptıklarından ve de yapması gerekirken yapmadıklarından sorumluluğu olmayan tıpkı diğerleri gibi Çevre ve Orman Bakanı, o güzelim ormanların yanmaması için gerekli tedbirleri almasın, Maliye Bakanı yangın söndürme uçağı alımı için bütçede gerekli payı ayırmasın, bunun hesabını vermesin, sonrasında ise %2-3 oranında maaşlarına zam yaptığınız vatandaşın sırtına yüklensin külfet....İnsana vay be dedirtecek bir uygulama...

Daha neler olmuyor ki ülkemizde;

Hammallıkla hayatını idame ettirirken, askerde şehit olan bir vatandaşımızın evinin bir dernek tarafından onarımının yapılmasına ne dersiniz? Ya da şehit ve gazilerimiz için yapılan kampanyalarla, lösemili çocuklar için düzenlenen kampanyalarla, Tema, İzev, Unfpa, Unicef, TegvTurmepa, Afs, Tbmv gibi bir çok konuda bağış kabul edilmesine?

Bence bu utanılacak bir tablodur.

Çünkü, Türk insanının sağlığı, bireysel gelişimi, okudukları okulların bakım ve onarımı, Türk tarım topraklarının daha etkin ve verimli kullanılması, engellilere rekabet ve başarısız olma riski bulunmayan bir ortamda çalışmasını sağlamak, denizlerimizin ve çevremizin korunması gibi projelerin hayata geçirilmesi, bağışlarla olmamalı.

Tüm bu ve benzeri konular, bütçeden gerekli paylar ayrılarak, devletin sorumluluğunda yürütülmelidir.

Bunun için de, söz konusu kampanyalara kesinlikle itibar edilmemelidir.

Bu düşüncelerimden dolayı, yardıma karşı duran bir kişi olarak algılanmamalıyım. Karşı olduğum, yolsuzluklardır...

Bu nedenle, söz konusu kampanyalara, itibar edilmemelidir ki, İktidar Partisi, yahu bu konulara vatandaş zaten destek veriyor, onun için bütçeden bu işlere pay ayırmayalım diyerek, sorumluluğunu unutmasın.....