Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Kasım '07

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Dibe vurup, sevgiliye sarılmanın püf noktaları

Dibe vurup, sevgiliye sarılmanın püf noktaları
 

Bazı dönemler zordur… Yataktan kalkıp güne karışmak istemez insan… Sevdiği bir kadın olsun istemez… Bir daha kimseyi öpemeyeceğini, sevemeyeceğini zanneder. Bir insanın en büyük lüksünün sevgilisinin göğsünde yatmak olduğunu unutur. Peki, bu dönemler nasıl biter? İşte bunun cevabı herkes için farklı…

Şimdi bu kötümser ruh hali nereden çıktı, diyenlere bir hikaye anlatmak istiyorum: Çok sevdiğim bir arkadaşım, nedenini çok iyi bildiğim nedenlerden dolayı buhranın arifesinde ve yine de ayakta kalmaya çalışıyor. Ve bunu yaparken daha da sendeliyor. Buhranlardan çıkmanın yolunun dibe vurmak olduğunu bir türlü anlamıyor.

Yapmadığım numara, taktik, akıl, öğüt, sevgi dolu gösteri yetmedi, sonuca ulaşamadık bir türlü. Ne yaptıysam nafile yani:( Varsa yoksa sıkıntıda olduğu gerçeği.

Oysaki en kesin çözüm dibe vurmaktır… Çıkışı güzeldir çünkü.

Bunun için size birkaç öneri…

-Sıkıntıdan patlama anında mutlu olmaya çalışmayın. Bırakın kendinizi, nereye kadar mutsuz olacağınızı net bir şekilde görün. Eski sevgili, eş dost yerine içinize dalın. Kendi kendinizin kurtarıcısı olun.

-Sıkıntınızın tam nedenini tespit edin. Bu eşiniz de olabilir, yan komşunun çığlık atarak sürekli ağlayan oğlu da olabilir. Önemli olan algıları açık tutup anlamak.

-Yeni bir hobi edinmeyin. Bunun yerine en severek yaptığınız şeylerle uğraşırken içinize hakim duyguyu anımsayın. Tam olarak ne hissetmek sizi mutlu ediyor? Aşkın verdiği kıpırtı mı, tutkunun verdiği ateş mi, keyifli sohbetin verdiği tarifsiz konuşma isteği mi, yoksa araba tepesinde son sürat giderken yalnızlığınızın ve müziğin yüzünüze çarpması mı?

-Bir kalem alın ve “sıkıntı ve dertler” diye iki başlık atıp bütün içinizdekileri yazın. Ve sonra o kağıda bir günlüğüne izin verin, ve bir sonraki gün tekrar bakın. Hangi fikrinizin sadece o an’a ait olduğunu böylelikle daha kolay görebilirsiniz.

Şimdi bunları “muallak kuşu”nun aslında arkadaşını hizaya getirmek için yazdığını düşünenler, evet siz, hayır, sadece arkadaşım için yazmıyorum bunları, bu devrin amansız hastalığı mutsuzluk artık hemen hepimizin kapısında yatıyor. Ve bu öyle bir yatma ki, bir türlü defedemiyoruz kapı dışarı.

Ne kadar kolay olduğunu bile bile hem de.

Kısacası, önce iç temizlik, sonra dış temizlik ve ardından gelen keyifli anlar silsilesi (sevgili kokusu, dokunuşu, güzel bir kitap, vs.) ile buhran yerine karnaval tadında bir döneme geçebilir, sevgilinizin boynuna atlayabilirsiniz.

Haydi şimdi sevgilinin boynuna son sürat atlama zamanı!..

 
Toplam blog
: 87
: 1432
Kayıt tarihi
: 29.03.07
 
 

29 yaşında ve yengeç burcuyum. Her sabah 'flu' gözlerle dünyaya merhaba dememi sağlayan 5 numara göz..