Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ekim '09

 
Kategori
Şiir
 

Devrim'in 50.yılında sanat sayfası

Devrim'in  50.yılında sanat sayfası
 

Muğla Devrim Gazetesi 50.Yılında Gazi Çakır, Fevzi Özer ile birlikte Ünal Türkeş


İzlenimler, Gizemli Bir Söyleşi, Nabide Kılınç

DEVRİM’İN 50. YILINDA SANAT SAYFASI

Muğla’ya Fakir Baykurt gelir. Ölümünden birkaç yıl evvel.

Tarihi Konakaltı Kültür Merkezi’nde bir “toplantı ve söyleşi” düzenlenir.

Fakir Baykurt’a kitaplarını imzalatmak için imza sırasındayım.

Fakir Baykurt; içinizde Yerkesikli yok mu der? Öylesine heyecanlanırım ki, ben varım, diye söylerim aynı heyecanla. Sohbet etmek ve kitaplarını imzalatmak için, imza sırasında beklerim..

Yarım saati aşan bir sürede söyleşirken Fakir Baykurt şöyle söyler; "Orası bizim Naciye’nin köyüdür. Tütün diye bir kitabı vardır okudun mu der?"

Bahsettiği kitap Bindim Tütün Küfesine’dir. Naciye Makal Poyraz’ın. Kitap yazarın Yerkesik’te çocukluk yıllarının tütüncülüğünü dile getirir. O zamanlar bölgenin geçim kaynağı olan tütüncülükten. O yıllarda tütün seneden seneye çıkarmaz, derde deva da olmaz. Acı tütün . Akması, derdi bol tütün. Beller bükülür gider.

Fakir Baykurt Köy Enstitülerinin dehası Mahmut Makal ve eşi Naciye Makal’ın dostlarıdır.

Naciye Makal Yerkesik kökenlidir. Fakir Baykurt Yerkesik beldesine gelmek istediğini belirtse de o söyleşi akşamı Muğla Karabağlar Yaylasında program yapılması nedeniyle, davet edemem.

İki kitabını imzalar. İmzalarken şöyle yazar; Sabrına teşekkürler, candan sevgiler.

x x x

Aradan yıllar geçti.

Niçin Fakir Baykurt’u dile getirdim?

Devrim’in 50. Yılı için.

Ertesi gün Ünal Türkeş’le bu sohbeti sürdürürken, Ünal ağabey “bunları yazmalısın, gazeteye” diyerek bu “anıların ve söyleşilerin” “belgelere ve tarihe” geçmesine neden olur.

Devrim 50. Yılında ses ve soluk olmaya devam ediyor.

Sanat Sayfasını özümseyerek çıkaran Yükselecek Demirel ile birlikte Devrim 50. Yıla Merhaba diyor.

Sanat Sayfasının ileriki sayısında, şiir kitaplarını ve şairini tanıtmak için dopdolu geçecek yazılarımla.

Şiir kitapları içinde Arda İnal genç bir hukukçu,

Kütüphanemin buradaki öğrencilik yıllarından kitap dostu ve öğrencisi. Arda İnal küçük yaşından bu yana duygulu, düşünceli bir çocuk idi. Gördüm ki , geçen yıllar Arda’nın duygu ve düşüncelerini şiirleştirmiş, öyküleştirmiş. Arda kendisinde olan yeteneklerini boşa götürmemiş. Dolu ve üretken bir şair, ideal ve eşitlikli özgür ve insan haklarına dayalı, saygılı bir genç hukukçu olmuş.

Yerkesik kökenli Arda İnal.

Genç bir hukukçu demiştik. Düşünceli, duygulu. Şiir kitabının adı “Yitik Aşk’a Şiirler”. Bu sayıda şiirine yer veriyoruz...

Öyküde yazmaktadır Arda İnal.

Bir öyküsünden alıntıya yer verelim şimdi de;

“Ankara’da bir Eylül sabahı. Sapsarı bir kıyafeti üzerinde deneyen ağaçlarla bezeli bir park. Kışı insanın kulağına usulca fısıldayan ayazla hareketlenen küçük göletciğe bakan bir bankta oturmaktadır, Boran. Elinde plastik bir bardağa doldurulmuş demli çay ve koyu renkli gevrek bir simit vardır. Küçük göletin etrafında yükselen ağaçları ve mavi gökyüzünün taktığı beyaz takıları andıran bulutları seyretmektedir. Düşüncelerinin denizinde yüzmektedir, zaman zaman boğulma tehlikesi geçirerek. Hep olduğu gibi eylül ayı ona ölümü hatırlatmakta ve anlamlı bir hüzün vermektedir. Rüzgara daha fazla direnemeyip tutunduğu dalından düşen yaprakların yüklendiği o anlamlı hüznü.."

x x x

Devrim Gazetesi yazarı Ramiz Şencan’ın şiir kitabı incelenip okunacak, ve yazılacak. “Cumartesi Yazıları” şiirler. Kitap başucumda duruyor.

Ramazan Manileri kitabı geldi, Güneyden Ünal Şöhret Dirlik’ten geldi, yazılacak. Henüz yazılmadı, geldi, gecikti bir hayli.

Yazmalı kitapları.

Yazmalı kitapların içinden şairlere gelen notları, kağıda dökmeli.

Mehmet Karabulut yöremin şairi, ülkenin evrensel duygularına karışmış şairi, kitapların içinden çıkan notları. Mehmet (Karabulut)ağabeye gelen belgeleri dökeceğim kağıda ve yazılarıma.

Yazacak ne çok şey var.

Belgeler, bilgiler, anılar, öyküler her şey birikiyor düşüncelerimde, derken notlarımda başucumda şiirleşip gidiyor. Bir ırmak gibi, geceye akan bir şiir gibi, sessiz bir duygu gibi binlerce hücrelerin derinliklerine damlayıp gidiyor , düşüncelere, duygulara şiir oluyor, öykü ve roman, anı...

Yazacak ne çok şey var...

Devrim’in 50 Yılında Sanat Sayfası’nda...

 
Toplam blog
: 642
: 524
Kayıt tarihi
: 19.07.08
 
 

Muğla'nın YERKESİK  beldesinde dünyaya gelmişim.  Yöremin o solunacak havasını, coğrafyasını çok ..